20 sanatçı ‘Kadınlar Yaşasın Diye’ bir araya geldi: İnanırsak değiştirebiliriz 

2019-01-16 09:03:20


	 

	Safiye Alağaş

	 

	İSTANBUL - “Kadınlar Yaşasın Diye” resim sergisinde buluşan sanatçılar, eserlerinde bu toplumda yaşayan kadınlar olarak kendilerinden yola çıktıklarını belirterek, “Kadınların sesi olmak ve dayanışmak için bir aradayız” dedi. 

	 

	Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) aracılığıyla 20 sanatçı, "Kadınlar Yaşasın Diye" sergisinde buluştu. 30 eserin yer aldığı sergi, erkek şiddetine, cinsel istismara ve baskıya maruz kalan kadınların hikayelerinden oluşuyor. 

	 

	İstanbul Kadıköy’de bulunan KargART’ta sanatseverlerle buluşan sergiye katılan sanatçılar, eserlerin hikayelerini anlattı. 

	 

	‘Kanıksanmayı yok edersek bir şeyler değişebilir’

	 

	Sergi için yapılan çağrıya çok sayıda sanatçının cevap verdiğini belirten sanatçı Beyza Boynudelik, katılmak isteyip de katılamayan çok sayıda sanatçının da olduğunu aktardı. “İş kadın” isimli bir çalışmayla sergiye katılan Beyza, “Bir sürü kadınla beraber diğer kadınların sesi olmak ve destek olmak adına bir çabamız oldu. Kendi deneyimlerim üzerinden iş üretmeye çalışıyorum. Hayat içerisindeyim. Bu ülkede bir kadın olarak nasıl ayakta kalabiliyorum, ne zorluklarla karşılaşıyorum, bunların üzerinden işler üretiyorum. Bu iş de onlardan biri” dedi. 

	 

	Kadın cinayetlerinin durdurulması için farkındalık yaratılması gerektiğine vurgu yapan Beyza, “Birçok eylem, etkinlik yapılıyor. Kadın cinayetlerini, bu kanıksanmayı yok ederek, daha çok farkındalık yaratarak durdurabiliriz.  Tabi her gün gazetede kötü haberlerle karşılaşıyoruz bunları normalleştirmeden daha fazla tepki duymayı başarırsak ve politikada da bunun içinde daha fazla yer alırsa bir şeyler değişebilir” diye konuştu. 

	 

	 ‘Kullanılan dil her zaman baskı ve şiddeti hissettiriyor’

	 

	Bu toplumda yaşayan bir kadın olarak kendini şiddet sorunundan uzak tutamayacağının altını çizen sanatçı Arzu Arbak, çalışmalarının bu bakış açısıyla ortaya çıktığını söyledi. “Normalde kendimi fotoğraflarla ifade ediyorum. Bu işte de kendimi fotoğrafla ifade ettim” diyen Arzu, imge olarak kendini kullanarak otoportre çalışması yaptığını ifade etti.  Çünkü herhangi bir kadına yapılmış şiddetin kendisine yapıldığını vurgulayan Arzu, şunları söyledi: “Her zaman için böyle hissediyorum. O yüzden de kendi imgemi kullandım. Kadın olarak baskıyı her alanda hissediyoruz. Basında veya etrafta kullanılan dil her zaman için baskıyı ve şiddeti hissettiriyor. Kendi çevremde de bunu görebiliyorum. Psikolojik şiddetten tutunda çalışma alanlarından sokağa kadar bu böyle. Ben bu toplumda yaşayan bir kadın olarak iş üretiyorum ve kendi bakış açımla üretiyorum. Dolayısıyla bütün bu yaptığım işlerim sonuç olarak bugünkü bakış açısından geçtiğini düşünüyorum.” 

	 

	‘Gücümüze inanırsak başarılı oluruz’ 

	 

	Bu tür aktivitelerin kadınların sesini duyurması açısından çok önemli olduğunu belirten Arzu, “En önemlisi de dayanışmadır. Kadın sanatçılar veya toplumun kesiminden her kadın bir arada ve dayanışma içerisinde olmalı. Eğer kendi gücümüze inanırsak bu mücadelede başarılı olacağımıza inanıyorum” ifadelerini kullandı. 

	 

	‘Kadın sorunumuz yok, erkek sorunumuz var’

	 

	Sergiye eski bir çalışmasıyla katıldığını belirten Ayşecan Kurtay da, kadının hayatın her alanında olduğunu ve bunu çalışmasında da yansıttığını söyledi. “Bizim kadın sorunumuz yok. Erkek sorunumuz vardır. Onların işlediği cinayetler, şiddet var. Çalışmamda biraz bilinçaltı tetiklemeleri ve herkesin içinde bir ufak etkileşim sağlayıp kendi hikayelerini yazabilmesi veya kendi çıkarımlarını sağlayabilmesi için flulaştırıyorum. En iyi bildiğimiz şey de kadın olduğumuz, kadın olmanın zorlukları belki ama kadın olarak yaptığımız mücadeleler de var. Onun için bu serginin teklifi geldiğinde kendimi içinde gördüğüm için kabul ettim” dedi.  

	 

	‘Bu sessizliğe bir ses olmak istiyoruz’

	 

	Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan Ulviye Mumcuoğlu ise, Türkiye’de artan kadın cinayetleri, taciz, tecavüz ve çocuk istismarlarının bu sergiyi açmaya zorladığını belirtti. 20 sanatçının 30 eseriyle serginin açıldığını vurgulayan Ulviye, şöyle devam etti: “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, çok farklı yerlerde farkındalık yaratmaya da devam ediyor. Amacımız tamamen farkındalık yaratarak, kadın cinayetlerini durdurmaktır. Bir kadın dahi ölmesin istiyoruz. Bu yüzden de buradayız. Biz toplumda ve iktidarda oluşan bu sessizliğe bir ses olmak istiyoruz. Bu sefer sanatla yapıyoruz bunu. Bazen sokaklarda, bazen söyleşilerde bazen öldürülen kadınların aileleriyle bir araya gelip yapıyoruz. Ama biz o sessiz kalan kısımda değiliz. Ve biliyoruz ki kadın cinayetleri, tecavüzler, tacizler çocuk istismarları toplumun bir bölümünü ilgilendiren bir konu değil. Hepimizin başına gelebilecek bir şey. O yüzden sessiz kalınmasından yana değiliz. Kadınlar örgütlenerek, kanunları değiştirebilir. Bu ülkede 6284 var. Maalesef şuan iyi uygulanmıyor. 6284 iyi uygulansa bu kadar cinayet olmaz. Önüne geçilir. Şuanda ilk yapılması gereken 6284 ün çok iyi uygulanması.”

	 

	Sergide yer alan sanatçıların isimleri ise şöyle: Arzu Arbak, Ayşecan Kurtay, Ayşegül Sağbaş, Beyza Boynudelik, Burçin Erdi, Didem Ünlü, Ece Beylikçi, Eda Emirdağ, Füruzan Şimşek, Işıl Güleçyüz, Leyla Emadi, Maartiz, Merve Dündar, Nazan Azeri, Nur Gürsel, Pemra Aksoy, Saliha Yılmaz, Zeycan Alkış ve Zuhal Aktan.