Şehriban Aslan

 

RIHA/DILOK - Yarın Meleti'de görülecek Şenyaşar ailesinin davasına ilişkin hukukçular, "Cezasızlık politikasının uygulanmaya çalışılması sebebiyle adalet talebi kamuoyunu ilgilendirir bir hal almıştır. 17 Ocak günü görülecek duruşmaya tüm duyarlı kamuoyunun ve hak savunucularının destek sunması bu sebeple önemlidir" çağrısında bulundu.

 

Şenyaşar ailesi, Riha'nın Pirsûs (Suruç) ilçesinde bulunan iş yerlerinde, 14 Haziran 2018 tarihinde AKP Riha Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın koruma ve yakınlarının saldırısına uğradı. AKP'li Yıldız'ın yakınlarının saldırısı, yaralıların kaldırıldığı Suruç Devlet Hastanesi’nde de devam etti. Baba Hacı Esvet Şenyaşar ile yaralı oğulları Adil ve Celal Şenyaşar, hastanede anne Emine Şenyaşar’ın gözleri önünde katledildi. Olaylara dair başlatılan soruşturma dosyaları, "işyeri" ve "hastane" olarak ayrı ayrı yürütüldü. Hastanede yaşanan katliama dair 4 yıl 4 ay sonra iddianame hazırlandı. Davanın ilk duruşması yarın Malatya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

 

Hukukçular yarın görülecek davaya ilişkin çağrıda bulundu.

 

'Daha çok kadınlar sahiplendi'

 

Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Dilok Şubesi üyesi Derya Bozkurt, adalet nöbeti eylemi başladığından bu yana Emine Şenyaşar'ı ziyaret edip destek sunanların ya da sesini kamuoyuna taşıyarak dayanışma sergileyenlerinin çoğunluğunun kadın olduğunu söyledi. Derya, "Mücadeleyi bir kadın olarak sürdürmeye çalıştığında daha fazla baskıya maruz kalabileceğinin de bilincindeyiz. Bu yönüyle yorumladığımızda Emine hanımın adalet talebi tüm kamuoyunu ilgilendiriyor. Ancak adalet mücadelesini ne şekilde sürdürdüğü ise özellikle kadınları ilgilendiriyor. Çünkü Emine hanım bizlere kadının iradesinin bir direnişi nasıl başlatabileceğini ve nasıl sürdürebileceğini gösterdi. Zor, yıpratıcı ve her yönüyle baskı kurulabilecek bir süreçten bahsediyoruz. Sesiniz duyulmayabilir, görmezden gelinebilirsiniz. Günümüzde özellikle kadınlara mücadele edebilmeleri için alan tanınmadığını ya da  bu alanlarda seslerinin nasıl kısıtlandığının örneklerine fazlasıyla şahit oluyoruz. Bu yüzden 679 gündür sürdürülen adalet nöbeti kadınlar tarafından sahiplenilmeli ve destek görmelidir. Bu yönüyle Emine hanımın mücadelesi aynı zamanda kadınların da mücadelesidir" dedi.

 

'Etkin soruşturma süreci yürütülmedi'

 

Aile üyelerinin günlük yaşamlarını sürdürürken kendilerine ait iş yerinde ve devamında da bir devlet hastanesi içerisinde saldırıya maruz kaldığına değinen Derya, bu saldırı sonucunda üç aile üyesinin yaşam hakkının ihlal edildiğini kaydetti. Bir aile üyesinin halen tutuklu olduğuna dikkat çeken Derya, "Hukuki süreçte özellikle Esvet Şenyaşar'ın katledilmesine yönelik başlatılan soruşturma dosyasında gizlilik kararı mevcuttu. Gizlilik kararının sürdürülmesi sebebiyle dosya içerisinde hangi hukuki işlemlerin tesis edildiği, faillerin tespiti, delillerin elde edilmesi ve benzeri hususlar hakkında taraflara bilgi sunulmadı. Bu yönüyle etkin bir soruşturma süreci yürütülmedi. Hazırlanan iddianameye baktığımızda özellikle saldırının boyutunu ve faillerin tespitini sağlayabilecek en önemli delilin yani hastaneye ait güvenlik kamerası disklerinin çalındığını ve temin edilemediği yer alıyor. İddianamedeki tek eksik maalesef ki bununla sınırlı değil. Saldırı fiilinin azmettiricileri hakkında bir suçlama yer almamakla birlikte; saldırının engellenmesi veya sona ermesini sağlamakla yükümlü kamu görevlilerine dair bir iddia mevcut değil" şeklinde konuştu.

 

'Tüm duyarlı kamuoyu destek olmalı'

 

Eksik ve yanlı bir iddianamenin tanzim edildiğine dikkat çeken Derya, "Kovuşturma sürecinde faillerin aklanabilmesinin önü açılmaya çalışılmaktadır. Başlangıçta Şenyaşar ailesinin adalet talebi sadece kendilerinin dile getirdiği ve yine kendilerinin takipçisi olduğu bir talepti. Ancak cezasızlık politikasının uygulanmaya çalışılması sebebiyle adalet talebi kamuoyunu ilgilendirir bir hal almıştır. 17 Ocak günü görülecek duruşmaya tüm duyarlı kamuoyunun ve hak savunucularının destek sunması bu sebeple önemlidir" ifadelerine yer verdi.

 

'Tüm zorluklara rağmen nöbet sürdü'

 

ÖHD Riha Eşbaşkanı Meral Halat ise Şenyaşar ailesinin aylardır adalet nöbetinde olduğuna vurgu yaparak, "Emine Şenyaşar adalet nöbetine başladığı andan itibaren defalarca soruşturma açıldı. Oğlu Ferit Şenyaşar ile defalarca gözaltına alındı. Gözaltına alındıklarında da ne yazık ki kötü muameleye maruz bırakıldılar. Yargı taciziyle adalet nöbetini caydırmaya çalıştılar. Fakat ailenin başlattığı nöbet birçok kesime cesaret verdi. Mücadelenin ne kadar kıymetli ve değerli olduğunu bir kere daha gösterdi. Tüm zorluklara rağmen aile 600 günden fazla bir süredir nöbetini devam ettiriyor. Hastaneye ilişkin hazırlanan iddianamenin davası güvenlik nedeniyle Malatya'da görülecek. Bütün hak savunucularını, duyarlı kesimi ve kamuoyunu desteğe bekliyoruz" diyerek çağrıda bulundu.