Firari İlhami Balı hakkında hastane kayıtlarında iki farklı bilgi

  • 12:07 10 Ekim 2022
  • Hukuk
 
İSTANBUL - Suruç ve Ankara Katliamı davalarının firari sanıklarından İlhami Balı’nın arandığı dönemde tedavi gördüğüne dair hastane kayıtlarına çelişkili bilgiler konulduğu ortaya çıktı.
 
Suruç İçin Adalet Platformu, 10 Ekim Ankara Gar Katliamı’nın 7’nci yıldönümünde, Suruç Katliamı dava dosyası ve Ankara Katliamı ortak faili ile dava dosyasına dair yeni bir gelişmeyi kamuoyuyla paylaştı. “Gerçekleri Gizleyerek Katliam Dosyalarını Kapatamazsınız” başlığıyla yayınlanan açıklamada, Ankara Katliamı’nın ülkede yaşanan en büyük kitle katliamlarından bir olduğu anımsatılarak, üzerinden geçen 7 yılda yargılama sürecinde katliam mağdurlarının taleplerinin kabul edilmemesi, yargılamaların deliller toplanmadan hızla tamamlanmaya çalışılması ve delillerin saklanması ile özellikle bir kısmı kamu görevlisi olan gerçek faillerin ortaya çıkarılmamasının kamuoyunu tatmin etmediğinin altı çizildi.
 
Delillerin büyük kısmı toplanmadı
 
Katliam faillerinin birbiri ile bağlantıları olduğuna işaret edilen açıklamada, “Diyarbakır katliamının doğru düzgün soruşturularak, failleri ortaya çıkarılmış olsaydı Suruç katliamı, Suruç soruşturması geçekten hak ettiği şekilde yapılsa 10 Ekim Ankara katliamı yaşanmayacaktı. Buna rağmen katliam davalarında tüm taleplere rağmen delillerin büyük bir kısmı toplanmazken, dosyaya gelmesi gereken en önemli delillerin de mahkemelerden ve kamuoyundan gizlendiği ya da yok edildiği görüldü” denildi.
 
Dosyadaki yeni gelişme
 
Açıklamada, davada yaşanan yeni gelişmeye dair şunlar paylaşıldı: “Yargılama süreçlerinde ne zaman kritik bir delile ulaşılmaya çalışılsa bir şekilde tuhaflıklarla karşılaşıldı. Daha önceki açıklamalarımızdan hatırlanacağı üzere Suruç katliamı dava dosyasında kamera kayıtlarının bir kısmının silindiği anlaşılmıştı. Şimdi ise firari sanıklardan İlhami Balı’nın 2016 yılında arandığı dönemde tedavi gördüğüne ilişkin hastane kayıtlarıyla ilgili dosyaya çelişkili bilgiler geliyor. İkisi de Sağlık Bakanlığı’na bağlı kurumlardan Şanlıurfa İl Sağlık Müdürlüğü, Ulusal Sağlık Sistemi kayıtlarına göre İlhami Balı’nın 2016 yılında Cihanbeyli Devlet Hastanesi Dahiliye Yoğun Bakım Servisinde tedavi gördüğü şeklinde bilgi verirken, aynı bilgisayar otomasyon sisteminin kullanıldığı Cihanbeyli Devlet Hastanesi bu bilgileri inkar ederek, İlhami Balı’nın 2016 yılında hastanelerinde tedavi görmediği şeklinde bilgi veriyor. Yani ortada bir tuhaf çelişki olduğu açık. Sağlık Bakanlığı’nın aynı bilgisayar sisteminden alınan bu bilgiler arasındaki çelişkinin ne anlama geldiği derhal açıklanmalı, sorumlular tespit edilmelidir. Sağlık Bakanlığı’nı bu tuhaflığa derhal bir açıklama getirmeye çağırıyoruz.”
 
Aynı çelişkiler Ankara Katliamı davasında da görüldü
 
Aynı çelişkilerin, 10 Ekim Ankara Katliamı dava dosyasında da yaşandığı hatırlatılan açıklamada, katliamdan 10 gün önce bomba malzemesi aldığı ihbar edilen katliam faillerine dokunulmadığı ve buna dair ihbar evrakının mahkemeden saklandığı yargılama başladıktan 4 yıl sonra tesadüfen ortaya çıktığı belirtildi.
 
‘Katliam dosyalarının kapatılmasına izin vermeyeceğiz’
 
Yargılama süreçlerinde karşılaşılan bu durumların tesadüf olmadığı ifade edilen açıklamada, tüm bu tuhaflıkların esasen katliam faillerinin ve özellikle katliamlara göz yuman, yol veren, azmettiren kamu görevlilerinin suçlarını örtbas etmeye çalışmalarından kaynaklandığı dile getirildi. Dosyanın kapatılmasına izin verilmeyeceği vurgulanan açıklamada, “Tüm sorumlular hesap vermeden katliam dosyalarının kapatılmasına izin vermeyeceğiz. Çünkü biliyoruz ki, 2015 yılı haziran ve kasım ayları arasında yaşananlar ve katliamlar zincirinin failleri tam olarak ortaya çıkarılmadan, ülkede yeni katliamların ve katliamlara yol açan siyasi iklimin önlenemeyeceğini açıktır. Nitekim gerçek failler ortaya çıkarılmadığı için 2015 yılındaki katliamları yaratanlar, bugün hala aynı süreçleri devam ettirmeye çalışıyorlar. Bu nedenle 10 Ekim katliamında hayatını kaybedenleri saygıyla anarken, bütün kamuoyunu da katliam davalarını takip etmeye, tüm katliamların faillerinin ortaya çıkarılması mücadelemize destek vermeye çağırıyoruz” denildi.