Kobanê Davası’nda ara karar ‘tutukluluğa devam’ oldu

  • 14:19 9 Aralık 2023
  • Hukuk
 
ANKARA - Kobanê Davası’nın ara kararda, siyasetçilerin tutukluluğuna devam kararı verilirken, buna dair tanık Sami Baran’ın beyanları esas alındı. Tutukluluğa devam kararında ise Altan Tan’ın beyanları gerekçe olarak gösterildi. 
 
DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşılık 6-8 Ekim 2014 tarihinde gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek, Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 18’i tutuklu 108 kişi hakkında açılan ve Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden Kobanê Davası’nda ara karar Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi’ne (UYAP) yüklendi.
 
Tüm talepler reddedildi
 
Tutsak siyasetçilerin tutukluluğuna devam yönünde karar veren mahkeme heyeti, siyasetçiler ve avukatların tüm taleplerini reddetti.
 
Çete liderinin işlemleri dosyadan çıkarılmadı
 
Siyasetçilerin dosyaya hukuksuz bir biçimde elde edilen delillerin dosyadan çıkarılmasına dönük talebini, “dava sonuçlandıktan sonra gerekçeli kararda değerlendirilecek hususlar olduğu” gerekçesiyle reddeden mahkeme heyeti, Atadedeler Çetesi liderlerinden olduğu anlaşılan mahkemenin eski başkanı Bahtiyar Çolak'ın yaptığı işlemlerin dosyadan çıkartılmasına dönük talep, “Sanıkların üzerilerine atılı eylemlere ilişkin olmaması, yapılan işlemlerin sıhhatini etkileyen durum bulunmaması nedeniyle reddedildi. Bahtiyar  Çolak’ın davada tanık olarak dinlenmesi talebi de reddedildi.
 
Talepler ‘gereksiz’ olarak değerlendirildi
 
Tutsak siyasetçi Nazmi Gür’ün, “Mahkemenizden Anayasa’nın 90 ve 138’inci maddesine uyulduğuna dair karar almasını bekliyorum” talebine karşın heyet, talep hakkında karar verilmesine yer olmadığını aktarırken, Türkiye ile PYD’nin 2014 yılındaki ilişkilerinin açığa çıkarılmasına dönük talepler hakkında da araştırma yapılmasına yer olmadığına karar verildi. Buna göre mahkeme heyeti, Süleyman Şah operasyonu ile ilgili olarak MİT Başkanlığı, MSB ve Dışişleri Bakanlığı’ndan bilgi sorulmasını, Türkiye’nin DAİŞ Karşıtı koalisyon içerisinde resmi olarak bulunup bulunmadığı hakkında Dışişleri Bakanlığından bilgi talep edilmesini Eylül-Ekim 2014 tarihlerinde sınır geçiş noktalarından günübirlik Suriye’ye geçiş izni verilenler ile ilgili bilgi sorulmasını “gereksiz” olarak değerlendirdi.
 
Duruşma periyodları değişmedi
 
Bir kısım siyasetçinin hafta içi her gün devam eden ve hem siyasetçiler hem de avukatları için yorucu duruşma periyodlarının 1 hafta aralıklı olarak devam edilmesine dönük talep de kabul edilmedi.
 
AİHM kararını ‘kaçma’ şüphesiyle tanımadı
 
HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Büyük Dairesi 22 Aralık 2020 tarihli karar gereğince hakkında derhal tahliye kararı verilmesi gerektiğine dönük talebe dair “Dosyamızın söz konusu AİHM kararına ilişkin dosya olmadığı yönünde” değerlendirmesi yapıldı. Heyet, özgürlük ve güvenlik hakkına ilişkin atıf yapılan AİHM kararları içtihatlarına bakıldığında tutukluluğu meşru kılan makul dört temel nedenden biri olan sanığın duruşmaya çıkmama (kaçma) tehlikesine atıfta bulunarak, dosya kapsamında yargılanan kimi sanıkların kaçak durumda olduğu iddiasıyla Selahattin’in kaçma şüphesi olduğunu iddia etti. Buna göre heyet, Selahattin’in AİHM kararını bir kısım sanıkların kaçmış olduğu gerekçesiyle tanımadığını ifade etti.
 
Heyete göre Figen Yüksekdağ’ın ‘yargılamadan kaçma eğilimi’ varmış
 
Ardından mahkeme heyeti, HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ hakkında da “ilginç” bir değerlendirmede bulundu. Avukatlar ile müdafilerinin daha verimli savunmalar yapabilmek adına gerçekleştirdiği planlama, heyet tarafından, “Dosyamızla alakası bulunmayan haftalarca sürdürülen savunmalar yapıldığı ancak ilk sorgunun bazı sanıklar yönünden 1 yılı aşkın duruşma sürecine rağmen yapılamadığı böylelikle sıra gelmedi algısının da oluşturulmak istendiği şüphesi oluşmuştur” değerlendirmesi ile birlikte “savunma hakkının kötüye kullandığı” beyan edildi.  Heyet ayrıca Figen Yüksekdağ’ın “yargılamadan kaçma eğiliminde olduğu” şüphesini taşıdığını aktardı. 
 
Altan Tan’ın beyanları tutukluluk devam gerekçesi oldu
 
Bir kısım siyasetçinin tutukluluk devam gerekçelerinde dikkat çeken bir başka husus ise Altan Tan’ın beyanları oldu. Nazmi Gür, Bülent Parmaksız, Dilek Yağlı, İsmail Şengül, Ali Ürküt, Zeynep Karaman, Günay Kubilay, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ’ın tutukluluğuna devam gerekçelerinden biri Altan Tan’ın beyanları oldu.
 
‘Aklım başımda değil’ diyen tanığın beyanı esas alındı
 
Ayrıca huzurda dinlendiği sırada emniyetteki ifadelerini kabul etmemesine rağmen tanık Sami Baran’ın beyanları, Sebahat Tuncel, Gültan Kışanak, Aynur Aşan, Ayşe Yağcı ve Zeynep Karaman için tutukluluk devam gerekçesi oldu. Baran duruşmadaki beyanında, “Bir şey sormuş olabilirler, evet demişimdir. Bunları söylerken aklım başımda değildi” demişti.
 
Bir sonraki duruşma 11 Aralık Pazartesi Sincan Ceza İnfaz Kurumu Duruşma Salonu’nda görülecek.
 
 

Etiketler:

kobanê dava