Paris Katliamı meclis gündemine taşındı 2025-01-08 16:13:54        ANKARA- “9 Ocak 2013 yılında Paris’te yaşanan siyasi suikastın perde arkasının deşifre edilerek bir yüzleşmenin sağlanması için adım atılması gerekmektedir” diyen DEM Partili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, suikastın araştırılması için Meclis Başkanlığına önerge verdi.   Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Wan Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, 9 Ocak 2013 yılında 3 devrimci Kürt siyasetçi kadın Sakine Cansız, Leyla Şaylemez ve Fidan Doğan’ın katledilmesinin ardından geçen süreye rağmen hala aydınlatılamayan katliama ilişkin Meclis Başkanlığına araştırılması yönünde önerge sundu.   ‘Katliamın sorumluları açığa çıkmalı’   Türkiye’de özelde 90’lı yıllarda faili meçhul olarak kayıtlara geçen cinayetlerin hala aydınlatılmadığını belirten Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, “Toplumsal yüzleşmeye yönelik adımlar atılmadıkça faili meçhul bırakılan birçok olayla karşı karşıya kalınmıştır. Öyle ki geçmişten günümüze Kürt siyasetçi ve özgür basın emekçilerine yönelik uygulamalar, toplumsal hafızadaki canlılığını korumaktadır. Buna rağmen ne dün ne de bugün işlenen cinayet veya katliamların akıbetleri sorgulanmamış, fail/faillerin bulunması hiçbir zaman istenmemiştir. Buna bağlı olarak Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi cinayetinde cezasızlık rejimi uygulanırken Roboski katliamı failleri tespit dahi edilmemiştir. Benzer şekilde 90’lı yıllarda yaşanan Musa Anter cinayeti ile sivillerin katledildiği Vartinis davası da zaman aşımı gerekçesiyle düşürülmüştür” dedi.   ‘Siyasi kimlikler hedef alınmakta’   Özelde siyasi kimliklere sahip kişilere dönük saldırıların toplumsal barışı tehdit ettiğinin altını çizen Gülcan Kaçmaz, bu cinayet ve saldırıların 9 Ocak 2013 tarihinden sonra artış göstermesine dikkat çekti. Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, “Yakın zaman içinde Kürdistan Federe Bölgesinde birçok Kürt siyasetçinin hedef alınarak katledilmesi de bunun bir parçasıdır. Özellikle son yıllarda Mehmet Zeki Çelebi ile Nagihan Akarsel gibi Kürt siyasetçiler ile Hêro Bahadin ve Gülistan Tara, Kuzey ve Doğu Suriye’de Cihan Bilgin ve Nazım Daştan gibi gazeteciler hedef alınmışlardır. Aynı şekilde Fransa’nın başkenti Paris’te de 23 Arlık 2022 tarihinde Kürt sanatçı Mehmet Şirin Aydın ile Emine Kara ve Abdurrahman Kızıl katledilmişlerdir” diye belirtti.   ‘Katliamın MİT yönü araştırılmadı bile’   Aradan geçen 12 yıllık süreye rağmen, Paris’in göbeğinde planlı bir şekilde düzenlenen suikastın politik perde arkasının henüz aydınlatılmadığına dikkat çeken Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, “9 Ocak’ta Kürt siyasetçiler Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’in siyasi bir suikast ile katledilmesi bugün de toplumsal hafızadaki canlılığını korumaktadır. Paris Cumhuriyet Savcılığınca başlatılan soruşturma sonucunda gözaltılar olmuş, akabinde katil zanlısı olarak Ömer Güney adlı şahıs tutuklanmıştır. Zanlıyla ilgili yapılan tahkikatla birlikte Türkiye’ye geliş-gidiş yoğunluğu, temasta bulunduğu kişiler ve kaldığı lüks hotellerle ilgili birçok dikkat çekici bilgi ortaya çıkmıştır. Öyle ki zanlının bazı MİT üyeleriyle bağlantıda olduğuna yönelik de ciddi bulgu ve iddialar gündeme gelmiştir” ifadelerini kullandı.   ‘Toplum sır perdesi aralansın istiyor’   Kürt siyasi mücadelesi ile kadın hareketinin öncülerine yönelik eylemlerin rastgele olmadığını kaydeden Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, sözlerini şöyle sürdürdü: “Buna rağmen Kürt kadın siyasetçilere yönelik cinayet soruşturması yıllarca Fransa ve Türkiye makamları tarafından sürüncemede bırakılmıştır. Her ne kadar suikastın aydınlatılması noktasında Mayıs 2015’te hazırlanan iddianame önem arz etse de duruşmadan bir ay önce zanlı Ömer Güney’in beynindeki tümör nedeniyle 17 Aralık 2016’da öldüğü kamuoyuna duyurulmuştur. Olayın failinin şüpheli ve ani bir şekilde ölmesiyle geride birçok sorunun cevabı bulunamamış, dava dosyası da düşürülmüştür. Buna rağmen yıllardır kadın mücadelesi yürütenler başta olmak üzere toplumun geniş bir kesimi sır perdesinin aralanması çağrısında bulunmaktadır. Çünkü 9 Ocak suikastının yapıldığı dönem, Türkiye’de önemli bir sürecin de başladığı günlere denk gelmiştir.   Şeffaf bir süreç işletilmeden toplumsal vicdan da rahatlamaz   9 Ocak suikastıyla birlikte barış arayışının, toplumsal bütünleşmenin hedef alındığı kanısı bugün de hakimdir. Buna rağmen siyasi saldırı ve suikastların üzerine gidilmedikçe ve şeffaf bir süreç işletilerek aydınlatılmadıkça toplumsal vicdan da rahatlamamaktadır. Bugün kolektif bir hafızayı oluşturan cinayetlerin faili meçhul bırakılarak değersizleştirilmesi çözüme hizmet etmemektedir. Bu sebeple Kürt siyasi şahsiyetlere yönelik bir silsile halinde vuku bulan cinayetlerin de aydınlatılması açısından 9 Ocak 2013 yılında Paris'te yaşanan siyasi suikastın perde arkasının deşifre edilerek bir yüzleşmenin sağlanması için adım atılması gerekmektedir. “