11 yıldır asimilasyona karşı Kürtçe stranlar seslendiriyorlar

  • 09:10 21 Temmuz 2022
  • Kültür Sanat
 
Rozerin Gültekin
 
İSTANBUL - Koma Jinên KAYY-DER, 11 yıldır asimilasyona karşı anadilleri olan Kürtçe ile stranlar seslendirerek, sahneye çıkıyor. Grup üyesi Zeynep Kuloğlu, Kürt kültürü için bedel ödeyenlere karşı borçlu olduklarını söyleyerek, herkesi anadilinde konuşmaya çağırdı.
 
Kürt dili ve kültürü devletin yüzyıllardır sürdürdüğü tüm asimilasyon, yasak ve baskılara karşın varlığını koruyor. Kürt kültürü için 31 yıl önce İstanbul’da kurulan Kiğı, Karakoçan, Adaklı, Yayladere ve Yedisu İlçeleri Sosyal Yardımlaşma, Kalkındırma ve Kültür Derneği (KAYY-DER) çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor.
 
Kadın grubu oluşturuldu
 
Devletin baskısından dolayı zorunlu göçe maruz kalanların kültürünü yaşatmak için kurulan KAYY-DER’de eşbaşkanlık işletiliyor. Dernek bünyesinde Koma Jinên KAYY-DER isimli bir müzik topluluğu da var. Bu sayede 11 yıldır kadın sanatçıların ulusal kıyafetleri ve anadilleri ile sanatlarını yaşatmaları sağlanıyor.
 
Koma Jinên KAYY-DER üyesi Zeynep Kuloğlu ile gruplarının amaçlarını ve Kürt kültürünü yaşatmanın önemini konuştuk.
 
90’lı yıllarda zorunlu göç eden insanlar için kuruldu
 
90’lı yıllarda köylerin devlet zoruyla boşaltılmasından sonra köyünden göç etmek zorunda kalan Kürtlerin dillerini, kültürlerini yaşatmak için KAYY-DER’in kurulduğunu ifade eden Zeynep, “Burada Kürtçe dersi ve diğer dillerin eğitimleri veriliyor. Erbane, saz, folklor, dersleri veriliyor. Kadın grubumuz var. KAYY-DER’in barındırdığı birçok güzel etkinlik var. Bizim bir araya gelip rahatça kendi anadilimizi konuşmak, orada birbirimizi görebilmek, acımızı paylaşmak bizim için o kadar önemli ki. KAYY-DER bizim temel direğimiz, yöremizin, kültürümüzün koruyucusudur” dedi.
 
‘Annelerimizin geçmişte dillendirdiği türküleri söylüyoruz’
 
KAYY-DER’de yöneticilik yapan Zeynep, daha önce Koma Jinên KAYY-DER’de yer alan kadınların gruptan ayrılması üzerine grubu ayakta tutmak için gruba girmiş.  Zeynep, “Koma Jinên KAYY-DER grubu 11 yıldır var. Arkadaşlarımız çok güzel devam ettiriyordu. Şimdi dönüşüm oldu ve yeni bir grup oluştu. Koma Jinên KAYY-DER çok eskiden tarlada, bağda, çayırda, çimende söylediğimiz türküleri seslendiriyor. Annelerimizin geçmişte dillendirdiği türküleri söylüyoruz. Etkinliklerimizde kılık kıyafetimiz de yöresel giyim kuşam oluyor. O bizim olmazsa olmazımızdır. Biz her zaman kadın grubunu önemsedik ve önemsiyoruz. Bunu taşımaktan gurur duyuyoruz. Amacımız kültürümüzü ve türkülerimizi dile getirmek. Kişiler değişse de yolumuz hep aynı” diyerek gruplarının amacına işaret etti.
 
Grup 7 kadından oluşuyor
Koma Jinên KAYY-DER’in 7 kadından oluştuğunu ekleyen Zeynep, aile içerisinde görünmeyen kadın emeğine karşı kadınları ön plana çıkartmayı amaçladıklarını, bundan dolayı sayılarını her geçen gün arttırmaya çalıştıklarını dile getirdi. Zeynep, “Sahne almak belki birçoğumuz için hayal edebileceğimiz bir durum değildi. Şimdi bunu gerçekleştiriyoruz. Bu durum kadınların özgüveninin artmasını sağlıyor. Birçok arkadaşımız ‘Biz de katılmak istiyoruz, türkü söylemek istiyoruz’ diyor. Kadınların küçük adımları büyüyecektir. Kendilerine olan güveni artacaktır. Kadınların artık ne kadar değerli olduklarını bilmeleri gerekiyor. Kadınlar olmazsa olmazdır. Kadınlar kültürün, anadilin sahibidir” şeklinde konuştu. 
 
Sahnede özü ile özdeşleşiyor
 
Zeynep, anadili ve ulusal kıyafetleriyle stranlar söylemenin kendisine gurur verdiğini belirterek, kendilerinin ayrıca miras taşıyıcı olduklarını vurguladı. Sahnede kendi özü ile özdeşleştiğini kaydeden Zeynep, anadile sahip çıkmanın “boyun borcu” olduğunu sözlerine ekledi. “Kendi kültürümü, kılık kıyafetim ile sahneye taşımak bambaşka bir duygu” diyen Zeynep, kendi kültürlerini çocuklara bırakmanın en büyük miras olacağının altını çizdi.
 
‘Anadil üzerinde sistematik saldırı var’
 
Kürt dilinin ve kültürünün üzerinde sistematik bir saldırı olduğunu ifade eden Zeynep, asimilasyon politikalarına karşı geri adım atmadan varlıklarını, kültürlerini savunmak için her şeyi göze aldıklarının altını çizdi. Zeynep, devamla şunları söyledi: “Bunu çocuklarımıza, geleceğe borçluyuz sorumluyuz. Bize bırakılan mirası taşımak, aktarmak zorundayız. Yoksa kaybolup gideriz. Tek amaçları bizi yok etmek, bizi yok saymak, görmezden gelmek. Biz kaybolmak istemiyoruz. Biz varız var olacağız ve devam edeceğiz. Geçmişte çok ağır bedeller ödedik. Biz direniyoruz ve hakkımızı alana kadar tek kişi kalsak bile mücadelemiz devam edecek. Bu sadece benim değil halkımızın temel isteğidir. Bizim kararlı olduğumuzu ve ana dilimize sahip çıkmamız onları gerçekten rahatsız ediyor. Geçmişte yaşanılan her şeyi unutmuş değiliz, unutmayacağız.  Bu konuda bedel ödeyenlere borçluyuz ve yükümlüyüz.”
 
‘Özümüzden kopmayalım’
 
Herkese anadiline sahip çıkması yönünde çağrıda bulunan Zeynep, ayrıca kadınlara da Koma Jinên KAYY-DER grubuna katılmaları için de şöyle seslendi: “Hiçbir çiçek ne kadar güzel koktuğunu ispatlamak için dalından kopmaz. Hiç kimse kendini kanıtlamak için özünden kopmasın. Herkes kendi kültürünü ve ana dilini yaşatmayı becerebilse ne kadar güzel olur.  En kötü şekilde anadili konuşmak bile Türkçe konuşmaktan çok daha değerli. Biz sayımızı artırmak, kalabalık grup oluşturmak istiyoruz. Biz insan ayrımı yapmadan, gözetmeden herkese kucak açıyoruz.”