DİYARBAKIR - HDP MYK eski üyesi Sevim Akdağ’ın görülen duruşmasında mahkeme bir sonraki celsede açık tanık Keziban Kuday’ın dinlenmesi için Diyarbakır TEM Şube’ye müzekkere yazdı.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) MYK eski üyesi Sevim Akdağ’ın “örgüt üyesi olduğu” iddiasıyla Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davada birleştirilen dosyaların 18’inci duruşması görüldü. Sevim tutuklu bulunduğu Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi’nden Ses Görüntü ve Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katılırken avukatı Mehmet Öner hazır bulundu.

 

Sevim’in ailesi de izleyici salonunda yerini aldı.  

 

‘İfade verenler baskı altında vermiş’

 

Yapılan kimlik tespitinin ardından Sevim, tercüman eşliğinde Kürtçe savunma yaptı. Evine yapılan baskın esnasında polis tarafından el konulan kitaplara ilişkin savunma yapan Sevim, “Kitaplar bandrollüydü. Evimde çok sayıda kitap var hangisi yasaklı ya da hangisi yasaklı değil bilmiyorum. Keziban’ı da birkaç kere HDP ilçe binalarında görmüştüm onun dışında tanımıyorum. Verdiği ifadeler hem asılsız hem de somut değil. Somut olmayan ifadelerle ben nasıl kendimi savunayım. Diğer dosyalarımda da tanık ifadeleri var dördüncü kezdir bu ifadelerden kaynaklı gözaltına alınıyorum, tutuklanıyorum. Fakat ifade verenlerin çoğu sonradan kollukta baskı altında ifade imzalatıldığını söyledi. Bir yıldan fazladır adli kontrolle imza veriyordum, yerim bellidir. Tahliyemi talep ediyorum” dedi. 

 

Mütalaasını sunan iddia makamı, eksik hususların giderilmesini ve tutukluluk halinin devamını istedi.

 

Mütalaaya karşı tekrar söz alan Sevim, siyasi partide parti tüzüğüne göre çalıştığını, çalışmalarının yasal olduğunu söyleyerek tahliyesini istedi.

 

‘Tanık husumetli olduğundan böyle beyanlarda bulunmuş’

 

Sonrasında konuşan Sevim’in avukatı Mehmet Öner, mütalaaya iştirak etmediklerini, müvekkili hakkında sadece Diyarbakır’da 11 ayrı soruşturma açıldığını ve başka kentlerde de soruşturma dosyalarının olduğunu ifade etti. Mehmet, “Müvekkil en dipten gelip MYK üyesi olarak seçilmiş. Örgütle herhangi bir bağı bulunmuyor. Başkaları tarafından kaçırıldı partiden ayrılması için buna ilişkin de suç duyurusunda bulundu. Ayrıca ifade veren tanık Keziban Kuday, müvekkilimin sürekli 50 bin TL ile dolaştığını söylemiş. Müvekkil farklı farklı yerlerde aramaya takılmış, yapılan aramalarda hiç bir zaman 200 veya 300 TL’den fazla bulunmamıştır. Tanık Keziban niye ifade verdi? Tanık ilçede çalışan genç biridir. İlçede olmayı hak etmediğini ve kendisini genel merkeze alınmasını talep etmiş ama talebi reddedildiğinde bu tür beyanlarda bulunmuş. Yani bir husumeti olduğundan kaynaklı böyle ifadeler vermiş. Ayrıca zaten çok sayıda kişinin daha önce verdiği bu tarz ifadelerden dolayı zaten serbest bırakıldı. Müvekkilimin uzun süre tutukluluğunun göze alınmasını ve hakkında verilen adli kontrollere harfiyen uyduğundan tahliyesine karar verilmesini istiyorum” şeklinde konuştu.

 

Mahkeme ara vermeksizin açık tanık Keziban Kuday’ın bir sonraki celsede beyanlarının alınması için gerekli işlemlerin yapılmasına, Diyarbakır TEM Şube’ye müzekkere yazılarak tanığın beyanlarının tamamının mahkemeye gönderilmesine, Sevim’in beyanında geçen isimler hakkında işlem yapılıp yapılmadığına, yapılmış ise bu işlemlerin akıbetinin sorulmasına ve tutukluluk halinin devamına karar verdi.

 

Mahkeme bir sonraki duruşmayı 24 Kasım’a erteledi.