Şenyaşar ailesinin davasından karar çıkmadı: Nöbet Ankara’ya taşınacak

  • 15:07 18 Temmuz 2023
  • Hukuk
 
MELETÎ - Şenyaşar ailesine dönük saldırıya dair açılan davada, 5 yılı aşkın süredir tutuklu bulunan Fadıl Şenyaşar tahliye edilmezken, karara tepki gösteren aile, nöbeti Ankara’ya taşıyacağını duyurdu.
 
Riha'nın (Urfa) Pirsûs (Suruç) ilçesinde, 14 Haziran 2018 tarihinde AKP eski Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınları tarafından Şenyaşar ailesine yönelik gerçekleştirilen katliama dair, "işyeri" ve "hastane" dosyalarının birleştirildiği davanın 2'nci duruşması Malatya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Deprem nedeniyle Çirmik (Yeşilyurt) ilçesine bağlı Cafana Mahallesi'ndeki ağır ceza mahkemeleri ek hizmet binasında görülen duruşmaya Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Riha ve Dîlok (Antep) şubesi üyesi avukatlar, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti ) Riha milletvekilleri ve çok sayıda barodan avukat katıldı.
 
Yıldız ve Şimşek ailelerinin yakınları, duruşma salonunda Emine Şenyaşar'a saldırmaya kalkışırken, salon girişinde bulunan jandarma, basının da içinde olduğu çok sayıda katılımcının listede adı olmadığı gerekçesi ile salona girmesine izin vermedi.
 
Şenyaşar ailesi ve avukatları, Yıldız ve Şimşek ailesi ve avukatları duruşma salonunda hazır bulunurken, Elazığ Cezaevi’nde 5 yılı aşkın süredir tutuklu bulunan Fadıl Şenyaşar ile tutuklu failler Enver Yıldız, Mekail Şimşek ve Celal Yıldız, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden tutuldukları cezaevlerinden duruşmaya katıldı.
 
Mahkeme başkanının tayini çıktı
 
Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşmada mahkeme başkanı, tayininin çıktığını belirterek "Muhtemelen heyet değişecek. Çünkü benim gibi heyette bulunan bir kaç arkadaşımın tayinleri çıktı. Yeni heyet tanıkları yeniden dinlemek isteyecek. Dosya birleşme ile geldi, onun için delil tartışması yapmam çok uygun olmaz. Tanık beyanlarından vazgeçiyoruz" dedi. 
 
Duruşma dosyaya eklenen evrakların okunması ile devam etti. Agirî (Ağrı) Barosu’ndan avukatlar, Şenyaşar ailesi lehine dosyaya müdahillik talebinde bulundu. Yıldız ve Şimşek ailelerinin avukatları, müdahillik talebine tepki gösterdi. Şenyaşar ailesi avukatları da, fail avukatlarına itiraz için söz verilmesinin usule uygun olmadığını belirterek, mahkeme heyetine tepki gösterdi. Agirî Barosu'nun müdahillik talebi heyet tarafından reddedildi. 
 
Savcı, tutuklu faillerin tutukluluk hallerinin devamı yönünde mütalaa verdi. Mütalaa okunmadan “kopyala yapıştır” yöntemiyle tutanağa eklenirken, Şenyaşar ailesinin tepki göstermesi üzerine mütalaa okundu.
 
‘Suçu ben işlemediğim için silahı saklıyorlar’
 
Mütalaaya karşı söz alan Fadıl Şenyaşar, "5 yıldır tutukluyum, bunu kabul etmiyorum. İftira ile burada tutuluyorum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Ortada silah yok ama ben tutukluyum. Silah bulunsa benim ateş etmediğim ortaya çıkacaktı. Suçu ben işlemediğim için silahı saklıyorlar. Önceki savunmalarımı tekrarlıyorum ve tutuksuz yargılama talep ediyorum" ifadelerinde bulundu.
 
Emine Şenyaşar salondan çıkarılmaya çalışıldı
 
Tutuklu failler Enver Yıldız, Celal Yıldız ve Mekail Şimşek suçlamaları reddederek, tahliye talebinde bulundu. Faillerin Şenyaşar ailesine dönük hakaretlerine tepki gösteren Emine Şenyaşar, "Çocuklarımı hem katlettiler hem de bize terörist diyorlar. Terörist hastanede insanları katledenlerdir. Benim çocuklarım suçsuz yere tutuklandı" dedi. Mahkeme heyeti, Emine Şenyaşar'ın salondan çıkarılmasına karar verdi. Karara ailenin avukatları tepki göstererek, Emine Şenyaşar'ın dışarı çıkarılmasını engelledi.
 
‘İbrahim Halil Yıldız tutuklansın’
 
Ardından söz alan Ferit Şenyaşar, "Nöbetimizi sürdürürken 8 savcı değişti. 4 yıl sonra bu dava Malatya'ya geldi. Annem mücadele etmeseydi belki dava açılmazdı. Hastanede katliam yapıldı, 5 yıl sonra olay yeri inceleme görüntüleri elimize geçti. Adalet Bakanı 'Geç gelen adalet adalet değildir' dedi. Hastanede bakan, vali, kaymakam vardı. Katliam yapıldığında dönemin AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız elini kolunu sallayarak hastaneden çıkıyor. Dokunulmazlığı bitti, yargılanıp tutuklanması gerek. Katliamın tanığı olan emniyet müdürünün dinlenmesini istiyoruz. Önceki dönem Urfa Valisi olan Abdullah Erin ile görüştük, hastane kamera kayıtlarının devletin arşivinde olduğunu söyledi. Bir insanlık suçu işlendi. Hiç bir terör örgütü hastanede sedye üstünde insan katletmedi. Kardeşim 5 yıldır suçsuz yere tutuklu, beraatını talep ediyoruz" ifadelerini kullandı. 
 
‘Meşru müdafaada bulunuldu’
 
Ardından söz alan Şenyaşar ailesi avukatı Sevda Çelik Özbingöl de, Şenyaşar ailesinin kendilerine dönük saldırıya karşı meşru müdafaa kapsamında kendini savunduğunu belirterek, dosyadaki eksikliklerin giderilmesini ve Fadıl Şenyaşar’ın tutuklu kaldığı süre göz önünde bulundurularak serbest bırakılmasını talep etti. Ailenin bir diğer avukatı Bülent Duran da, dosyadaki eksikliklere dikkat çekerek, siyasi bir elin dosyaya müdahale ettiğini vurguladı. Katliam gerçekleştiği anda müdahale etmeyen polislerin sanık olması gerektiğini belirten Bülent, "Bütün sanıklar yargılanacak. Bizim amacımız bir kaç kişiyi yargılamak değil, bütün sorumluların yargılanması. Esvet, Adil ve Celal'i katledenler sadece tetiği çekenler değil yardım eden, göz yumanlardır. Fadıl Şenyaşar, 5 yılı aşkındır tutuklu ve makul tutukluluk süresini aştı. Artık özgürlük hakkı ihlali son bulmalı ve Fadıl Şenyaşar serbest bırakılmalı" talebinde bulundu.
 
Yıldız ve Şimşek ailelerinden yargılanan sanıkların avukatı Bünyamin Çelik’in, Urfa Barosu Başkanı Abdullah Öncel ile salonda bulunan diğer Şenyaşar ailesi avukatlarına hakarette bulunmaya başlaması üzerine avukatlar müdahalede bulundu. Mahkeme heyeti de, hakarete devam etmesi halinde Bünyamin Çelik’e salondan çıkarılacağını bildirdi.
 
Verilen aradan sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuksuz yargılananların tutuklanmasına yönelik talebin reddine, dönemin Gıda ve Tarım Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba'nın dinlenmesi talebinin bir sonraki duruşmada değerlendirilmesine, tutuklu bulunan Fadıl Şenyaşar ve Enver Yıldız için “kuvvetli suç şüphesi”, Celal Yıldız ve Mekail Şimşek için ise “delillerinin toplanmaması" gerekçesiyle tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
 
Karara tepki
 
Mahkeme heyeti, bir sonraki duruşmanın 6 Ekim’e ertelenmesine karar verirken, Emine Şenyaşar, karara "Bu nasıl adalet, devlet, adalet yok" diyerek tepki gösterdi.
 
Eylem Ankara’ya taşınıyor
 
Aile ve dava katılımcıları, karar sonrası adliye binası önünde açıklama yaptı. Burada konuşan Avukat Bülent Duran, “Başından beri siyasi iktidarın sorumluluğunun olduğunu söylüyoruz. Korkunç bir katliam yapıldı ve failler saklandı. Soruşturma gizli yürütüldü, tanıklar ortadan kaldırıldı. Kamera kayıtları yok edildi ve bütün deliller karartıldı. Suruç Devlet Hastanesi’nde devletin bütün erklerinin gözü önünde katliam yapıldı. Tüm tanıklar verdikleri ifadelerde, ‘buradan bunların ölüleri çıkacak’ denildiğini teyit etti. Failler sadece tetiği çekenler değil, göz yumanlardır da. Emine anne vermiş olduğu adalet mücadelesi ile Türkiye’ye bir mesaj veriyor; 'bir ülkede hukuk varsa herkesi koruması lazım' diyor. Bizim adalet talebimiz herkes içindir. Kimsenin yaşam hakkı güvende değil. Herkes sorumluluklarını yerine getirmeli. Her yerden adalet talebini dile getireceğiz. Herkes Emine anneye destek olmalı ve mücadelesine ses vermeli” dedi.
 
Nöbet sürecek
 
Açıklama sonrası Mezopotamya Ajansı'na (MA) konuşan Yeşil Sol Parti Riha Milletvekili Ferit Şenyaşar, “Daha önce adil bir yargılama kararı çıkmaması durumunda Urfa’da adliye binası önünde sürdürdüğümüz nöbeti Ankara’ya taşıyacağız demiştik. Bu kararımızın arkasından duracağız ve yakın zamanda annem ile birlikte Ankara’ya giderek, Adalet Nöbeti'ni orada sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.