‘Çocuklarımızı ve mücadelemizi asla terk etmeyeceğiz’
- 17:01 1 Temmuz 2024
- Güncel
HABER MERKEZİ - “Özgürlüğe Ses Ver” eyleminde konuşan tutsak yakınları, "Talepler artık kabul edilsin. Erdoğan gözünü aç. Çocuklarımızı ve mücadelemizi asla terk etmeyeceğiz" dedi.
Abdullah Öcalan'a özgürlük, Kürt sorununa çözüm hamlesi kapsamında birçok kentte devam eden “Özgürlüğe ses ver” eylemlerinde bir araya gelen tutsak yakınları, siyasi parti ile sivil toplum örgütü temsilcileri, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne kavuşturulması gerektiğini kaydetti.
Amed
Tutsak yakınları öncülüğünde Diyarbakır Kampüs Cezaevi önünde gerçekleştirilen “Özgürlüğe Ses Ver” eylemi bu hafta da devam etti. Cezaevi önünde bir araya gelen tutsak yakınları, "Tecrit insanlık suçudur" yazılı önlükleri giyerek, "Özgürlüğe Ses Ver" yazılı pankartı taşıdılar. Eyleme, Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER), DBP ve DEM Parti il, ilçe örgütleri, DEM Parti Amed Milletvekili ve sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra çok sayıda tutsak yakını katıldı.
‘Çocuklarımızdan haber alamıyoruz’
İlk olarak konuşan tutsak yakını Gülistan Budak, “Anneler ağlamasın artık yeter diyoruz. Çocuklarımızdan ne bir mektup ne bir arama ne de bir haber alabiliyoruz. Artık talepler kabul edilsin” dedi.
‘Çocuklarımızın mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz’
Ardından konuşan bir diğer tutsak yakını Reşahat Ada, tecrit kırılmadan alanlardan ve sokaklardan ayrılmayacaklarını söyledi. Reşahat, “Tecrit kaldırılsın artık, çocuklarımızdan 6 aydır haber yok. Erdoğan gözünü iyi aç; çocuklarımızı ve mücadelemizi asla terk etmeyeceğiz. Çocuklarımızın yaşamını istiyoruz. Şerefli bir mücadelemiz var ve peşini bırakmayacağız. Allah hakkımızı bırakmasın. Biji berxwedana zindana” sözlerini kullandı.
Son olarak konuşan tutsak yakını Ayten Kılıç da, “Önderliğimizden aylardır haber yok. Çocuklarımız tecrit kalksın diye hukuksuzluk ortadan kalksın diye eylemdeler. Biz de çocuklarımızın peşindeyiz” diye konuştu.
Mersin
Mersin’de tutsak yakınlarının öncülüğünde sürdürülen “Özgürlüğe ses ver” eylemleri kapsamında Tarsus Kampüs Cezaevi önünde oturma eylemi gerçekleştirildi. 11'inci haftasına giren eylemde sık sık, “Siyasi tutsaklar onurumuzdur” ve “Bijî berxwedana zîndanan” sloganları atılırken, üzerinde Kürtçe ve Türkçe “Tecrit insanlık suçudur” önlükleri giyildi. Tecridin kaldırılmasını talep eden tutsak yakınları PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne kavuşturulmasını istedi.
Oturma eylemi, sloganlarla sona erdi.
Adana
Tutsak yakınlarının, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecridin kaldırılması için başlattığı “Özgürlüğe ses ver” eylemini 11’inci haftasında sürüyor. Tutsak yakınları öncülüğünde Adana Kürkçüler Kampüs Cezaevi önünde açıklama ve oturma eylemi gerçekleştirildi. Etkinliğe; Barış Anneleri, Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA), Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), DEM Parti, Adana Akdeniz Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AYKAY-DER) yöneticileri katıldı.
Cezaevine yakın bir bölgede araçlarından inen kitle "Adalet için tecridi kıralım, toplumsal barış için özgürlüğe ses ver" pankartını taşıyıp sık sık, "Bijî berxwedana zindanan", “Baskılar bizi yıldıramaz” ve "Siyasi tutsaklar onurumuzdur" sloganları atarak cezaevine önüne doğru yürüdü. Cezaevine yakın bir noktada polislerce durdurulan kitle engellemelere rağmen açıklama yaptı. DEM Parti Adana İl Eşbaşkanı Seyfettin Aydemir, İmralı tecridine değinerek, bir an önce İmralı tecridinin kaldırılması gerektiğini söyledi. Seyfettin, “Tecrit insanlık suçudur. Bu tecridi derhal kaldırın. Kürt sorununu demokratik ve barışçıl bir şekilde çözmek mümkündür” dedi.
Açıklama oturma eylemiyle sona erdi.
Êlih
Tutsak yakınları, Batman T Tipi Kapalı Cezaevi önünde "Özgürlüğe ses ver" eylemin kapsamında bir araya geldi. Eyleme, DEM Parti Êlih Milletvekilli Mehmet Rüştü Tiryaki, çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi ile siyasi parti yöneticisi katıldı.
"Adalet için tecridi kıralım, toplumsal barış için özgürlüğe ses ver" pankartının açıldığı eylemde, “Tecrit insanlık suçudur” yazılı önlükler giyildi.
Mehmet Rüştü, cezaevlerinde yaşanan baskılara tepki göstererek, “Cezaevlerinde tecrit, infaz yakma, gazete, kitap, dergi, TV yasağı devam ediyor. Cezaevlerinde insanca bir yaşam talebiyle alanlardayız. Siyasi iktidarın katliamlardaki ısrarı beraberinde tecridi getiriyor. Annelerimiz Adalet Bakanı ile görüştüğünde tecridi konuştular. Ancak bakan bey ‘tecrit yok’ cevabı verdi. Öcalan, 40 ay boyunca aile ve avukat ile görüşemeyecek ama bakan ‘Tecrit yok’ diyecek. Cezaevlerinde bulunan mahkumlar tecridi kabul etmedikleri için eylemde. Bu eylemlerinden sonuç almak için ısrar ediyorlar” diye belirtti.
Tutsak Şafi Yıldırım’ın annesi Fatma Yıldırım ise, çocuklarına dönük “insanlık dışı” bir yaklaşımın oluğunu söyleyerek, cezaevlerinde devam eden direnişi sahiplenme çağrısında bulundu.
Açıklama “Bijî berxwedana zîndanan” sloganıyla son buldu.
İzmir
Ege Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (EGE-TUHAYDER) ve tutsak yakınları, “Özgürlüğe ses ver” eylemleri kapsamında Kırıklar Cezaevi önünde bir araya geldi.
Her hafta pazartesi günü İzmir'deki cezaevleri önünde yapılan eylem 11'nci haftasını geride bıraktı. Bu hafta da “Tecrit insanlık suçudur” ve “Deng bide zindanan” yazılı önlükler giyilerek, sık sık “Bijî berxwedana zindanan” ve "Jin, jiyan, azadî" sloganları atıldı.
Burada konuşan DEM Parti İzmir İl Örgütü yöneticisi Hacay Yılmaz, tecrit politikalarının tüm topluma yayıldığını belirterek, "Bugün Colemêrg'e kayyım atanması da iktidarın tecrit politikasının devamıdır. Geçtiğimiz günlerde Kurdistan'da çıkan yangınlarda 15 canı yitirdik. Bu yangınlara havadan müdahale edilmedi. Bütün bu veriler bir araya gelince bölgedeki tecrit ve savaş politikaları ortaya çıkıyor. Bizler DEM Parti olarak bu politikalar sona erene kadar mücadele etmeye devam edeceğiz" diye kaydetti.
Eylem yapılan oturma eyleminin ardından zılgıtlarla son buldu.
