RIHA - Fail Mahmut Elen tarafından katledilen Arzu Elen’in davasında mahkeme heyeti failin cezasında indirim uygularken, failin ailesi de tehditlerini sürdürüyor. Davayı üstlendiğini yazılı açıklama ile duyuran Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği, Arzu’nun kardeşi için koruma kararı aldıklarını belirtti.

 

Riha’nın (Urfa) Curnê Reş (Hilvan) ilçesinde 4 Eylül 2022 tarihinde Arzu Elen evli olduğu erkek Mahmut Elen tarafından katledildi. Fail Mahmut Elen’in yargılandığı davanın karar duruşması 11 Ekim’de Siverek Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülürken, mahkeme heyeti faile 18 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme cezada iyi hal indirimi de uygulayarak 15 yıla düşürdü.

 

Failler ilk olarak akıl sağlığı raporu istiyor

 

Davayı üstlenen Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği davaya ilişkin yazılı açıklama yaptı. Kadın katliamı dosyalarında her defasında failin ilk duruşmada işlediği suçu algılayıp algılamadığı hususunda rapor alınması için hastaneye sevk edildiği ve failin suç tarihi itibari ile cezai ehliyetinin tam olduğunun ortaya çıktığı belirtilen açıklamada, “failin akıl hastalığı iddiasında başarılı olamadığına ve bu kez de başka asılsız iddialarla haksız tahrik hükmünün uygulanması için direttiğine” yer verildi.

 

Mahkeme, mütalaanın aksi değerlendirme yaptı

 

Açıklamanın devamında şu ifadeler kullanıldı: “4 Ekim tarihli celsede, savcı mütalaasında; dava konusu olayda haksız tahrik halinin olmadığından ve yine sanığın savunmasında maktulün son sözlerinden dolayı bir anlık öfke ile maktulü öldürdüğü söylenmiş ise de buna ilişkin olarak kendi ifadesinden başkaca bir delil bulunmadığından bahsedilmiş. Sanığın maktulü öldürmeyi önceden planladığı ve tasarlamanın söz konusu olduğu belirtilmiş. Buna karşın mahkeme tarafından, savcı mütalaasının aksine; tasarlama hükümleri dahi uygulanmadan sanığın maruz kaldığı tahrikin etkisiyle eylemi gerçekleştiği değerlendirilerek haksız tahrik indirimi uygulanmış ve yine sanığın, ‘mahkemeye karşı saygılı tutumu’ göz önüne alınarak iyi hal indirimi uygulanmış ve neticeten sanık, 18 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmış. Ki infaz yasasına göre sanığın cezaevinde kalacağı süre, verilen cezadan çok daha azdır.

 

Mahkeme heyetleri mazeretleri kabul etmeye çok hazır

 

Yerel mahkeme tarafından verilen bu karar, kamunun da adalete olan güvenini ve inancını sarsmaktadır. Sanık ve niceleri, yargılama aşamasında mahkemeyi yanıltmaya yönelik haksız tahrik söylemlerini dilinden düşürmezken; mahkeme heyeti de taşıdıkları toplumsal önyargılarla bu mazeretleri kabul etmeye çok hazır. Kadın cinayetlerinin her geçen gün arttığı ve kadınların yaşamlarının hiçe sayıldığı günümüz şartlarında, ‘karıma öfkelendim, o yüzden öldürdüm’, ‘erkeğim onurum var, gururuma dokundu’ şeklindeki mazeretlerin mahkemeler tarafından kabul edilmemesi gerekiyor.

 

Haksız ve hukuka aykırı bir karar verilmiştir

 

Ne yazık ki yerel mahkeme tarafından, dosyadaki ifade ve deliller yanlış değerlendirilerek haksız ve hukuka aykırı bir karar verilmiştir. Sanık birçok kez maktulü öldürme hazırlığı yaptığını, maktulün açık adresini öğrendiğini, maktulü öldürme amacıyla maktule yalan söyleyerek onu buluşmaya ikna ettiğini; maktulle buluşmaya giderken silah taşıdığını ve bu durumu maktulden gizlediğini, maktulle buluşarak onu planladığı şekilde ağaçlık ve tenha bir yer olan baraj kenarına götürdüğünü ve burada silahla ateş ederek cinayeti işlediğini açıkça ifade etmiş ve olayın tasarlanarak gerçekleştiği bizzat sanık tarafından ortaya konulmuştur.

 

Tüm kadınlar için mücadelemizi sürdüreceğiz

 

Yerel mahkeme tarafından verilen haksız ve hukuka aykırı kararın kaldırılması yönünde istinaf kanun yoluna başvuracağız. Üst mahkeme tarafından, sanık hakkında adeta ödül gibi indirimler uygulanarak verilen ceza kararı kaldırılarak hukuka ve hakkaniyete uygun bir karar verileceğine inanıyoruz. Diğer yandan sanık, maktulü öldürdüğüne pişman olduğunu iddia ederken; maktulün ailesine karşı dolaylı olarak tehdit ve hakaretlerini de sürdürmektedir. Öyle ki maktulün kardeşi, hala daha sanığın ailesi tarafından tehdit ve hakaretlere maruz kalmakta; hayati endişe yaşamaktadır. Bu sebeple maktulün kardeşi için sanığın aile üyeleri aleyhine de 27 Ekim’de koruma kararını almış bulunmaktayız. Maktul Arzu ve yaşamı için mücadele eden tüm kadınlar için mücadelemizi sürdüreceğiz.”