İSTANBUL - Bölgede ve Türkiye’deki Kürt kadınların maruz kaldığı şiddeti direniş ve mücadele ile özenle işleyen, “Kadın Zamanı’nda Kadın Hafızası” sergisi yoğun ilginin ardından sona erdi. Sergiye ilişkin konuşan kadınlar, “Ne yaparsanız yapın özel Kürt kadınlarını kültürsüz ve mücadelesiz bırakamayacaksınız çünkü kadınların hafızasında direniş vardır” dedi.

 

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne sayılı günler kala, Kadın Zamanı Derneği 20 Kasım günü, “Kadın Zamanı’nda Kadın Hafızası” isimli sergilerinin açılışını İstanbul’da bulunan dernek binalarında gerçekleştirdi. Sergiye, Barış Annelleri’nden siyasetçilere, sivil toplum örgütlerinden yurttaşlara, çok sayıda kesimden yoğun ilgi gösterildi. Yine sergide, Kürt kadınların maruz kaldığı şiddet, cezaevlerindeki hukuksuzluklar karşısında tutsak kadınların verdikleri mücadele, OHAL dönemi boyunca yaşananlar, açlık grevi eylemi, sokağa çıkma yasaklarında yaşananlar, 600 günü aşkın süredir kaybedilen Gülistan Doku, Deniz Poyraz’ın katledilmesi ve nice kadının hikayesine yer verildi.

 

“Kadın Zamanı’nda Kadın Hafızası”, ressam Neşe Toprak, Leyla Güç ve Senan Doğan Dağdeviren’in kadın direnişi, özsavunma, tüm saldırılara sanat ile verilen “tepki” ve ekspresyonist (dışavurumcu) tarzla ele alındığı resimler üç farklı bölümde sergilendi. Kürt kadınların direnişinin ilmek ilmek işlendiği ve izleyenleri büyülediği sergi bugün sona erdi.

 

HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm ve Kadın Zamanı Derneği üyesi Newroz Ünverdi, ajansımıza sergiye dair değerlendirmelerde bulundu.

 

‘Kadın emeğini görünür kılan bir sergi’

 

Sergiyi gezerken her bir çalışmadan ayrı ayrı etkilendiğini söyleyen HDP’li Züleyha Gülüm, “Kadın arkadaşların emeklerine sağlık, genelde kadınların emekleri görünmez bu memlekette” dedi. Züleyha, birçok alanda emek harcayan kadınların “görünmez” kılınmaya çalışılmaları karşısında, kadın emeğinin görünür ve önemli bir sergi olduğunu dile getirdi. Serginin 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne yaklaşırken yapılmasının da ayrıca çok kıymetli olduğunu vurgulayan Züleyha, “Bir geçmişe, tarihe, yaşadıklarımıza ayna tutan bir sergi olmuş, genelde üstü kapatılan, örtülen tarihi açığa çıkarmak ve geleceğe taşımak üzere gerçekleştirilmiş” diye konuştu.

 

‘Kadın bedenini, cezaevlerindeki kadınları gündem yaptı’

 

Züleyha serginin kadın bedenine yönelik saldırı dalgasını, cezaevlerindeki kadınları, Sur’daki tarihi, üstü kapatılan meseleleri ve yandaş ya da muhalif basının gündem yapmadığı meseleleri gündem yaptığını ele aldı. Züleyha devamında şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu açıdan çok kıymetli, unutmamamız, sürekli hafızamızda tutmamız gereken süreçler. Çok güzel bir sergi, kadın arkadaşlara tekrar emeğine sağlık diyorum, umarım çok daha fazla yerde sergilenir ve birçok kadın arkadaşımızın görmesi sağlanır.”

 

‘Resimler büyük bir ilgi ile karşılandı’

 

Kadın Zamanı Derneği üyesi Newroz Ünverdi de, sergi ile 25 Kasım’dan önce yaptıkları eylemler ve çağrılar ile kadınların hatırlanmasını sağladıklarını kaydetti. Serginin üç gün sürdüğünü ve resimlerin Diyarbakır’dan geldiğini aktaran Newroz, “Arkadaşlarımız işleri olduğu için gelemedi ama resimlerini gönderdi, onların resimleri de çok iyiydi. Üç gün içerisinde çok fazla misafir ve ziyaretçi geldi. Arkadaşların resimleri büyük bir ilgi ile karşılandı, kadınların çok hoşuna gitti, çok mutlu oldular” diye konuştu.

 

‘Çalışmalarımızı kadını baskı altında tutmak isteyenlere karşı yaptık’

 

Hem kendilerinin hem de ziyaretçilerin sergi boyunca heyecan dolu olduklarını paylaşan Newroz, kadınlara boyun eğdirmek isteyen sistemin kadınları hafızasız bırakmak istediğini ifade etti. Serginin ardından kültür aracılığıyla mücadelelerini sürdüreceklerinin altını çizen Newroz, şunları kaydetti: “Biz de kadının hafızasında direniş ve mücadele vardır dedik. Kadının kültürü vardır, bir kurum bir şey yapacaksa ilk önce kültürel yönden çalışmalarını yapmak ister. Kültürle, hünerle ve çalışmalarla mücadele daha da büyüyor. Biz de bundan dolayı kadını baskı altında tutmak isteyenlere karşı söyleyeceğimizi söyleyip, çalışmalarımızı gerçekleştirdik.”

 

‘Kadınların hafızasında direniş vardır!’

 

Kadınların kültürsüz bırakılamayacağının mesajını veren Newroz, “Ne yaparsanız yapın özel Kürt kadınlarını kültürsüz ve mücadelesiz bırakamayacaksınız çünkü kadınların hafızasında direniş vardır. Bu direniş her zaman kültür ve hünerle sonuca varmıştır, bundan dolayı da hiçbirinden vazgeçmeyeceğiz” aktarımında bulundu. Mirabel Kardeşlerin yüz yıllardır erkeklere ve devlete karşı mücadele ettiklerini vurgulayan Newroz, “Biz de şimdi Kürdistan ve Türkiye’de erkeklere ve devlete karşı işçilerle, atölyelerle, eğitimlerle mücadelemizi büyütüyor, çalışmalarımızı dile getiriyoruz” diye seslendi.

 

‘25 Kasım’da mücadelemizi büyütelim’

 

25 Kasım günü de Mirabel Kardeşlerin taşıdığı bayrağı alıp mücadelelerini büyüteceklerinin mesajını veren Newroz, “Mücadelemiz ve öncülerimiz de o günün içinde olacak. Bizler tüm kadınlara 25 Kasım’da alanları doldurup mücadelemizi büyütelim diyoruz. Devlet de erkek de, kadınların kültüründen, direnişinden vazgeçmediğini görsün” çağrısını yaptı.