ANKARA - Kobanê Davası’na tanık olarak getirilen İsmail Yalçın, mahkeme heyetinin “Kobanê protestoları sürecinde kimden talimat aldınız” sorularına karşın, “O dönem Kürtler olarak baskı görüyorduk. Kendi irademizle eylemlere katıldık. HDP’den bahsedildiği gibi bir talimat gelmedi” cevabını verdi. 

 

DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 21’i tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası’nın 13’üncü duruşması, verilen iki günlük aranın ardından 5’inci gününde Sincan Cezaevi Kampüsü duruşma salonunda görülmeye başlandı.

 

Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın duruşmasına HDP Ankara il örgütleri, HDP’li milletvekilleri ve Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren’in yanı sıra çok sayıda avukat katıldı. Sincan Cezaevi'nde tutulan siyasetçiler duruşma salonunda hazır bulunurken, farklı cezaevlerinde bulunan siyasetçiler ise, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlandı. 

 

‘Kimseden talimat almadık’

 

Kimlik tespitinin ardından dosyaya gelen evrakların ve mazeret dilekçelerinin okunmasıyla başlayan duruşma, Bursa E Tipi Cezaevi’nde bulunan tanık İsmail Yalçın’ın dinlenmesiyle devam etti. Kobanê protestolarında yer aldığını ifade eden İsmail, mahkeme heyetinin “Kobanê protestoları sürecinde kimden talimat aldınız” sorularına karşın, “Kimseden talimat almadık. Kendi irademizle eylemlere katıldık. HDP’den bahsedildiği gibi bir talimat gelmedi” dedi. 

 

Heyetten tanığa baskı

 

Hakim, İsmail’in 14 yaşında savcılığa verdiği ifadeyi hatırlatırken, İsmail o ifadeleri kabul etmediğini belirtti ve “Çocuktum, bu ifadeleri ciddiye almayınız” dedi. Bunun üzerine üye hakim, tanık üzerinde baskı kurmaya çalıştı.

 

Ardından söz alan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Hakim tanığın iradesini yanıltmaya çalışıyor. Tanık kendi ifadesini açıkça belirtmiştir” diye konuştu. Tanık  İsmail’in 8 yıl önce verdiği ifadelerinden bazılarını hatırlamadığını söylemesine rağmen, “Neden hatırlamıyorsun” dayatmasına bulunan mahkeme üyesine, avukatlar ve siyasetçilerden tepki geldi. 

 

‘Bu üsluptan vazgeçmeli’

 

Söz alan DBP eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, tanığın 2014 yılında çocuk olduğunu belirterek, “Aradan yıllar geçmiş. Tanık hatırlamadığını ve ifadesini kabul etmediği belirtmesine rağmen yoğun ısrarla tanığın ifadesi üzerinde yönlendirme yapmaya çalışıyorsunuz. Bu üsluptan vazgeçilmeli” diye belirtti. 

 

Gültan Kışanak’tan heyete tepki

 

Sonrasında konuşan avukat Ali Bozan ise tanık dinlenmesi sırasında SEGBİS’ten bağlanan avukatlar ve tutuklu siyasetçilerin mikrofonlarının açık olmasını talep etti. Yerine kayyım atanan Diyarbakır eski Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak da söz alarak mahkeme üyesine tepki gösterdi ve “Tanığı korkutmaya ve istediğiniz beyanları almaya yönelik sorular sormayın” sözlerine yer verdi. 

 

‘Tanıklar üzerinde baskı kurmayın’

 

HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ise şöyle konuştu: “İtirazımız usule ve üsluba dairdir. İftiracı tanıklar size ‘kimin hakkında ifade vermemizi istiyorsunuz’ demişti. Tanıklar üzerinde baskı kurmayın. İtirazımız niyetinizedir.”

 

Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren de mahkeme üyesinin sorduğu sorulara itiraz ederek, “Sorduğunuz sorular bir tanığa değil sanığa sorulacak sorulardır. Siz tanık dinlemek yerine sorgulama yapıyorsunuz. Yargıcın amacı sorduğu sorularla maddi gerçeği açığa çıkarmak olmalıdır. Yönlendirmek değil” şeklinde ifade etti.

 

İddia makamı, tanığa yönelik “Olay tarihinde olayları bize anlatabilir misiniz” diye sorarken İsmail, “O dönem Kürtler olarak baskı görüyorduk. Olay tarihinde Muş’ta bir parktaydım. Polislerin hiçbir şey yokken bize müdahale etmesi sonrasında biz de buna tepki gösterdik” cevabını verdi. 

 

Ardından tanık Engin Pekin’in öğleden sonraki oturum için hazırlanacağı bildirilirken, tanık Nurullah Akan’ın hazır edilmesi için yazılan talimata cevap verildiği ancak tanığa ulaşılamadığı aktarıldı. Mahkeme başkanı, bu nedenle Nurullah’ın daha önce tespit edilen ifadesinin okunmasına karar verdi. 

 

İfadelerin okunmasının ardından duruşmaya 13.30’a kadar ara verildi.