Sibel Erfındık davası ertelendi

  • 13:40 12 Ocak 2023
  • Hukuk
İZMİR - Sibel Erfındık’ın katledilmesinde sorumluluğu olan kamu görevlileri hakkında görülen dava ertelendi. 
 
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) boşandığı erkek Vedat Atik tarafından 15 Aralık 2013’de katledilen Serpil Erfındık’a yönelik yeterli tedbirleri almayarak ihmali olduğuna karar verdiği kamu görevlilerinin yargılandığı davanın 3'üncü duruşması Bayraklı Adliyesi 17’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya Serpil’in aile avukatları, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı ile tutuksuz yargılanan fail Gülyamin Bakır katıldı. Karabağlar Kent Konseyi Kadın Meclisi Şiddetle Mücadele Grubu da davayı takip etti.
 
Kimlik tespitinin ardından duruşmaya geçildi. Olay tarihinde Buca Şehit Erçin Polis Karakolu’nda mahkemeden gelen evrakların takibinde görevli olan fail Gülyamin Bakır, koruma kararı tebligatının geldiğini ancak tebligatının faile yapılıp yapılmadığını hatırlamadığını kaydetti. Evrakın buradan Buca’ya Buca’dan da Kaynaklar Bölgesi’ne gönderildiğini belirten fail Gülyamin Bakır, görevini kusursuz yaptığını, evraklarda kayıtlı isimlerden amir ve yetkili kişilerin tespit edilebileceğini iddia etti. 
 
Gülyamin Bakır, tebligatların yüz yüze yapıldığını koruma tedbiri ile ilgili amirlerin işlemleri yapma ve başlatma yetkisi olduğunu, evrakların tebligat verilecek kişinin evine yakın karakola gönderildiğini, tebligat sonrasında evrakın teslim edildiğine dair belgenin dosyaya konduğunu ifade etti.
 
Hükmün açıklanmasının geri bildirimini kabul eden Gülyamin Bakır’ın duruşmalardan muaf tutulması talebini mahkeme kabul etti. Mahkeme ayrıca kanun yararına bozma sonucunun beklenmesine, sonucun olumsuz sonuçlanması halinde Ankara Bölge Bilirkişi Listesi’nden üç kişilik bilirkişinin seçilerek ihmalin tespitin rapor halinde sunulmasına karar verdi. Mahkeme, kanun yararına bozma sonucunda ise Yargıtay’a müracaat edilmesinin anlaşılması nedeniyle dosyanın asıllarının bulunup eklenmesine, Yargıtay’ın bozma kararına göre ise de celse açılıp gerekli işlemlerin yapılmasına karar verdi. Duruşma 29 Mayıs saat 14.00’a ertelendi.
 
Mahkeme sonrası açıklama
 
Mahkeme sonrası Kadın Cinayetleri Platformu (KCDP), basın açıklaması gerçekleştirdi. Dava avukatlarından KCDP gönüllü avukatı Övgü Bingöl, AYM’nin ilk kez kadının yaşam hakkında 6284’ün uygulanmasının önemine atıf yaptığını belirterek AYM’nin koruma kararının tebliğin öneminden değil kamu görevlilerinin koruma tedbiri alma görevi yerine getirmeyenlerin ayrı ayrı yaşam hakkının ihlalinden sorumlu olduğunu vurgulandığını belirtti. Dosyanın aynı durumdaki pek çok kadını ilgilendirdiğini belirten Övgü, “Kamu görevlilerinin sorumluluğu ortaya çıktığında cezasızlık iklimi sona erdiğinde artık her bir kamu görevlisi kadını koruma sorumluluğunun farkında olacak ve koruma tedbirlerini almak zorunda kalacak” diye konuştu
 
‘Devletin bütüncül koruma sağlaması açısından emsal’
 
Dosyanın bilirkişi heyetine gönderilerek 6284 sayılı yasayı kimlerin uygulamadığının tespit edilip olay silsilesinin ortaya konmasının sağlanacağını dile getiren Övgü, şöyle dedi:  “Bu tespitler sonucunda bu davada sanık konumuna gelmemiş kamu görevlilerinin hakkında suç duyurusunda bulunulması sağlanacak. Burada kadın cinayetleri politiktir ve önlenebilir. Kamu görevlilerini bireysel şahsi sorumlulukları değildir. Kamu görevlileri olması nedeniyle devletin sorumluluğudur. Bu sebeple kişiler görevlerinin ihmalinden cezalandırılacak olsalar da devletin bütüncül koruma sağlaması açısından emsal teşkil edecektir.”
 
‘Devletin sorumluluğu devletin mahkemelerinde ilan edildi’
 
Kamunun sorumluluğunun ilk kez mahkeme evraklarında kayıt altına alındığını ve mücadelenin burada sınırlı kalmayacağını belirten Övgü, “İlk kez devlete bu sorumluluk AYM tarafında açıkça yüklendi. Davanın süreci ve şu anda olduğu nokta kadınlar için önem taşıyor. Gidilecek daha çok yol var. Yasal mücadele devam edecek. Devletin sorumluluğu devletin mahkemelerinde ilan edilmiş durumda” diye ifade etti.
 
6284’ün etkin uygulanması yönünde adımlar atılmalı
 
İstanbul Sözleşmesi’nin feshi, KCDP’ye yönelik davanın açılması, 6284’ü geriye götürecek tartışmaların olmasının kadın katliamlarının politik olduğunu göstergesi olduğunu belirten Övgü, “Bu tartışmaların olduğu dönemde bu davanın görülmesi ve sorumluların tespiti için adımların atılıyor olması anlamlı. 6284 tedbirlerin etkin şekilde uygulanması, devletin organizasyonunun bu şekilde iyileştirilmesi, etkinleştirilmesi yönünden ele alınmalı. Mücadelemiz devam edecek, hiçbir kadın yalnız yürümeyecek” diye konuştu.