ANKARA - Kobanê Davası’nda konuşan avukat Zeynep Sedef Özdoğan, “Eski mahkeme başkanı hakkında çete üyeliğinden soruşturmasının olmasına rağmen davanın durdurulmaması bir mesaj. Üç şaibesiz hakim bulmak çok mu zor? 17 bin faili meçhul cinayet devlet içerisindeki derin yapılar tarafından yapıldı. Siz bize diyorsunuz ki, ‘Yargılanıyorsunuz daha ne istiyorsunuz? Önceden yargılamayı dahi fuzuli gören bir devlet geleneği vardı’ diyorsunuz. Daha ne mi istiyoruz? Adil yargılanma istiyoruz” dedi.

 

DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 22’si tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası’nın 11’inci duruşması sekizinci gününde Sincan Cezaevi Kampüsü Duruşma Salonu’nda görülüyor.

 

‘Kerem Gökalp söylediklerimizi özetledi’

 

Duruşma verilen aranın ardından avukatların beyanlarıyla devam etti. Söz alan avukat Yusuf Çakas, “Kerem Gökalp’e sorduğunuz sorular bizim bir buçuk yıldır izah etmeye çalıştığımız şeyi özetledi. Meselenin HDP’yi yargılamak olduğunu çok açık gösterdiniz” dedi. 

 

Savcı ve hakimin ilişkisi kuşkuludur’

 

Söz alan avukat Mahsuni Karaman da savcı mütalaasına dair konuştu. Mahsuni, “AKP ve saray tarafından köşe taşlarının tutulduğu  yargıda, bu tiyatroda siyasetçiler yuvarlanıp, duruyor. Bugün söyleyeceklerimiz bugünkü yargıya değil, tarihe not düşmedir. Bu teknik savunmalarımızı yapıyoruz. Son 5 yıl içerisinde yaptığı savunmalara dava açılıyor. Davaların sahipleri, kovuşturma, soruşturma izni verenler, yüksek yargı yerlerine getiriliyor. Maalesef Yüksel Kocaman Yargıtay üyeliğine, Selahattin Menteş, İrfan Fidan AYM üyeliğine getirildi. Bahtiyar Çolak ile ilgili soruşturma 2020 tarihlidir. Bu iddianamenin tanzim tarihi de 2020’nin Aralık ayının son günüdür. Bu iddianame sizin mahkemeye gönderilirken Bahtiyar Çolak hakkında soruşturma olduğunu Ahmet Altun, Yüksel Kocaman biliyor. Bu kadar siyaset tarafından düzenlenen bir iddianamenin sıradan bir tevzi ile gönderilmeyeceğini biliyoruz. Yüksel Kocaman, Ahmet Altun ve Bahtiyar Çolak arasındaki ilişki de kuşkuya değerdir. Bu konuda HSK’dan bilgi talep edilmelidir” talebinde bulundu. 

 

‘Üç şaibesiz hakim bulmak çok mu zor?’

 

Avukat Zeynep Sedef Özdoğan, “Bu davaya derin devletin gölgesi düşmüştür. Derin devletin ticari istihbarat örgütü suçlamasıyla gözaltına alınan eski mahkeme başkanı Bahtiyar Çolak vardı” diyerek derin devlete dair birtakım bilgiler okudu. “Derin devlet dediğimiz hukuk kuralları içerisinde ulaşılamayan şeylerde her türlü vasıtayı meşru görmektir” diyen Zeynep, eski mahkeme başkanının çete üyeliğinden soruşturması olmasına rağmen davanın durdurulmamasın da bir mesaj verildiğini dile getirerek, “Üç şaibesiz hakim bulmak çok mu zor? 17 bin faili meçhul cinayet devlet içerisindeki derin yapılar tarafından yapıldı. Siz bize diyorsunuz ki, ‘Yargılanıyorsunuz daha ne istiyorsunuz? Önceden yargılamayı dahi fuzuli gören bir devlet geleneği vardı’ diyorsunuz. Daha ne mi istiyoruz? Adil yargılanma istiyoruz” ifadelerini kullandı. 

 

‘Bahtiyar Çolak’ın çete lideri olması haklılığımızı gösterdi’

 

Avukat Şevin Kaya da, “Bu dosyaya başından bari siyasi saiklerle açılan bir dava olduğunu söylüyorduk ama bu dosya arık intikam alma davasına dönüştü. Önceki mahkeme başkanı Bahtiyar Çolak’ın çete lideri olması, davanın en başından beri itirazlarımızın ne kadar haklı olduğunu gösterdi” diyerek sağlık sorunu yaşayan siyasetçilere dikkat çekerek cezaevinde hastaneye gitme, görüşe çıkma gibi prosedürleri anlattı.

 

‘Duruşma periyotları işkence’

 

Duruşma periyotlarının bir işkence olduğunu vurgulayan Şevin, “Bu salonda bulunan herkes için, polisler, askerler, karşı taraftakiler müdafiiler, katipler için de bir işkence. Ben biraz önce herkesin salonda uyuduğunu gördüm. Uyuyan bir yargılama yapıyorsunuz. Gecelere kadar süren bir tutuk incelemesi yaşıyoruz. Bunu bir düzene sokamaz mıyız? Perşembe ve Cuma’da karar kılsanız, Perşembe günü siyasetçiler Cuma günü de biz avukatlar savunma yapacak şekilde tutuk incelemesi yapılmasını talep ediyorum” diye belirtti. 

 

‘Duruşma bayramdan sonraya bırakılsın’

 

Avukat Maviş Aydın ise, “Burada dinlenen tanıklar dışında başka şehirlerde hala müştekiler dinleniyor. Talimat yoluyla dinlenen müştekilerin iptal edilmesi ve mahkemede dinlenilmesini talep ediyorum. Ay sonunda arkadaşlarımla beraber takip ettiğimiz Konya Dedeoğulları Davası ile İzmir’de Deniz Poyraz Davası var. O nedenle önümüzdeki periyotta duruşmaya katılamayacağız. Duruşmanın bir sonraki periyodunun bayramdan sonraya bırakılmasını talep ediyorum” talebinde bulundu. 

 

Ardından duruşmaya bir saat ara verildi.