Failin avukatı kadınları hedef aldı, yakınları 'tanık' oldu

  • 13:15 9 Aralık 2022
  • Hukuk
 
RIHA - Hasret Tutal'ı katleden fail Şervan Gülel'in yargılandığı davada failin avukatı, duruşmaya gelen kadınları hedef alarak, davanın "kadın cinayeti" davası olarak gösterildiğini kaydetti.
 
Riha'nın Karaköprü ilçesinde 7 Ekim 2021'de Hasret Tutal'ı katleden fail Şervan Gülel'in yargılandığı davanın 2'nci duruşması Urfa 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Amed ve Riha şubeleri, Rosa Kadın Derneği, Yaşamevi Kadın Dayanışma Derneği, Urfa ve Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi avukatları, Tevgera Jinên Azad (TJA), KESK Amed Kadın Platformu, fail ile avukatları, tanıklar ve çok sayıda kişi katıldı. 
 
Tanıklar dinlendi
 
Duruşmada ilk olarak fail tarafının sunduğu tanıklar dinlendi. Failin kardeşi Dilan Şirin Gülel, abisine dönük olan suçlamaları kabul etmedi. Ardından bir diğer tanık olan failin babası Şeyhmus Gülel, faili suçtan kurtarmaya dönük beyan verdi.
 
Kadın örgütleri ve Diyarbakır ile Urfa Barosu Kadın Hakları Merkezi katılım talebinde bulundu. 
 
‘Deliller karartılmış’
 
Ardından söz alan Avukat Özüm Vurgun, failin babasının Whatsapp konuşmalarından elde ettiği delillerin hukuka aykırı olduğunu belirterek, “Alınan dosyalar hangi telefondan alındı? Sanığın iki telefonu var biri evinde, biri de kendinde bulunuyor. iPhone gibi bir telefonun kilidinin kırılması zor olan bir telefondan belgeler bulunamazken nasıl bulundu? Hasret bilerek, isteyerek katledildi. Hasret’in ve katilin elinden atış artığı çıkmaması delil karartmasıdır. Olaydan sonra keşif yapılmamıştır, çünkü savcı karşı taraftan icazet istemiş ve icazet verilmemiş. Dosyada birçok delil karartıldı. Silahın üzerinde hiçbir parmak izi yok. İddia edildiği gibi intihar değil sistematik şiddetten sonra intihara sürüklenmesidir. ATK sürecine bakıldığında morluklar, vücudun farklı yerlerinde, bel kemiğinde, göğüs kafesi kemiğinde kırıklar var. Sistematik şiddet görmüştür. Bütün telefonların imajları tekrar istenmelidir” dedi.
 
Talepler sıralandı
 
Avukat Dilan Demir ise kovuşturmaya yönelik taleplerine değinerek, “Bahsedilen bir tanığın dinlenmesi, imam nikahlı eski eşinin dinlenmesini, ATK’den ölüm saatinin sorulmasını istiyoruz. Babanın ve sanığın HTS kayıtlarının dosyaya alınmasını ayrıca hastane görüntülerinin de alınmasını istiyoruz” beyanlarında bulundu. 
 
‘Hasret cinsiyetinden kaynaklı şiddet gördü’
 
Duruşma Avukat Ruşen Seydaoğlu'nun söz almasıyla devam etti. Ruşen ise şu sözleri kullandı: “Hasret ilişkinin ilk anından itibaren şiddete maruz bırakılmıştır. Cinsiyete dayalı ayrımcılık sebebiyle şiddet görmüştür. Birçok şeye zorlanmıştır. Hayatındaki bütün kadınlara böyle yaklaşmaktadır. İlişkilerdeki mevcut tartışmaların çözüme kavuşamaması Hasret’in şiddet görmesine ve katledilmesine neden olmuştur. Bu yargılamayı kadına dönük şiddet olarak gördüğümüzden buradayız. Sanığın en üst hadden kadına karşı kasten öldürme suçundan cezalandırılmasını talep ediyoruz."
 
‘Beyanlar korumaya dönüktür’
 
Avukat Sevda Çelik Özbingöl, “Verilen beyanlarda sanığa dönük koruma ve kollama tutumuyla karşı karşıyayız. Beyanların bu aşamada kabul edilmesi mümkün değildir” diyerek eksik hususların giderilmesini istedi. 
 
Faile karşı insanlık suçu işleniyormuş
 
Söz alan fail ise Hasret’e şiddet uyguladığını kabul ederek, “Benim darp etmem hastalık ile bağdaştırıldı. Fakat bir kere darp ile hastalık olunmaz. Bunu kabul etmiyorum, bu insanlık suçudur” dedi.
 
'Kadınların katılım talebi kabul edilmesin'
 
Fail avukatları da, Hasret’in avukatlarının beyanlarını kabul etmediğini ve savcının etkili soruşturma yürütmediğini söyledi. Avukatlar ayrıca kadın dernekleri ve baro kadın hakları merkezlerinin zarar görmediği gerekçesiyle katılım taleplerinin reddini istedi. Ayrıca fail avukatı duruşmaya çok fazla kadın geldiği ve bu duruşmanın “kadın cinayeti” olarak gösterildiğini kaydetti. 
 
Katılım talepleri reddedildi
 
Mahkeme, iki tanığın olduğu şehirdeki mahkemelere talimat yazılmasına, Hasret’in katledilme saatinin sorulması ve hastane görüntülerinin esasa bir yenilik katmayacağından taleplerin reddine, tanık Şeyhmus Gülel’in HTS kayıtlarının istenmesinin reddine, Urfa ve Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi’nin, Rosa Kadın Derneği ve Yaşamevi Kadın Dayanışma Derneği’nin katılım talebinin reddine karar verdi. 
 
Mahkeme ayrıca failin tutukluluk halinin devamına ve eksik hususların giderilmesine karar vererek bir sonraki duruşmayı 3 Mart 2023 tarihine ertledi. 
 
‘Kadın mücadelesini güçlendirmeye devam edeceğiz’
 
Duruşma sonrası  adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada konuşan Avukat Ayşe Şehriban Demirel, müdahillik taleplerinin reddedildiğini ifade etti. Duruşmada failin ailesinden olan tanıklar ve failin çelişkili beyanlarının bulunduğunu ifade eden Şehriban, “Hasret Tutal'a yönelik hakaret imaları içeren beyanları oldu. Buna ilişkin de savunmamızı yaptık. Kadın hakları alanında mücadele eden avukatlar ve kurumlar olarak Hasret Tutal'ın katledilmesine ilişkin yürütülen davayı takip etmeye, kadın mücadelesini güçlendirmeye devam edeceğiz" dedi. 
 
Şehriban son olarak 3 Mart'ta görülecek duruşma için de kadınlara katılım çağrısında bulundu.