VAN - Kürt diline yönelik asimilasyon politikalarına karşı mücadele edilmesinin gerekliliğine dikkat çeken Kürt dili eğitmeni Nazime Bor, Kürtçe’nin soykırımdan geçirilmek istendiğini söyledi. 

 

Türkiye’de Kürtlere dönük özel savaş politikalarının bir boyutu olan asimilasyon uygulamaları her geçen gün derinleşiyor. Asimilasyona karşı ise kadınlar öncülüğünde mücadele devam ediyor. Kürtçe kursu eğitmeni Nazime Bor, Kürtçe’nin önemini ve nasıl sağlanması gerektiğine dair ajansımıza konuştu. 

 

‘Dilleri soykırımdan geçiriyorlar’

 

Kürtçenin unutturulmaya çalışıldığını söyleyen Nazime, “Kürtçe dili yasaklansın istiyorlar. Hani derle ya bir toplumu soykırımdan geçirmek için öncelikle dillerini soykırımdan geçirmeniz gerekiyor. Tam da bunu yapmaya çalışıyorlar” İfadelerini kullandı. 

 

‘Kürt halkı diline sahip çıkmalı’

 

Anadil eğitiminde daha çok kadınların öncülük ettiğini vurgulayan Nazime, şu ifadeleri kullandı: “Burada eğitmenlik yapıyorum. Hem Kürtçe anadili daha da iyi pekiştirmek hem de öğretmek amaçlı burada eğitmenlik yapıyorum. Çünkü kadın eğitmen yok. Açıkçası herkesin gelip Kürtçe dilini öğrenmeleri gerekiyor. Doğrusu anadil üzerinde asimilasyon ve sert bir politika var.  Kürt dilinin geri planda kalmaması gerekiyor. Kürtçe diliyle yeterince ilgilenmiyorlar” diye belirtti. 

 

‘Amaç anadili unutturmak’

 

Anadil üzerindeki asimilasyonun ve dilin yok sayılmasının yaşamlarında da büyük bir yansıması olduğunun altını çizen Nazime, “Hastaneye bile aile bireyleriyle gittiğimizde tercümanlık amacıyla gidiyoruz. Bu, bile çok ağır bir baskıdır aslında. En basit örneğini vereyim size; ben daha önce öğretmenlik yapıyordum. Müfettiş sınıfa geldiğinde bana çocuklara sadece Türkçeyi öğret demişti. Müfredatı unutmamı, çocuklara Türkçeyi öğret ve Kürtçeyi unutmaları gerektiğini söylemişti. Amaçları da zaten buydu, büyük bir asimilasyon yaratmaktır. Kendimizi, dilimizi, kimliğimizi kaybedelim. Bunu istiyorlardı. 

 

‘Mahallelerde Kürtçe kurslar açılmalı’

 

Asimilasyon ve soykırımla karşı alanlarda olmak gerektiğini kaydeden Nazime, mahallelerde dahi Kürtçe kursların açılması üzerinde durdu. Nazime, “Amaç zaten belli. Diyorlar ki, anadilinizi unutun. Kürtçe dili yasaklansın istiyorlar. Hani derler ya bir toplumu soykırımdan geçirmek için öncelikle dillerini soykırımdan geçirmeniz gerekiyor. Tam da bunu yapmaya çalışıyorlar. Çünkü biliyorlar ki anadil kimliktir ve kültürdür” sözlerini kullandı. 

 

‘Anadil hem kimlik hem de tarihtir’

 

Kürtçe üzerindeki baskılara değinen Nazime, dilin (xwebun) kendisi olmak demek olduğunu altını çizdi. Nazime, anadili savunmanın önemine işaret ederek, anadilin hem kimlik hem de tarihsel bir olgu olduğunu söyledi. 

 

‘Kadın bilgedir’

 

Eğitim alanında kadının öneminden bahseden Nazime, şu sözleri kullandı: “Kadın her alanda olmalı, çünkü kadın doğaldır. Kadın bilgedir, toplumun rengidir. Kadının yeri anadil noktasında çok önemlidir. Kendi varoluşuna ne kadar yakınsan o kadar kendine ve diline yakınsındır. Dil kişiyi veya toplumu toplum yapar. Kürtçe’nin aslında her alanda olması gerekiyor. Hastanelerde, okullarda, bankalarda, her yerde Kürtçe konuşulmalı. Kadın, erkek, çocuk herkes anadiline sahip çıkmalı” dedi.