Filmekimi Ankara'da sinemaseverle buluşuyor 2017-10-15 09:18:53 ANKARA - İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 16. Filmekimi, bu yıl 17 Ekim'e kadar Ankara'daki sinemaseverle buluşacak. Festivalde, kadınların başrol olduğu ve kadınlık deneyimlerinin aktarıldığı pek çok film yer alıyor. İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen ve bu yıl 16'ncısıgerçekleşecek olan Filmekimi, bu yıl da Ankara Büyülü Fener Sineması'nda sinemaseverle buluşacak. 13-17 Ekim tarihleri arasında Ankara'da 4 gün sürecek bir festivalde, Filmekimi’nin programında Cannes, Berlin, Venedik, Sundance, Toronto gibi önemli festivallerin programlarından ödüllü ve merakla beklenen yeni filmler yer alıyor. Ankara Büyülü Fener Sineması Kızılay salonlarında 4 gün sürecek olan film günlerinde,salon gösterim saatleri 11.00, 13.30, 16.00, 19.00 ve 21.15 seansları olacak.   Ankara Filmekimi, festivallerde gösterilmiş, ödüller almış, eleştirmenlerin ve izleyicilerin ilgisini çekmiş programla, sinemaseverlere 25 filmi sunacak.    Festivalde, kadınların başrol olduğu ve kadınlık deneyimlerinin aktarıldığı pek çok film yer alıyor.   13 Ekim'de başlayan Ankara Filmekimi’nin  programında yer alan filmlerden bazıları şöyle:   İçimdeki Güneş/ Let The Sunshıne In/ Claıre Denıs   Julette Bınoche'a uzun zamandır oynadığı en güzel rolü veren Claire Denis'nin son filmi, boşanmış, tek çocuklu bir kadının "gerçek" aşk arayışını ironik bir dille anlatıyor. Julette Bınoche'un canlandırdığı Isabelle, 50'li yaşlarını süren, duygularının hayatını yönlendirmesine izin veren, mutsuz ve kararsız bir sanatçıdır. Tanıştığı birkaç erkekle ilişki kurmayı dener, ancak bu adamların uyumsuzlukları, iletişim kazaları, tuhaf ve hatta komik durumlar onu yıldırır. Günümüz dünyası ve ilişkilerinin zorluğuna mizahi bir yolla eğilen film, Cannes'da 'Yönetmenlerin 15 Günü' bölümünden büyük ödülle döndü.    Fortunata / Sergio Castellitto   Adının anlamı “şanslı” belki ama yıkıcı evliliğinin enkazından sağ kurtulmaya çabalayan bir kadın Fortunata. Bir kuaför açmak için olanca gücüyle çalışıyor, bu esnada da sadece küçük kızı elinden tutuyor. Tek bir amacı var; yoluna taş koymaya bir hayli hevesli erkeklerle dolu bu büyük şehirde kendini özgür kılıp, hayata karşı dimdik durmak... Bugün değilse bile yarın, kendi varlığı dışında hiç kimseyi umursamadan mutlu olmak... Fortunata Roma’nın arka sokaklarında güçlü bir kadının fırtınasından doğan, delişmenliğiyle Fellini tonlarına çalan bazen eğlenceli bazen de can yakıcı bir film.   Thelma / Joachim Trier   Aşık olunca doğaüstü güçlere kavuşan bir kadının hikâyesi. Thelma, kasabadaki hayatını ve dindar ailesini geride bırakarak Oslo’ya, üniversitede biyoloji okumaya giden çekingen bir kadındır. Burada, güzel sınıf arkadaşı Anja’ya âşık olur. Norveç'in Oscar adayı seçilen filmi Thelma, uluslararası prömiyerini Toronto Film Festivali’nde yaptı.    Djam / Tony Gatlif   Çingene dünyasını yansıtan yönetmen Tony Gatlif bu kez rembetikonun içli tınıları öncülüğünde İstanbul’dan Yunanistan’a uzanan müzikal bir yolculuğu anlatıyor. Filme adını veren Djam, yedek parça satın almak için Yunanistan’dan İstanbul’a gelen bir kadındır. Djam, insani yardım gönüllüsü olarak çalışan, parasız ve kimsesiz 18 yaşındaki Avril’i kanatlarının altına alır ve birlikte İstanbul’dan Midilli adasına doğru umut ve müzikle dolu bir yolculuğa çıkarlar. Djam’in müzikleri için Baba Zula’dan Melike Şahin ve birçok müzisyen çalışma yaptı.   Sevgisiz/ Loveless/ Andrey Zvyagıntaev   Birbirlerine karşı nefretle dolu bir kadınla bir erkek. Yönetmen şiddetle, kavgayla ve sevgisizlikle yoğrulmuş, hayalleri kırılınca ağlamayı bile unutmuş bir toplumun portresini post-modern bilgi çağı filtresinden çiziyor.    Uysal Bir Ruh / A Gentle Creature / Krotkaya / Sergey Loznitsa   Yönetmen Sergey Loznitsa, umudunu ve insanlığını yitirmiş bir doğu Avrupa ülkesinin kâbusunda dolanıyor. Adını Feodor Mihayloviç Dostoyevski’nin “Uysal Kız” öyküsünden alan filmin baş karakteri, hapisteki eşine yolladığı erzak paketi iade edilince teslimatı bizzat yapabilmek için yollara düşen ancak vardığı hapishanede de eşinin izini bulamayan bir kadın.   Paramparça / Aus Dem Nichts / In the Fade / Fatih Akın   Cannes’da Diane Kruger’e 'En İyi Kadın Oyuncu' ödülü kazandıran ve Almanya’nın bu yıl “Yabancı Dilde En İyi Film” kategorisinde Oscar aday adayı olarak gösterdiği In The Fade bir intikam ve vicdan hikâyesi. Filmin kahramanı, eşini Hamburg’da terörist bir patlamada kaybeden, hakkını önce mahkemede, sonra da yollarda arayan Katja. 2011’de yabancı düşmanı NeoNazilerin işlediği cinayetlerden ve sonuçlanmayan soruşturma ve adli süreçlerden esinlenen Fatih Akın, filminin “evrensel yas tutma duygusu” hakkında olduğunu ve Katja karakterinin kendi alter-egosu olduğunu söylüyor. Paramparça, Almanya’nın Oscar adayı.