Gazeteci Eylem Babayiğit hakkında iddianame hazırlandı 2025-02-04 16:47:07         İSTANBUL- Gazeteci Eylem Babayiğit hakkında hazırlanan iddianamede savcı, iddianameyi gazetecilik faaliyetleri kapsamında sunduğu programlarla doldururken, “Kürdistan”, “tecrit” kelimelerini de“örgüt üyeliğine” gerekçe yaptı.    İstanbul merkezli soruşturma kapsamında 17 Ocak'ta yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan gazeteciler Necla Demir, Rahime Karvar, Ahmet Güneş, Welat Ekin, Vedat Örüç ve Reyhan Hacıoğlu, savcılık ifadeleri alınmadan sevk edildikleri Sulh Ceza Hakimliği tarafından "Örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklanmıştı. Aynı soruşturma kapsamında 22 Ocak’ta gözaltına alınan Eylem Babayiğit ise 24 Ocak’ta tutuklandı. Gazeteciler hakkındaki iddianameler ayrı ayrı hazırlanırken, Eylem Babayiğit’e ilişkin 25 sayfalık bir iddianamenin hazırlandığı öğrenildi. Eylem Babayiğit hakkında hazırlanan iddianamenin İstanbul Adliyesi 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildiği öğrenilirken, ilk duruşma 19 Mart’ta görülecek.    Tüm suçlamalar gazetecilik faaliyeti     İddianamede, Eylem Babayiğit’in yaptığı programlarla ''Propaganda, ajitasyon çalışmalarının yürütülmesinden ve süreklileştirilmesinden'' sorumlu olduğu iddia edildi. Eylem Babayiğit’in “Mercek” programını sunduğu belirtilen iddianamede, Eylem Babayiğit’in programlarından kesitlerin fotoğrafları alınarak, programda geçen KJ’lerde “İmralı”, “tecrit”, terimleri kırmızı ile işaretlenerek, suç delili olarak gösterildi. İddianamede, Eylem Babayiğit’in kaynaklarıyla yaptığı konuşmalar da yer aldı. Öte yandan iddianamede, “Kürdistan”, “tecrit” kelimelerinin kullanılması da suç teşkil ettiği öne sürülerek, “örgüt üyeliğine” gerekçe yapıldı. İddianamede, Eylem Babayiğit’in yaptığı programlarla “örgüt ideolojisinin sahiplenildiği ve bu minvalde program yaptığı değerlendirilmiştir” denildi.    Yaptığı programlar delil olarak kullanıldı   İddianamede şu ifadelere yer verildi: “Şüpheli Eylem Babayiğit'in örgütün yayın organı niteliğinde bulunan Medya Haber TV isimli kanalda sunuculuk yaptığı, farklı isim ve konular üzerine programlar düzenlediği, bu faaliyetleri sırasında basın gücünü illegal şekilde kullanmak suretiyle örgütün amaç ve hedeflerini kitlelere yaydığı, örgütün kullandığı şiddete dair sempatiyi arttırma, hedef kitleye yapılacak eylemleri meşru gösterme suretiyle örgütsel eylemlere çağrı imkanı sağladığı, bu şekilde ulusal güvenliğe ve toprak bütünlüğüne ciddi riskler oluşturacak yayınlar yürüttüğü, eylemlerindeki yoğunluk ve süreklilik dikkate alınarak atılı örgüt üyeliği suçunu işlemiş olduğu anlaşılmıştır.”