Medya Üren

 

MARDİN - Kültür çalışmalarından dolayı tutuklanan Leyla Saraç, yazdığı “Werzeba” adlı Kürtçe şiir kitabını annesi şahsında tüm annelere armağan etti.  

 

Yaptığı kültür çalışmalarından dolayı iki kez tutuklanan Leyla Saraç, Bayburt Kapalı Cezaevi’nde kalıyor. İlk olarak 2006 yılında tutuklanıp ve 2013 yılında tahliye edilirken 2016 yılında tekrar tutuklanarak cezaevine konuldu. Leyla’nın cezaevinde kaldığı sürede annesi Sultan Saraç şahsında “Werzeba” adlı Kürtçe şiir kitabı yazdı. Leyla, yazdığı kitabı tüm annelere armağan etti.

 

Yazılan şiir kitabına ilişkin Sultan Saraç duygularını dile getirerek, bunun kendisi için bir onur olduğunu söyledi.

 

‘Kültür çalışmalarından kaynaklı tutuklandı’

 

Şırnak’ın İdil ilçesinde 1979 yılında doğan Leyla,  çocuk yaşlarından itibaren yaşamın zorluklarıyla karşılaşarak büyüdü. Leyla daha çocukken babası PKK’ye katıldı ve 1985 yılında yaşamını yitirdi. Leyla’nın babasının yaşamını yitirmesinden çok etkilendiğini söyleyen annesi Sultan Saraç, Leyla’nın her daim büyük bir iradeyle kimliği için mücadele ettiğini kaydetti. Sultan, “2006 yılında tutuklandı. 2013 yılında da serbest bırakıldı. Ardından Mezopotamya Kültür Merkezi’nde (MKM) çalışmaya başladı. 2016 yılının Mart ayında yürüttüğü kültür çalışmalarından kaynaklı tekrar tutuklandı ve Bayburt Cezaevi’ne gönderildi. Bu yılın kasım ayında da cezası bitecek ve tahliye edilecek” dedi.

 

Sultan, Leyla'nın Bayburt Cezaevi’nden kendisine ve kendisi şahsında tüm annelere Kürtçe “Werzeba” adlı şiir kitabını yazdığını söyledi.

 

‘Leyla için aşk vatan ve özgürlüktü’

 

Leyla için aşkın vatan ve özgürlük olduğunu ifade eden Sultan, “Daha küçükken bunu gözlerinde görmüştüm. Onun vatan ve yaşam sevgisi güçlü bir kaleme dönüştü.  Şiirleriyle bu duygularını canlandırdı. Leyla aynı zamanda da hikâyeler de yazıyor. Şiirlerinde birçok kez dereceye girdi. Öte yandan yazarlık, folklor ve çizimde de çok becerikliydi.  Her zaman yeni uğraşlar için çabalar ve hislerine cevap olmak isterdi. Sanatını da hep vatanının hizmetinde yapardı. Zaten bu yüzden yaptığı tüm çalışmalar illegalize edilirdi ve bu yüzden kalemine kelepçe vurmak istendi" şeklinde belirtti.

 

'Leylanın kalemini engelleyemezler'

 

Defalarca kez Leyla’nın tehdit edildiğine değinen Sultan, “Tehdit ettiler her şekilde üzerine geldiler. Ama Leyla'nın sevgisi onda güçlü bir irade oluşturuyordu. Cezaevinde de kaleminin engellenmesine izin verilmedi. O yazdı ve yazdıkça sessiz kalmayacağını gösterdi. Bu kitabı ve çabası beni çok mutlu etti. Özellikle benim şahsımdan bütün annelere hediye etmiş, bu beni daha çok onurlandırdı. Leyla ile başım dik ve her zaman öyle olacak. Tek istediğim kızımın ve yoldaşlarının özgürlüklerine kavuşmaları" sözlerine yer verdi.

 

Leyla’nın annesi ve diğer anneler için kaleme aldığı şiirlerden biri şöyle:

 

“Welatê min,

 

Bajar û gundên  te  di demsalên komkujiyan de asê mane,

 

Birînên xwe bi rindikên dayikan dikewîne.

 

Di berîka zarokekî de rojên ku naçin ava hil tên.

 

Dilê xwe datînim ser asîmanên te,

 

Dixwazim bi baskên xwe baweşîn bikim,

 

Birînên kamilbûyî di laşe te de.

 

Zarokên te yên dukezî di kolanên bêderî de vêga destên xwe dirêj dikin,

 

Ber bi xwezaya te rûyê xwe dişon,

 

Bi tîrêjên roja te.

 

Loma dixwazim di avzêyên çiyayên te de xeyalên xwe bişom,

 

Hebûna xwe bikim dermanê birînên te.

 

Dixwazim hesret û bêrîkirinên salan,

 

Ên ku di çavên min de asê mayî birijînim.

 

Rûyê xwe bixemilînim bi renge te,

 

Welatê min,

 

Hebûn û jana min.”