Mardin’de ‘deq’ kültürü yaşatılmaya devam ediliyor

  • 09:03 3 Ağustos 2019
  • Kültür Sanat
Medine Mamedoğlu
 
MARDİN - Kadınların çıra ve anne sütü ile vücutlarına yaptırdığı dövme (deq) binlerce yıldır kültür olarak yaşatılıyor. Bu kültürün hala yaşatıldığı yerlerden biri olan Mardin’de deq yapan kadınlara rastlamak mümkün. 
 
Dünyada birçok halkın kültüründe yer alan dövme Kürtlerde (dêq) olarak adlandırılıyor. İslam öncesi doğan ve dünyanın bazı bölgelerinde hala devam eden Şamanizm, Paganizm, Budizm, Zerdüştlük gibi birçok dinde kutsal kabul edilen güneş, ay, yıldız, kuş ve çeşitli geometrik figürler, kutsal metinler gibi insan vücuduna işleniyor. Teknolojinin gelişimiyle birlikte bu gelenek bazı bölgelerde kaybolmaya başlasa da birçok yerde kadınlar tarafından yaşatılmaya devam ediliyor. 
 
Şakağına, dudağına, çenesine, kaş arasına, alnına, göğsüne, bacaklarına, burnuna, ayaklarına ve parmaklarına yaptırdıkları güneş, yıldız, kuş, ağaç, bilezik, yarım güneş ve diğer geometrik birçok figürün ne anlama geldiğini günümüz kadınları bilmese de yapılan araştırmalarda, bazısının büyüden, nazardan, bazısının aşiretin damgası, bazısının güç gösterisi, bazısının ise güzel görünmeyi sağladığı için yapıldığı belirtiliyor.
 
Anne sütü ve lamba isinden yapılıyor
 
Diyarbakır, Mardin ve Urfa’nın çevrelediği Karacadağ etekleri ve ovasında yaşayan kadınların ağırlıklı olarak güzelleşmek için tercih ettiği dövme geleneği devam ediyor. Küçüklüğünden bu yana vücudunun çeşitli yerlerine yaptığı deqlerin 60 yaşında olmasına rağmen hala ilk günkü gibi göründüğünü belirten Adule Aburşu, deqlerin yapılışını ise şöyle anlatıyor: “Öncelikle dövme yapacak genç kızın isteğine göre ve vücudunun istediği bölümüne istediği şekiller, bu şekiller de genelde ay, yıldız, bilezik, kuş figürleri çiziliyor. İkinci aşamada ise dövme yapma konusunda usta olan yaşlı kadınlar, odanın bir köşesinde sürekli yanan idare lambasından duvara bulaşan isi kazıyarak içine kız çocuğu emziren annenin sütünü ekleyerek özel bir karışım elde ediyor. Bir iğne ile bu karışımı söz konusu figürlerin üzerine vurarak derinin altına gönderiyor. Kız çocuğu emziren anne sütü kullanılmasının nedeni ise dövmenin ölünceye kadar kalıcı olmasıdır.”
 
‘Bu gelenek unutulmamalı’
 
Alnında ve elinde bulunan dövmelerin yıllar geçmesine rağmen çok güzel göründüğünü dile getiren Adule, “Güzel görünmek için yapıyorduk. Canımız yanıyordu ama yine de yapıyorduk. Şimdi eskiye oranla çok azaldı ama hala yapan kadınlar var. Biz yaşlandığımız için artık çok fazla yapmıyoruz. Ama Karacadağ taraflarında kadınlar hala yapıyorlar. Biz kadınların geleneği devam ettirmesi gerekiyor. Bizden sonrakiler yapmadı ama unutulmamalı” ifadelerini kullandı.
 
‘En çok baharda yapıyorduk’
 
Derik’te yaşayan ve yüzünün farklı yerlerinde deq bulunan Cemile Şancı ise, “Ne zaman, kaç yaşında yaptığımı bile hatırlamıyorum. Güzellik için yapılıyordu. Bugün o kadar çok kalmadı bu gelenek ama hala yapanlar var. En çok baharda yapıyorduk. Her bir iğnenin izi kanamadan bırakmıyorlardı. İğnenin izinin çıkması için kanaması lazım. İki üç gün öyle kalıyordu daha sonra üzerindeki kabuğu kaldırınca altı yeşil oluyordu. Bizim çok hoşumuza gidiyordu. Aynaya baktığımda izi ne zaman görsem keyfim yerine geliyordu” diye anlattı.