Tutuksuz yargılanan üç gazetecinin davası ertelendi

  • 12:44 9 Ocak 2024
  • Hukuk
ANKARA - “Kanuna muhalefet etmekten” yargılanan gazeteciler Sibel Yükler, Deniz Nazlım ve Yıldız Tar’ın yargılandığı dava ileri bir tarihe ertelendi. Mahkeme heyeti, olay gününe dair görüntülerini talep etti.
 
Amed’de tutuklanan 16 gazeteci için 5 Temmuz 2022 tarihinde Ankara’da bir araya gelmek isterken gözaltına alınan gazeteciler Sibel Yükler, Deniz Nazlım ve Yıldız Tar hakkında, “2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmekten” açılan davanın duruşması Ankara 71’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde duruşması görüldü. Duruşmaya, Gazeteci Yazar Hüseyin Aykol, DİSK- Basın İş Genel Başkanı Turgut Dedeoğulu ve avukatlar hazır bulundu.
 
Polis işkencesini anlattı
 
Kimlik tespitinin ardından ilk olarak beyan veren Gazeteci Yıldız Tar, 2013 yılından bu yana gazetecilik yaptığını belirterek, gözaltına alındıkları basın açıklamasıyla ilgili, “O gün hem tutuklu meslektaşlarımızla dayanışmak hem de haber takibi için oradaydım. Ancak biz daha basın açıklamasının yapılacağı alana geçmeden, pasajın içerisinde polislerin yoğun bir şiddetiyle gözaltına alındık. Ben ne olduğunu dahi anlamadım. Çünkü darp edilirken, bir yerdeydim bir gökte. Ters kelepçe ile gözaltına alınırken, polisler boynuma da basarak işkence yaptı” dedi.
 
‘Ayhan Bora Kaplan soruşturmasında gözaltına alınan polis amirleriydi’
 
Ardından beyanını veren Gazeteci Deniz Nazlım, polislerce engellenen basın açıklamasının o dönem tutuklu olan gazetecilerle ilgili olduğunu belirterek, “Bu açıklama başka kentlerde de yapıldı. Fakat sadece Ankara’da engellendi. Oraya hem haber takibi için hem yapılacak başka bir açıklamayı da takip etmek için gittim. Polisler ‘hiç kimse teröristlerle ilgili açıklama yapamaz’ dedi. Biz buna tepki gösterince bizi uzaklaştırmak istediler. Bu sırada Sibel ve Yıldız polis şiddetiyle gözaltına alınırken, bunu kayıt altına almak istedim. Beni de darp ederek engellediler. Yola doğru sürüklemeye başladılar. O polisler, Ayhan Bora Kaplan soruşturmasında gözaltına alınan polis amirleriydi” dedi.
 
‘Polis tacizine şahitlik ettim’
 
Son olarak beyanını veren Gazeteci Sibel Yükler ise, Yıldız Tar ile gözaltına alınırken, polis tacizine şahitlik ettiğini kaydetti. Sibel, “Kıyafetleri polislerce yırtıldı ve tacize maruz kaldı. Polis bu sırada elle temasta bulunarak taciz etti. Görüntüler incelendiğinde ne kadar büyük bir kötü muameleye maruz kaldığımız görülecektir” diye belirtti.
 
23 polisin mahkemede dinlenilmesi talebi
 
Gazetecilerin beyanlarının ardından savunma yapan MLSA Eş Direktörü Veysel Ok, müvekkillerine dönük suçlamaları kabul etmedi. Veysel, “Aksine müvekkillerimin gazetecilik faaliyetleri ve toplantı gösteri düzenleme hakkı engellenmiştir. Bu insanlar, valiliğin belirlediği alana gitmek istemişlerdir, gidemeden polislerce engellenmişlerdir. İşkenceye dair suç duyurusunda bulunduk fakat incelenmeksizin takipsizlik kararı verildi”  dedi. Veysel düzenlenen tutanaklarda imzası bulunan 23 polisin mahkemede dinlenilmesini talep etti. Ayrıca Ankara Valiliği’ne yazı yazılarak, alanın basın açıklaması için belirlenip belirlenmediğini ve herhangi bir engelleme kararının olup olmadığının sorulmasını istedi.
 
Görüntülerin mahkemeye getirilmesi talebi
 
Avukat Gulan Çağın Kaleli ise, polislerce hazırlanan tutanaklara değinerek, “Polis fezlekede tek bir doğru kelime var. ‘Planlı yapılan operasyonlarda gözaltına alınan gazeteciler’ deniliyor. Doğrudur, 18 gazeteci o süreçte gözaltına alınıp tutuklandı. Müvekkilimizde bu ‘planlı operasyonların’ hedefi hem de burada haber yapma hakkını yerine getiren isimlerdir” sözlerini kullandı. Gulan,  gazetecilere yapılan işkencenin kayıtlı olduğu polis kamerası görüntülerinin eksiksiz bir şekilde mahkemeye getirtilmesini, bu haliyle polis olmayan bir uzman bilirkişiye gönderilmesini istedi.
 
‘Talepler kabul edildi’
 
Beyanların ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, müdafi avukatlarının talepleri doğrultusunda dinlenilmesi istenen tanıkların bildirilmesi için süre verilmesine, takipsizlik kararı verilen suç duyurusunun ve o güne ait kesintisiz kamera görüntülerinin istenilmesine karar verdi. Heyet, yine Ankara Valiliği’ne yazı yazılarak bahsi geçen açıklamanın bildirilip bildirilmediğinin sorulmasına, polislerin tanık olarak dinlenmesi yönündeki talebin diğer deliller toplandıktan sonra değerlendirilmesine karar verildi.
 
Mahkeme heyeti, bir sonraki duruşmayı 25 Nisan tarihine erteledi.