‘Savcı tanık için bir tek gazeteye ilan vermemiş!'

  • 16:27 4 Aralık 2023
  • Hukuk
ANKARA – Kobanê Davası dosyasının hazırlanma sürecinde yaşanan hukuksuzluklara dikkat çeken avukat Kenan Maçoğlu, soruşturma savcısı Ahmet Altun’un tanık bulmak için bir gazeteye ilan vermediği kaldı” dedi.
 
DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşılık 6-8 Ekim 2014 tarihinde gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek, Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 18’i tutuklu 108 kişi hakkında açılan Kobanê Davası’nın 44’üncü duruşması Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Duruşmaya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Hukuk Komisyonu ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatların yanı sıra tutsak yakını aileler katıldı.
 
Kimlik tespitiyle başlayan duruşma, avukat Kenan Maçoğlu’nun savunmasıyla devam etti.
 
Ahmet Altun’un tanık bulma çabası
 
İlk olarak soruşturma sürecinde yaşanan hukuksuzlukları anlatan Kenan, soruşturma savcısı Ahmet Altun’un “delil arama çabasına” vurgu yaptı. Kenan, “Açık ve gizli tanık için bir gazeteye ilan vermeği kalan Ahmet Altun’un çabaları gizli tanık Mahir’in zuhur etmesiyle karşılık bulur” dedi.
 
Fotoğraf teşhisi neden yok
 
Mahir’in 5 sayfalık ifadesi öncesi TEM ve Savcı Ahmet Altun’un hazırlıklarını yaptığına dikkat çeken Kenan, “6-8 Ekim 2014 tarihinde yaşanan ve Kobanê olayları olarak bilinen olaylara ilişkin olarak bildiklerimi anlatmak isterim’ demiş gelmiş. Hani kendisi mi başvurmuş, birileri mi getirmiş, o dönem bir şüpheli miydi, itirafçı mıydı? Ya da bu bilgilere nereden vakıf olmuş? Bu bilgileri öğrenme ihtiyacı duymamışlar. Diğer açık ve gizli tanıklara Emniyet’te ayrıca teşhis işlemi yapılmıştı. Mahir'in de 5 sayfalık ifadesinde en az bir 15 teşhis falan geçiyordu fakat fotoğraf teşhisi yapılmamış. Niye yapılmamış? Muhtemelen heyecanlandılar. Çünkü ilk kez gizli tanığa ulaştılar. Savcı bey ellerini ovuşturdu, o yüzden emniyetteki görevliler de heyecanlandı ki teşhis yapmaya gerek duymadılar” diye konuştu. Tek gizli tanığın soruşturma süreci için yetersiz olacağını aktaran Kenan, savcının bu nedenle yeni arayışlara girdiğini belirterek, “Tanık Koruma Kanunu var, 9/8 maddesi diyor ki ‘Tek başına gizli tanık beyanları hükme esas alınamaz o yüzden açık tanık gerekiyor, Mahir’den hemen sonra bir açık tanığımız geliyor, Kerem Gökalp” sözlerine yer verdi.
 
328 sayfa ifade 1 günde nasıl alındı?
 
Açık tanık Kerem Gökalp’in 6 sayfalık ifadesinin gizli tanık Mahir’in ifadesiyle neredeyse birebir aynı olduğunu belirten Kenan, “Bunlar tanık ifadesi değil. Bunlar istihbaratın, emniyet’in beyanları. Ocak 2020’de Kerem’in ifadesinden sonra 4 Mart 2020’de gizli tanık Ulaş’ın ve açık tanık Muhammed Zengin’in ifadesi alınıyor. Zengin’e, ‘ifade nasıl alındı’ diye sorduk. ‘Sabah başladık akşam bitti’ dedi. Ama aynı günde aynı zamanda Ulaş’ın 328 sayfalık ifadesi vardı. 5-6 günde alamazsınız bu kadar ifadeyi” dedi.
 
Kumpasın karar alıcıları ve uygulayıcıları
 
Tanık Merdan Rüştü Ovalıoğlu’nun savcılığa avukatsız bir biçimde ifade verdiğini ifade eden Kenan, beyanlardaki iç çelişkilere dikkat çekerken, emniyette ve mahkeme huzurunda zıt söylemlerde bulunduğunu aktardı. Gizli tanık Ulaş’ın 4 Mart 2020 tarihli teşhis beyanlarında imzası bulunan TEM Şube görevlisinin diğer gizli ve açık tanık ifadelerinde de yer aldığını belirterek, “Kumpasın bir karar alıcıları, mekanizması var. Saray içerisinde bir grup, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman ve MHP Genel Merkezi gibi. O TEM Şube memuru da o mekanizmanın uygulayıcılarından biri, Ahmet Altun gibi. Saray’daki ekip hala dursa da bu işin doğrudan muhatabı Soylu tasfiye edildi. Yüksek Kocaman Yargıtay üyesi oldu fakat Soylu, Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz ve Ayhan Bora Kaplan ilişkisi ortaya çıktı. En az 10 tane Emniyet Müdürü açığa alındı Ayhan Bora Kaplan dosyası kapsamında. Narkotik değil, KOM değil, Güvenlik Şube Müdürü neden açığa alındı? Her tarafa sirayet etmişler. Ankara Emniyeti’ndeki bu ekip kendi pisliklerini örtmek için bu dosya üzerinde büyük bir çaba sergiledi. Bu yüzden bu kadar saldırganlardı” diye aktardı.
 
Kenan Maçoğlu’nun beyanları sonrası duruşmaya yarın saat 10.00’da tutsak siyasetçi Pervin Oduncu’nun savunmasıyla devam edecek.