DİYARBAKIR - Bir tanığın aleyhinde ifadesi olduğu iddia edilerek tutuklanan HDP Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu Eşsözcüsü Halide Türkoğlu, tanığın daha önce verdiği ifadeyi reddetmesi sonucunda tahliye edildi.

 

Açık tanık Kezban Kuday’ın “ideolojik eğitim veriyor” yönünde ifadesi bulunduğu öne sürülerek tutuklanan ve hakkında "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla dava açılan HDP Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu Eşsözcüsü Halide Türkoğlu’nun ilk duruşması Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Keziban Kuday’a ait olan ifadeler doğrultusunda aralarında HDP Gençlik Meclisi, PM ve MYK üyelerinin de bulunduğu 10 kişiyle birlikte tutuklanan Halide ve avukatı Resul Temur duruşmada hazır bulundu. Tanık Kezban Kuday’ın ise bulunduğu yerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden bağlandığı duruşmayı, HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanları Zeyyat Ceylan ve Gülistan Atasoy ile çok sayıda HDP’li izledi.

 

‘Daha önce tutuklanmıştım’

 

İddialara karşı savunma yapan Halide, kendisine isnat edilen suçlamalar sırasında HDP PM üyesi ve Eğitim Komisyonu Eşsözcüsü olduğunu dile getirerek, her siyasi partinin kendi tüzüğü ve politikası olduğunu belirtti. Kendisinin ideolojik örgütsel eğitim verdiğine ilişkin iddialara karşı, verdiği eğitimin partisinin tüzüğü doğrultusunda, partilere tüzük eğitimi verdiğini kaydeden Halide, bu eğitimlerin sadece HDP’de değil tüm siyasi partiler var olduğunu aktardı. Siyasi partilerin kendilerini oluşturmak, örgütlenmek için komisyonlar oluşturduğunu vurgulayan Halide, “Oluşturulan bu komisyonlar partinin sorunlara yönelik çözüm ekseni doğrultusunda hareket ediyor. Suçlamaların yapıldığı dönemde parti kongrelerine gidiyordum ve partinin il ve ilçe yöneticilerine tüzük eğitimi verdim. Eğitim verdiğimden kaynaklı daha önce de gözaltına alındım ve adli kontrolle serbest bırakıldım, aynı iddiadan bu kez de tutuklandım” dedi. 

 

‘Suçlamaları kabul etmiyorum’

 

Söz konusu eğitimlerin tüzük eğitimi olduğunu, ancak bu eğitimlerin kendisine yönelik “ideolojik örgütsel eğitim verme” gibi bir suçlama olarak yöneltildiğini söyleyen Halide, “Bunları kesinlikle kabul etmiyorum. Eğitim programlarımız yasalara uygun hazırlanmıştır. Ben siyasi parti faaliyetlerini yaparken suçlanıyorum. Diğer muhalif partiler de suçlanıyor ancak iktidarla aynı görüştelerse bu faaliyetlerden dolayı suçlanmıyorlar. İktidar bunu bir baskı aygıtına dönüştürmüştür. Kezban Kuday adlı kişiyi tanımıyorum. İfadeleri nedeniyle aylardır tutukluyum. Bir siyasetçinin temel haklarının engellendiğini, yurttaş olma hakkımızın da engellendiğini düşünüyorum. Bunun mevcut iktidar politikalarından bağımsız olmadığını düşünüyorum. Kezban’ın ifadesi ise bir kurgudur. Bunun emniyette kurgulandığını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

 

‘Halide Türk’ü tanımıyorum’

 

Verdiği beyanları sorulan tanık Kezban Kuday, “Ben Halide Türkoğlu’nu tanımıyorum. Sadece tesadüfen birkaç yerde denk geldim. Öyle görüştük. Onun hakkında bir ifade vermedim. Daha önce örgütsel eğitimler verdiği şeklinde bir beyanım olmamıştır. Halide Türkoğlu’nu HDP’de çalıştığım süre zarfında tesadüfen birkaç kere kendisini gördüm. Ben sadece avukatlarım huzurunda verdiğim ifadeleri kabul ettim. Sanık hakkında böyle bir ifadede bulunmadım. Kendisinin HDP içinde tam olarak ne yaptığını bilmiyorum” şeklinde konuştu. 

 

İddia makamı ise Halide’nin adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağını savunarak, tutukluluğunun devamı yönünde karar verilmesini talep etti. 

 

‘Beyanlara ekleme yapıldı’

 

Avukat Resul Temur, tanık beyanlarının dosyaya alınmadığını belirterek, iddianamede her ne kadar müvekkilinin adı ve soyadı geçmişse de tanığın ifade tutanağında müvekkilin isminin sadece Halide olarak geçtiğini söyledi. Tanığın ifadesinin ilk 16 sayfasının özel avukatı huzurunda alındığını ancak bu ifadeye daha sonra 14 sayfalık bir ekleme yapıldığını ifadenin bu kısmının tanığın avukatının yokluğunda alındığını söyleyen Resul, Keziban Kuday’ın avukatının kendi yokluğunda alınan bu ifadeye imza atmadığını kaydetti. Keziban Kuday’ın avukatı huzurunda alınan ifadesinde kendi müvekkili ve diğer kişilerin isimlerine yönelik bir beyanı bulunmadığının altını çizen Resul, “İfade tutanağı usule ve hukuka aykırı olarak alınmıştır. Kezban Kuday’ın özel müdafisi olmasına ve şüpheli olmasına rağmen tanıkmışçasına özel müdafisi olmamasına rağmen usule aykırı fotoğraftan teşhis yaptırılmaktadır. Bu PVSK’ya aykırıdır” diye belirterek, müvekkilinin tahliyesini talep etti.

 

Mahkeme, Halide’nin tahliyesine karar vererek, duruşmayı 9 Aralık’a erteledi.