Özgürlükçü Demokrasi gazetesini bilirkişi inceleyecek

  • 14:06 21 Aralık 2022
  • Hukuk
 
İSTANBUL - Özgürlükçü Demokrasi çalışanlarının yargılandığı davada, gazete faaliyetlerinin bilirkişi heyeti tarafından araştırılmasına karar verildi.
 
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Özgürlükçü Demokrasi gazetesi çalışanları hakkında verilen hapis cezaları ve beraat kararlarının istinafta bozulmasının ardından aralarında Mizgin Fendik, Pınar Tarlak, Reyhan Hacıoğlu ve Hicran Urun’un da bulunduğu 6 gazeteci hakkında yeniden başlayan davanın 6’ncı duruşması Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi 23’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
 
Duruşmada "örgüte üye olmak”, “örgüt propagandası yapmak”, “halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek” ve “örgüte yardım etmek” iddialarıyla yargılanan gazetecilerden Reyhan Hacıoğlu, Mehmet Ali Çelebi, Hicran Urun, İshak Yasul ile avukatları Meral Hanbayat, Özcan Kılıç ve Sercan Korkmaz hazır bulundu. Duruşmayı Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP), Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Basın İş üyeleri da takip etti.
 
‘Bütün basın mensuplarına eşit yaklaşılmalı’
 
Duruşma kimlik tespiti ile başladı. Ardından ifadesi alınan Mehmet Ali Çelebi hukukun önceliğinin hakikat olması gerektiğini belirterek, gazetecilerin yargılandığı yerlerde toplumsal erozyonun ve çürümenin yaşanacağını ifade etti. Gazeteciliğin yargılamasının gelecek kuşaklardan çalmak olduğunu dile getiren Mehmet Ali, “Gazetecilik yargılanırken TRT 2019 yılında Osman Öcalan’la röportaj yaptı, yayınladı ancak kimseye soruşturma açılmadı. Yargının bütün basın mensuplarına eşit yaklaşmak gerekiyor” şeklinde konuştu. Mehmet Ali ayrıca beraatını talep etti.
 
‘Yargılanma kamu yararına aykırı’
 
Ardından ifadesi alınan Reyhan Hacıoğlu ise yargılananın gazetecilik faaliyetleri olduğunu belirterek, 3 yıl önceki Türkiye ile günümüz Türkiye’sinde basın özgürlüğündeki gerilemeye dikkat çekti. Muhalif basının hedef alındığını dile getiren Reyhan, “Gazetecilik suç değildir. Gazetecilik bir kamu yararıdır. Gazetecilik sustuğunda toplum sessizleşir. 3 yıldır yurtdışı yasağı devam ediyor. Bu bile başlı başına bir hak ihlalidir” dedi.
 
Bilirkişi kararı
 
Ardından mütalaasını veren savcı bir önceki duruşmada verdiği mütalaayı tekrar etti. Mahkeme heyeti ise gazetecilerin yurtdışı yasağının devamına karar vererek, “Engin Basın ve Sanayi Tic. Ltd. Şirketinin ticari kaygılar dışında terör örgütünün hedeflerine ulaşması için kurulup kurulmadığına ve bu çerçevede faaliyet gösterip göstermediğinin tespiti” amacıyla alanında uzman bilirkişi heyetinden rapor aldırılmasına karar verdi. Gazetecilerin ise esasa ilişkin bilirkişi raporunun gelmesinin ardından bir kez daha savunmasının alınmasına karar verdi.
 
Duruşma 22 Mart 2023 tarihine ertelendi.
 
Bilirkişi heyeti kimlerden oluşacak?
 
Kararı değerlendiren dava avukatlarından Özcan Kılıç, bilirkişi heyetinin kimlerden oluşabileceğinin belirsiz, oluşturulacak raporun da muğlak olduğunu ifade etti.
 
‘Gazetecilik kriminalize edilmek isteniyor’
 
Hem yurtdışı yasağının devam etmesi hem de gazeteye yönelik bilirkişi raporunun istenmesinin yaşanan hukuksuzluğun devamı olduğunu ifade eden gazeteci Reyhan Hacıoğlu da “Gazetecilik cezalandırılmaya çalışılıyor ama ısrarla kriminalize edilip toplumda başka bir algı yaratılmak isteniyor. Muhalif gazeteciliğe yönelik bir saldırı aynı zamanda toplumun haber alma hakkına yönelik tedbir, gasp anlamı taşıyor. Hele ki böyle bir süreçte düşünce ve ifade özgürlüğü çok daha önemli bir anlam ve önem taşırken bu susturulma çabası içinde olduğumuz baskı döneminin bir sonucudur. Ne bu karar ne sonraki süreç gazetecilik faaliyeti yürütmemizi engelleyemeyecek” dedi.