Şawaklı Ayşe: Müzikteki başarı sırrım doğa

  • 09:10 24 Aralık 2018
  • Kültür Sanat
DERSİM - Dersim coğrafyasının acılarını ve aşklarını bağlamasıyla dile getiren Dersim'in tek kadın dengbeji Şawaklı Ayşe, "Ben dağlarda büyüdüm, dağlarda yetiştim. Dağların, doğanın dilini çok iyi bilirim. Müzikteki başarı sırrımda oradan geliyor" diyor.
 
Dersim'in Pertek İlçesine bağlı Bulgurtepe (Celedûr) köyünde yaşayan Ayşe yaşadığı feodal baskıya rağmen kendini var ederek kendi müziğini, kendi bestelerini yapıyor. İlk olarak Dersim'de bir köy evinde, başında tülbent ve elinde sazıyla "Baran Barî"yi söylediği stranla tanınan Şawaklı Ayşe, Dersim'in ilk kadın dengbeji olarak Dersim kültüründe yerini almış durumda. 'Dersim Halk Aşıkları - Sarraf'' isimli albümdeki doğal, içten, yanık sesiyle de dikkatleri üzerine çeken Ayşe, çıkardığı 'Şîr û kef' albümü ile yeniden kendi halkının acılarını, mutluluğunu klamlarıyla dile getiriyor.
 
'Bağlamayı kendi kendime çalıp öğrendim'
 
Ayşe'ye müziğe nasıl merak saldığını sorduğumuzda küçük yaşta bağlamayı çok sevdiğini belirterek,  "Daha çok küçükken kendimce çubukla bağlama çalar, türkü söylerdim. Ama köyümüzde demburu sadece erkekler çalardı. Kadınların çalması yasaktı, günahtı. Babamdan ilk dembur istediğimde babam bana dembur getirmedi. Getirmezsen seninle tarlalara, kuzulara gelmem diye inat ettim. Tabi sonra babam bana dembur getirdi. Başlangıçta babam gelir gider 'dın dın kiraz bahçesi' diye dalga geçerdi. Bende çalamıyorum diye ağlardım. Ama sonunda kendi kendime çalıp öğrendim" diyerek ilk bağlamayla olan buluşmasını anlatıyor.
 
'Bağlama çaldığım için kınandım'
 
Köyündeki feodal kültüre değinen Ayşe, "Ben bağlama çalıyorum diye beni kınıyorlardı. Kızlarını yanıma bırakmıyorlardı. 'Kot giyiyor' diyerek beni öteliyorlardı. Bu yüzden gizli gizli bağlama çalardım. Çok zor süreçlerden geçtim ama vazgeçmedim. Yaylaya giderken bağlamamı poşetlere sarardım, ıslanmasın diye. Çocuğum gibiydi demburum" diyor.
 
'Eyşe Şan, Meryem Xan gibi klamlar söylemek hayalimdi'
 
O dönemlerde büyüklerinin teyp (radyo) dinlediğini belirten Ayşe, radyoda çalan Ayşe Şan, Meryem Xan gibi sesleri dinledikçe onlara yakınlaştığını hissettiğini ifade ediyor. Ayşe Şan ve Meryem Xan'dan esinlendiğini dile getiren Ayşe, onlar gibi içten söylemek istediğini ve tek hayalinin bu olduğunu söylüyor. Bütün bestelerinde anadilini kullanmak istediğini belirten Ayşe, "Anadilimi bütün bestelerimde, duygularımda kullanmak istiyorum. Bana ilham veren doğadır, dağlardır. Ben dağlarda büyüdüm, dağlarda yetiştim. Dağların, doğanın dilini çok iyi bilirim. Belki müzikteki başarımın sırrı oradan geliyor. Belki beste yaparken bu yüzden zorlanmıyorum" diyerek konuşmasını sonlandırıp, bağlamasıyla bizlere klamlar söylüyor.