Sanatın devrimci hali: Hozan Mizgin

  • 09:12 11 Mayıs 2020
  • Kültür Sanat
HABER MERKEZİ - Kürt kültürüne yeni bir soluk getiren ve sanatını devrimciliği ile bütünleştiren Hozan Mizgin’in yaşamını yitirişinin 28’inci yıl dönümü. Mizgin’in sanatını değerlendiren sanatçı Sosin, “Söylediği söz ve şarkılar ile Kürt halkının aynası olmayı başardı” dedi.  
 
Kürt kültür ve sanatının bugünkü aşamaya gelmesinde Kürt özgürlük mücadelesinin rolü yadsınamaz. Kürt kadınları yalnızca toplumsal ve siyasi alanda değil, kültür ve sanat alanında yaptıkları çalışmalar ile de ardıllarına büyük bir miras bıraktı. Bu kadınlardan biri de Gurbet Aydın ya da bilinen adı ile Hozan Mizgin.
 
Mizgin tıpkı Eyşe Şan, Meryem Xan, Delîla Meyaser, Newal, Berçem, Leyla Bedirxan, Merziye Rezazî, Elmas Xan, Fatma Îsa ve Hozan Helbest gibi seslendirdiği parçalar ve devrimci kimliği ile Kürt tarihine adını kazıyanlardan oldu. 
 
Hem devrimci hem sanatçı
 
1962 yılında Batman’ın Bileyder köyünde dünyaya gelen Mizgîn, 12 Eylül 1980 askeri darbesinden önce Kürt özgürlük mücadelesine aktif olarak katılır.  1983 yılında kültür ve sanat alanında kadın örgütlemesini yapmak için Avrupa’ya geçen Mizgin, Huner-Kom’un kuruluşunda yer alır. Yine Yurtsever Kürt Kadınlar Birliği’nde (Yekitiya Jinên Welatparêz ên Kurdistanê-YJWK) de yerini alan Mizgin, hem kültür sanat hem de kadın örgütlenmesinde aktif olarak çalışmalar yürütür. Mizgin, çevresini de enerjisi ile kısa sürede etkiler. 
 
Sanatı ve devrimciliği miras kaldı
 
Avrupa’da uzun süre çalışmalar yürüten Mizgin, daha sonra ise yönünü Kürdistan’a döner ve şehir şehir gezerek devrimci çalışmalar yürütür. Mizgin, 11 Mayıs 1992 yılında Bitlis’in Tatvan ilçesinde girdiği bir çatışmada askerlerin eline esir düşmemek için bombasını üstünde patlatarak yaşamını yitirdi.  Mizgin Kürt halkına seslendirdiği “Newroz”, “Şoreşger”, “Çemê Hêzil”,“Gundino Hawar”, “Lo Hevalno” gibi birçok parçayı ve devrim mücadelesini ardından gelenlere miras bıraktı.  
 
‘Öncülüğü büyük anlam taşıyor’
 
Mizgin’in Kürt müziğindeki yeri, toplumla olan bağını ve Kürt kadın sanatçılarına olan etkisini sanatçı Sosin ile konuştuk. Mizgin’i 28’inci ölüm yıldönümünde anarak konuşmasına başlayan sanatçı Sosin, “Kuşkusuz sözle ve cümleler ile Şehit Mizgin’in yaptığı çalışmaları, duruşunu anlatamayız ve zaten yeterli de olmaz. Çünkü çalışmalarını yaptığı zamanlar Kürt halkı çok zorlu süreçten geçiyordu. Büyük baskı ve saldırılar altındaydı. Türk rejimi Kürt halkının üzerine gidiyordu. Çocuklar sokaklarda, caddelerde isyanlardaydı. Kürt kadınlarının çığlıları Kürdistan sokaklarında yankılanıyordu.  Bu yüzden Şehit Mizgin’in öncülüğü çok büyük bir anlam taşıyor Kürt halkı için” dedi. 
 
‘Şarkıları ile Kürt halkının aynası oldu’
 
Mizgin’in sadece bir sanatçı olarak görülemeyeceğini söyleyen Sosin, bugünlere gelmenin onun yaktığı kıvılcımın sonucu olduğunu ve kendilerinin de onun ardılı olduklarını vurguladı. Sosin, Mizgin’in kişiliğinde sanatçılığın nasıl olması gerektiğinin çok açık bir şekilde ortaya çıkardığını ifade ederek, “Sadece şarkı söylemek, sahneye çıkıp mikrofonu tutmak ile halkına hizmet yapmadı. Öncülük misyonu ile kültür ve toplumsal alanda açıkça kendini gösterdi. Çalışmalarını her daim çok yönlü yapardı. Huner Kom ve Koma Berxwedan’ın kurucuları arasında yer aldı. Buradan da görebiliyoruz ki çalışmalarında ne kadar zorluk ile karşılaştığını. Söylediği söz ve şarkılar ile Kürt halkının aynası olmayı başardı. Annelerin içinde ne tür acı vardıysa Şehit Mizgin şarkılarında hepsini dile getirmiştir” diye belirtti. 
 
‘Parçaları insanı derinden etkiliyor’
 
Mizgin’in Eyşe Şan, Meryemxan gibi dengbêjler dinlediğini ve bunu şarkılarında görmenin mümkün olduğunu belirten Sosin, “Lo Hevalno” parçasında bunun etkilerini görmenin mümkün olduğunu dile getirdi. Sosin, devamında şöyle konuştu: “O parça insanı derinden etkiliyor ve dinleyen kişiyi Kürdistan’a götürüyor. İnsanın içini bir alev sarıyor ve Türk rejimine karşı yürütülen çalışmaları daha da etkili yapmak için kişiyi sarsıyor. Bu yüzden Mizgin’den sonra binlerce kişi onun adını aldı. Ve şuan binlerce Mizgin var. Kürt halkı bir Mizgin giderse bin tane olur ve biz yine onun ardılı oluruz mesajını verdi. “
 
‘O kültür devrimcisi’
 
Sosin, Mizgin’in sıradan bir sanatçı olarak görülmemesi gerektiğinin altını çizerek, Mizgin’in kültür devrimcisi olduğunu ifade etti. “Her daim onu dinlemeli, takipçisi olmalı ve unutmamalıyız” diyen Sosin, “Kürt halkı toprağı saldırı altında iken Şehit Mizgin’in nasıl çalıştığını ve cevap olduğunu çok iyi gördü. Bizlerde Şehit Mizgin’in berrak sesi, toplumun çektiği acıyı dile getirmesini, melodilerini, şarkılarını kendimize örnek olarak görüyoruz. Büyük bir anlam veriyoruz. Bende kendi şahsım adıma söyleyeyim onun ardılıyım ve sonuna kadar de onun izini süreceğim” ifadelerini kullandı. 
 
‘Sanatına rant ve popülizm olarak bakmadı’
 
Mizgin’in kişiliğinde hakiki kadın sanatçılığını barındırdığını vurgulayan Sosin, Migin’in sanatını ve kadın sanatçılara olan etkisini ise şöyle dile getirdi: “Popülizmden, ranttan uzak…Sanatını sadece ekonomik getirisi için ve ticari olarak bakanların yaklaşımlarını Şehid Mizgin boşa çıkarmıştı. O sanatçılığın halkın hizmetinde olması gerektiğini söylemiş, sanatın halkın hizmetinde olmamasını ise bencillik olarak ele almıştır. Tekrardan Şehid Mizgin’i saygı ile anıyor yaşamını yitirmiş kadın sanatçılar önünde de saygı ile eğiliyorum.”