Karşılaştırmalı Edebiyat Günleri’nde 'Kürt Edebiyatı’nın Anatomisi' tanıtıldı 2018-10-14 16:12:14   DİYARBAKIR - “Kürt Edebiyatı’nın Anatomisi” kitabının yazarı Clêmense Shalbert Yücel, Kürtlerin yaşadığı coğrafyada edebiyat ve siyasetin birbirine sirayet ettiğini belirterek, bunu reddetmeden iyi bir edebiyat yaratılabileceğini söyledi.    Diyarbakır Sanat Merkezi ve Lîs Yayınları’nın ortaklaşa düzenlediği Diyarbakır Karşılaştırmalı Edebiyat Günleri’nin 2’nci gününde Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi’nde “Kürt Edebiyatı’nın Anatomisi” adlı kitabın tanıtımı yapıldı. İlyas Aktaş Toplantı Salonu’nda yapılan toplantıya, “Kürt Edebiyatı’nın Anatomisi” adlı kitabın yazarı akademisyen Clemensê Shalbert Yücel konuşmacı olarak katıldı. Konuşmasını Kürtçe yapan Clemensê, 15 yıl önce Diyarbakır’a geldiğini ve yaptığı çalışmaların ardından bu kitabı yazdığını belirtti. Bölgede Kürt yazar ve şairlerle tanıştığını kaydeden Clemensê, bundan da mutlu olduğunu aktardı. Kitabında, 2005 öncesi yıllara ait materyallerin yer aldığını söyleyen Clemensê, yazdığı kitabı ise Kürt edebiyatının sosyolojik anatomisi olarak tanımladı.   ‘Dil siyasetin etkisinden nasıl özgürleşir’   Clemensê, kitabın yazma fikrinin nasıl ortaya çıktığını şu sözlerle anlattı: “Fransa’da Kürtçe ders almaya başladım. Dilin yaşadığı serüvene ilişkin çok şaşırdığım noktalar oldu. Fransa’daki Kürt Enstitüsü'nün elinde olan birkaç kaynak dışında herhangi bir kaynak yoktu. Araştırmalara başladım. Birçok Kürtçe kitap okudum. Dil ile sosyoloji arasında bir bağlantı kurmaya çalıştım. Dil siyasetin etkisinden nasıl özgürleşir ve kendi alanını kurmaya çalışır? Kürt yazarları kimdir? soruları etrafında çalışmalara başladım.”    Kitabin ikinci bölümünde ise Kürt Edebiyatı’nın çıkışına ilişkin bilgilerin yer aldığın belirten Clemensê, Kürt edebiyatına ilişkin uzun yıllar diasporada çalışmalar yürütüldüğünü ve çalışmaların 1990'lı yıllarla birlikte Türkiye'ye kaydığını söyledi. Clemensê, Türkiye'de çalışmaların olmasıyla birlikte Kürtçe'ye ilginin arttığını ifade etti.    ‘Kürdistan’da edebiyat ve siyaset birbirine sirayet etmiştir’   Kürt yazarları 3 kuşağa ayırdığını dile getiren Clemensê, “İlk dönem yazanların ilk işi edebiyat değildi. Sözlük ve gazetecilik üzerine çalışmalar yürüttüler. İkinci kuşak ise diasporada 1970 ile 80 yılları arası çalışma yürüten kuşaktır. 3’üncü kuşak ise 1990’lı yıllardan sonraki dönem başlıyor. Bu da Rewşen dergisiyle başlıyor. Burada edebi, kültürel ve siyasal çalışmalar yürütülüyor. Çalışmanın merkezinde siyasi bir bakış var. Bu çalışmayla birlikte yeni yazarlar ortaya çıktı.  Rewşen kuşağı, diasporadaki çalışmalardan etkiledi. Bu yazarlar, Kürt tarihine şahitlik etti ve yazımında da yer aldı” dedi. Kürtlerin yaşadığı coğrafyada edebiyat ve siyasetin birbirine sirayet ettiğini belirten Clemensê, "Bu durumu ret etmemek lazım. Aksine, reddetmeden daha iyi bir edebiyat kurulmalıdır” diye konuştu.   Panel, soru cevap şeklinde sona erdi.    Etkinlik, “Divanlar arası: Doğu Edebiyatı’nda Melayê Cizîrî ve Hafız Şîrazî” paneliyle devam etti.