RIHA - Türkiye’nin Özerk Yönetim’in denetiminde bulunan alanlara saldırmasını değerlendiren Gazeteci Dicle Ehmed, saldırılarda sivillerin katledildiğine dikkat çekerek, “Yapılan saldırılarda DAİŞ çeteleri kullanılıyor. Bu da şunun göstergesi; DAİŞ’i yeniden canlandırmak istiyorlar” dedi.

 

Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) Suriye’de bulunan rejime karşı başlattığı saldırılar sonrasında Baas rejimi 8 Aralık’ta devrildi. HTŞ’nin Suriye topraklarına başlattığı saldırıları fırsat bilen Türkiye ve ona bağlı Suriye Milli Ordusu (SMO) Özerk Yönetim’in denetiminde bulunan bölgelere saldırdı. Saldırılarda onlarca sivil katledilirken, onlarcası ise yaralandı.

 

Öte yandan medyaya yansıyan görüntülerde bölgeye geçen çete üyelerinin giymiş olduğu kıyafetlerde DAİŞ’e ait amblemlerin yer alması dikkat çekerken, aynı zamanda hastanede tedavi gören sivillerin de aynı çeteler tarafından katledildiği kamuoyuna yansımıştı. Türkiye’nin yapmış olduğu bu saldırılar karşısında Birleşmiş Milletler (BM) başta olmak üzere insan hakları örgütlerinin sessizliği ise dikkat çekiyor.

 

Konuya dair bölgede çalışma yürüten Gazeteci Dicle Ehmed, değerlendirmelerde bulundu.

 

Sivillere karşı saldırılar

 

Türkiye’nin Şehba’ya yönelik saldırısından sonra Özerk Yönetim’in denetiminde bulunan yerlerde saldırıların başladığını kaydeden Dicle Ehmed, “Türkiye saldırılarda her türlü tekniği kullanılıyor. Çok şiddetli çatışmalar yaşanıyor. Yaşanan çatışmalarda Minbic Askeri Meclisi büyük bir güçle direniyor. Son birkaç gündür Minbic’de istediği sonuca ulaşamayan Türkiye bu kez Qereqozak Barajı'na yönelik saldırı gerçekleştirdi.  Yüzlerce çete öldürüldü ve onlarca araba kullanılamaz hale getirildi. Tişrîn ve çevresi defalarca bombalandı. Tüm saldırılar kırıldı. Fırat Kantonu’na yönelik saldırılarda ise siviller hedef alındı. Eyn Îsa’nın güney doğusunda Musterîha köyüne yönelik saldırılarda 12 sivil hayatını kaybetti. Ayrıca civar köylere yönelik saldırılar da tüm şiddetiyle devam etti” diye konuştu.

 

‘Mühimmat ve çeteler taşınıyor’

 

Musterîha’da katledilen 12 kişiden 6’sının çocuk olduğunu sözlerine ekleyen Dicle Ehmed, “Kon Eftar köyüne yönelik saldırılarda 2 çocuk ve dün de Sefiya köyünde yönelik gerçekleşen saldırıda 10 sivil yaşamını yitirdi. Dün Kobanê’ye bağlı Cexdê köyüne yönelik saldırılarda 2 kişi yaşamını yitirdi. Türkiye Miştenûr Tepe’sine yönelik saldırılarına da devam etti. Tüm saldırılara rağmen halk ve savaşçılar direnmeye devam ediyor. Baraja yönelik saldırılardan kaynaklı elektrikler yok şu anda. Tüm bu saldırılarda büyük darbeler aldılar. Alınan darbelerden kaynaklı yeni takviye güç istediler. Cerablus’ta güç birikmesi ve takviye yaptıkları bilgisi bize ulaştı. Öte yandan Türkiye’den de çete ve mühimmat taşındığı bilgisi var” dedi.

 

‘DAİŞ canlandırılmak isteniyor’

 

Türkiye’nin bu saldırılarla demografik yapıyı değiştirmeye çalıştığını kaydeden Dicle Ehmed şunları söyledi: “Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî’de devreye koyduğu planlarını bu bölgelerde de yapmak istiyor. Ancak halkın göstermiş olduğu direniş, bu saldırıları boşa çıkaracaktır. Öte yandan Türkiye’nin yürütmüş olduğu özel savaş politikalarına karşı halkımızın duyarlı olması gerekiyor. Birçok insanlık suçu işliyor. Yaralıların ve esir alınanların katledilmesinde Türkiye’nin barbarlığını görüyoruz. Yapılan saldırılarda DAİŞ çeteleri kullanılıyor. Bu da şunun göstergesi; DAİŞ’i yeniden canlandırmak istiyorlar. Ayrıca bu saldırıların bir diğer amacı Özerk Yönetim’in bulunduğu bölgelerde halklar arasında fitne çıkarmaktır.”