İstanbul Sözleşmesi davası: Savcı feshin iptalini istedi

  • 21:15 23 Haziran 2022
  • Hukuk
 
ANKARA - İstanbul Sözleşmesi’nin fesih kararının iptali yönünde Danıştay’da açılan davanın 4’ncü duruşmasında görüş bildiren iddia makamı, fesih kararının iptal edilmesi gerektiğini belirtti. Mahkeme, kararını daha sonra yazılı olarak sunacağını belirtti.
 
İstanbul Sözleşmesi’nin feshinin iptali yönünde Danıştay’da açılan davanın 4’ncü duruşması görüldü. Van, Kocaeli, Kayseri, Batman, Samsun, Antalya, Ordu, Yalova, Bursa, Muğla, Amasya Barosu, Türk Tabipler Birliği (TTB), Ankara Diş Hekimleri Odası, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) olmak üzere 18 başvurucu kurumun başvurusu üzerine görülen duruşmaya çok sayıda kadın örgütü, siyasi parti, sendika temsilcisi kadının yanı sıra çok sayıda hukuk örgütü katıldı. Duruşmayı çok sayıda gazeteci de izledi.   
 
Muğla ve Bursa baroları adına konuşan avukatlar da artan kadın katliamlarına dikkat çekerek davanın kabulünü talep etti.
 
Gezi selamlandı
 
TMMOB peyzaj Mimarları Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayşegül Oruçkaptan sözlerine Gezi tutsaklarını selamlayarak başladı. Kadın erkek eşitliği sağlanmadan atılan adımların samimi olmadığını vurgulayan Ayşegül, kadın katliamlarının münferit değil sistematik ve politik olduğunu ifade etti. Ayşegül, savaşlarda kadınların cinsel obje olarak kullanılmasına da vurgu yaptı.
 
‘Bu sözleşme ayrımcılığa mı yol açıyordu?’
 
Ardından konuşan TMMOB avukatı Ekin Öztürk Yılmaz, “Bu sözleşme ayrımcılığa mı yol açıyordu, şiddete mi yol açıyordu?” diye sorarak sözleşmenin kaldırılmasına dair konuşmaktan utanç duyduğunu söyledi. Ekin, “Sözleşmenin feshine yol açan irade neydi? Sözleşmenin feshedildiği günden beri yaşananlar gösterdi ki kadınlara şiddet reva görülüyor. Bunu önlemeyi önüne koyan bir sözleşmeden çıkılmasına karar verildi. Kadınlara daha çok şiddet uygulanabilmek için ve kadınların daha çok katledilmesi için sözleşmeden vazgeçildi. Devlet ‘Biz sizi cezalandırmayacağız, hatta ödüllendireceğiz’ diyor. Bu nedenle kadınları katleden erkeklere haksız tahrik indirimi uyguluyor” dedi.  
   
Sonrasında TTB adına konuşan avukat Hülya Yıldırım, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasının bir gerekçesi olmadığını ifade ederek davanın kabulünü talep etti.
 
‘Bizler dil, din ırk ayrımı yapmadan mesleğe başlıyoruz’
 
Ankara Diş Hekimleri Odası Genel Sekreteri Gamze Burcu Gül, “Bizler dil, din ırk ayrımı yapmadan mesleğe başlıyoruz” dedi. Ayrımcılığa karşı çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Gamze, kadın sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti kadına yönelik şiddetten ayrı tutulamayacağını aktardı. Gamze,  sözlerine şöyle devam etti :“İstanbul Sözleşmesi kadınların gerek kamuda gerekse özel alanda korunması adına devleti tedbirlerini alması konusunda zorunlu kılar. Bizim odamızın büyük bir kısmı kadın hekimlerden oluşuyor.
 
Dünya sağlık örgütünün verilerine göre sağlık çalışanlarının yüzde 38’i şiddete uğruyor ve diğer meslek gruplarından 16 kat daha fazla. Sağlık çalışanları hasta be hasta yakınlarının şiddetine uğruyor. Kendi yaşamlarımızdan bir de şiddete uğrama korkusuyla endişe duyuyoruz. Kadın ve hekim olmanın riski bizi o kadar rahatsız ediyor ki komplike vakalara dokunma konusunda çelişki yaşıyoruz."
 
Cumhurbaşkanı avukatları sözleşme feshini savundu
 
Ardından savunma yapan Cumhurbaşkanlığı avukatları ise sözleşme feshinin üst hukuk normlarına uygun olduğunu savunarak, davanın reddini talep etti.
 
Cumhurbaşkanlığı avukatlarının savunmalarının ardından katılımcı kurumlara son kez söz hakkı verildi. Söz alan avukatlar bir kez daha İstanbul Sözleşmesi’ni savunarak davanın kabulünü talep etti.
 
Savcı kararın iptalini istedi
 
Ardından mütalaasını sunan iddia makamı, “Fesih kararının iptali gerektiği düşünülmektedir” dedi.
Mahkeme başkanı adli tatil öncesi kararın yazılı olarak açıklanacağını ifade etti.
 
Duruşma sona erdi.