ANKARA - Sincan Kadın Kapalı Cezaevi, İran’da Jina Emînî’nin irşad devriyeleri tarafından katledilmesinin ardından evrenselleşen “Jin jiyan azadi” sloganına 25 Kasım’da soruşturma açtı.

 

İmralı Adası’nda tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde derinleşen tecrit koşulları ile bağlantılı olarak Türkiye ve Kurdistan cezaevlerinde hak ihlalleri de artıyor. Yoğun hak ihlallerinin yaşandığı cezaevlerinden biri olan Sincan Kadın Kapalı Cezaevinde tutulan siyasi kadın tutsaklar hakkında, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında “Jin, jiyan, Azadî’ sloganı attıkları için soruşturma başlatıldı. İran’da “Ahlak” polisleri tarafından katledilen Kürt kadın Jina Emînî için gerçekleşen protesto eylemlerinde sembol hale gelen ve tüm dünyada evrenselleşen “Jin, jiyan, azadî’ sloganına soruşturma açılması tepki topladı.

 

‘Jin, jiyan, azadî’ gereksiz slogan sayıldı!

 

Kadınların dünya çapında maruz kaldığı işkence ve şiddete karşı ses çıkarmak amacıyla slogan atan tutsaklardan, cezasını bitirdiği halde İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı’nca tahliyesi engellenen Rojdan Erez ile Kobanê Davası’nda yargılanan siyasetçi Ayşe Yağcı hakkında “Gereksiz olarak marş söylemek veya slogan atmak” gerekçesiyle soruşturma başlatıldı.

 

Kürtçe yine ‘ bilinmeyen dil’ olarak kayda geçti

 

Soruşturma tutanağında “Jin, jiyan, azadî” ve anlamı bilinmeyen çeşitli Kürtçe sloganlar attıklarının görüldüğü… “ ibarelerinin yer almasıyla, Kürtçe bir kez daha “Bilinmeyen dil” olarak kayıtlara geçti. Yanı sıra 5275 sayılı İnfaz Kanunu’nun 37’inci maddesine dayandırılan soruşturma tutanağında, “… kurum içi düzeni bozacak ve yüksek sesli bağırış, slogan atış, ve panik yaratıcı ayrıca da personelin kurum içi işleyişini zora sokucu eylemler olduğu değerlendirilmiştir” iddiasında bulunuldu. Ceza ve Güvenlik Tedbirleri İnfazı Hakkındaki Kanunun 48. maddesinin 2. fıkrası gerekçe gösterilerek tutsaklara “1 ay süreyle ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma” disiplin cezası verildi.

 

‘Özgürlük sloganı haline geldi’

 

Siyasetçi Ayşe Yağcı, hakkında başlatılan soruşturmaya dair Cezaevi Müdürlüğü’ne verdiği savunmasında “Jin, jiyan, azadî” sloganının tüm dünyada özgürlük sloganı haline geldiğine dikkat çekerek, devamında şunları söyledi: “ Öncelikle soruşturmanın açılmasını ciddi bir sorun olarak algılıyorum. ‘Jin, jiyan, Azadî’ sloganı başta Kürt kadınları olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde, hatta şu anda İran’da kadınların başını çektiği ve molla rejimine karşı atılan bir slogandır. Bütün dünya kadınları tarafından sahiplenilmiş ve tek özgürlük sloganı haline gelmiştir. Bu slogan, erkek egemenlikli sistem tarafından kadına uygulanan her türlü şiddete karşı atılmış bir slogandır. Bu sadece Kürt kadınlarına ait bir slogan değildir. Nasıl ki 8 Martlarda kadınlar bütün alanlarda bu günü kutlamak için çıkıyorlarsa 25 Kasım haftasında da kadınlar, şiddete karşı alanlarda mücadele seslerini yükseltirler. Bulunduğum cezaevi kadın cezaevi olduğu için burada bulunan tüm kadınlar etkinliklerde duyarlılık göstermesi önemli ya da değerli olurdu fakat tam tersi bir yaklaşım sergilenmiş ve tutanak tutularak hakkımda disiplin soruşturması açılmıştır. Yıllardır kadın mücadelesi yürüten biri olarak bu uygulamayı kabul etmediğimi belirtmek istiyorum.”

 

Tutsaklar karara itiraz etti

 

Rojdan Erez ve Ayşe Yağcı, Cezaevi Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığı’nca verilen disiplin cezasına karşı Ankara Batı İnfaz Hâkimliği’ne itirazda bulundu.