“Tiyatro hükümetin değil, tiyatrocuların aldığı kararla açılacak’ 2020-06-10 09:03:00   Rengin Azizoğlu   DİYARBAKIR - Hükümetin “Tiyatrolar 1 Temmuz’da açılacak” açıklamasına ilişkin tiyatro oyuncusu Berfin Emektar, bu koşullarda oyuncuların sahneye çıkamayacağını kaydederek, “Hükümetin 1 Temmuz kararıyla değil tiyatrocuların aldıkları kararlarla açılacak” dedi.   Koronavirüs (Covid-19) salgınının ortaya çıkmasıyla her alan olduğu gibi kültür sanat alanı da zarar gördü. Pandeminin ilk günlerinden itibaren tiyatro ve sinema mekanları kapatıldı. Kültür-sanat emekçileri meslekten uzaklaşmak zorunda kalırken bağlı oldukları kurumlar hükümet tarafından desteklenmedi. 1 Haziran itibariyle normalleşme sürecine girilmesiyle kimi alanlarda kısmi düzenlemeler olsa da kültür sanat alanına dönük bir girişim söz konusu değil. 1 Temmuz’da açılması planlanan tiyatro ve sinema salonlarının kapasitelerinin düşürüleceği de konuşulan ihtimaller arasında.   Şanoya Bajera Amed oyuncusu Berfin Emektar, pandemi sürecinde yaşanılan sıkıntıları, 1 Temmuz sonrası planlamalarını ve  pandeminin kültür sanat alanını nasıl etkileyeceğini anlattı.    ‘Tiyatrolar Yaşasın İnisiyatifi kararı tartışıyor’   Pandemi sürecinde ellerinde olan oyun arşivlerini izleyicileriyle paylaştıklarını anlatan Berfin, bu süreçte çok iyi işler çıksa da sosyal medya üzerinden yapılan bir sürü şeyin belli bir süre sonra çöpe döndüğünü söyledi. Berfin, “Sosyal medyadan paylaşıldığında tiyatronun o ritüelistik yapısı kayboluyor, o etkisini yitiriyor. Tiyatroda bire bir temas etmen ve seyirciyle yaşaman gerekiyor. Bu koşullar dışında yapılan işlere tiyatro diyemiyoruz. Tesirini yitiriyor. Bu yüzden de her ne kadar bir şeyler planlasak da tekniki bir takım sıkıntılarla gerçekleştiremedik. Türkiye’de ki tüm özel tiyatrolar yaklaşık 420 tiyatro grubunun bir araya geldiği  ‘Tiyatromuz yaşasın’ diye bir oluşuma gittiler. Biz de bu oluşumun bir parçasıyız ve aynı zamanda yürütme kurulunda aktif olarak görev alıyoruz. Hükümetin tiyatroların açılışına ilişkin aldığı 1 Temmuz kararı var. Tiyatroların yarı kapasiteli açılacağından bahsediliyor ancak bu şekilde tiyatrolar kendi masraflarını çıkarabilecekler mi bilemiyoruz. Hükümet 1 Temmuz’da tiyatroları açın dediğinde biz açacak mıyız? Buna karşı tutumumuz ne olacak? Tiyatrolar Yaşasın İnsiyatifi tüm bunları tartışıyor” sözlerine yer verdi.   ‘Hükümetin değil, tiyatrocuların aldığı kararla açılacak’   Özel tiyatroların “tacir” muamelesi gördüğüne dikkat çeken Berfin, Kültür Bakanlığı’na bağlı olmadıkları için özel tiyatroların ticarethane olarak görüldüğünü ifade etti. Berfin, “Kendince tüccar diye tarif ettiği işletmelere de destek oldu ancak buna rağmen tiyatroların hiçbirine destek paketi sağlanmadı. Güvencesi sağlanmayan bir durumda ‘tiyatroları açıyorum’ diyerek sorumluluğu kendinden atıyor. Bu tiyatroların hepsi aynı zamanda kiralar, faturalar, vergiler ödüyorlar. Bize henüz resmi bir bildirim gelmedi. Tiyatronun hangi koşullarda açılacağı, dezenfektan uygulamaları, kapasitesi gibi hususlarda bir bilgilendirme yapılmadı. Açıldığı takdirde tiyatrolar kendilerini kurtarabilecek mi bunu tartışıyoruz. Tiyatrolar açılıyor ancak oyuncu arkadaşların güvencesini kim veriyor? Oyunculara test yapma olanakları açacaklar mı? Kapasite yarıya iniyor ancak devlet diğer yarısını karşılayacak mı? 150 kişilik bir tiyatro 70 kişiye düştüğünde o tiyatro kendisini kurtarmıyor. Bu başlıkların her birini insiyatif içerisinde tartışıyoruz. Tiyatrolar, hükümetin 1 Temmuz kararıyla değil tiyatrocuların aldıkları kararlarla açılacak” ifadelerini kullandı.   ‘Kendimizi yeni sürece hazırlayacağız’   Tüm tiyatrolar gibi kendi tiyatrolarının da açılması için hazırlıklarını yaptığını anlatan Berfin, sezona dönük çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Berfin, yeni sahne planlarına dair çalışmalarının belli bir aşamaya geldiğini dile getirerek, “Pandemi sürecinde inşaatı durdurmuştuk. Şimdi o inşaat devam ediyor. Aynı zamanda bir televizyon projemiz var. Komedi programı gibi bir hazırlık çalışmamız var. Oyunların prova çalışmaları başlayacak. Ekimde sezon açılacakmış gibi düşünüp çalışmalarımızı yapıyoruz. Yasal ve resmi önlemlerin yanı sıra biz de kendi önlemlerimizi alacağız. Halkımızın sağlığı bizim için çok önemli. Yeni mekânımızı biraz buna yönelik de dizayn ediyoruz. Fotoselli musluklardan tutalım ışıklara kadar daha az temasın yaşandığı, kapıların kendi kendine açıldığı bir düzenlemeye gideceğiz. Biz de kendimizi yeni sürece göre hazırlayacağız” şeklinde konuştu.    ‘En büyük isteğimiz seyircimizle buluşmak’   Berfin, pandemi sürecinin kapitalist sistemin işine yaradığına işaret ederek, insanın insanla temasının kesildiği bir süreç yaşandığını belirtti. Bu sürecin travmalarını atlatmanın zor olacağını söyleyen Berfin, turizm alanının da pandemi yokmuşçasına açıldığına dikkat çekti. Berfin, “Ancak insanın kendi ruhunu besleyebileceği hiçbir alanla ilgili  fikirleri ve girişimleri yok. Yapılan anketler doğrultusunda seyircinin yüzde 70’i tiyatro ve sinemaya gitmek istediğini ancak kaygılarından kaynaklı gitmeyeceğini söylüyor. Her gün bu kaygı pompalanıyor insanlara” dedi.   ‘ İnsanlar kalabalık ortama girmiyor’   Berfin, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu psikolojik durumun kısa dönemde atlatılabilir olduğunu düşünmüyorum. İnsanlar kalabalık yerlere girmekten, tiyatro ve sinema salonları gibi kapalı alanlarda bulunmaktan kaçınıyor. Dünyadaki en büyük tiyatrolar salonlarının kapasitesini yarıya indirmek zorunda kaldı. Tabii onlar bu sürece çok büyük avantajlarla başlayacaklar ancak buna rağmen seyircinin gelmesi noktasında kaygıları var. En büyük isteğimiz seyircimizle tekrar tiyatro salonlarında buluşmak. Seyircilerimizle birlikte olma halini özledik. Umarım en kısa zamanda yeni sahnemizde buluşuruz.”