Sezay Koçak’ın kardeşi: Hukuk mücadelemiz sürecek

  • 09:14 7 Nisan 2022
  • Hukuk
Şehriban Aslan 
 
ANTEP - Sezay Koçak Özahi’nin şüpheli şekilde yaşamını yitirmesine ilişkin verilen takipsizlik kararı üst mahkeme tarafından bozuldu. Sezay’ın kardeşi Neveser Özyalçın, karara ilişkin, “Eğer bu dosya aydınlatılırsa emsal niteliğinde bir karar olacak. Çünkü buna benzer yaşanan vakalarda artık çok rahat şekilde davranılmayacak" dedi. 
 
Antep’te 3 Eylül 2020’de Sezay Koçak Özahi (42), boşanma aşamasında olduğu Ali Özahi ile tartıştıktan sonra şüpheli bir şekilde balkondan düşerek yaşamını yitirdi. Görgü tanıklarının ifadeleri Sezay’ın katledildiğine dair şüpheleri güçlendirirken, ailenin “kızımız intihar edecek biri değil, eşi tarafından balkondan atıldı” diye ifade vermesi üzerine Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı, başlatılan soruşturmayı derinleştirdi.
 
Olay sırasında evde bulunan Ali Özahi, yakınları Didem Özahi ve Emrah Özahi hakkında “Kasten öldürme” ve “İntihara yönlendirme”, Sakine P. hakkında “Suç delillerini yok etme” suçundan açılan soruşturmada 8 Kasım 2021 tarihinde “kovuşturmaya yer olmadığı” kararı verildi. Takipsizlik kararında da, intihara yönlendiren, teşvik eden kimsenin olmadığı, Sezay’ın yaşadığı psikolojik buhran sonucu balkona çıkarak, kendisini boşluğa bırakması sonucu hayatını kaybettiği öne sürüldü. 
 
Sezay’ın ailesi tarafından karara yapılan itirazı değerlendiren Antep 4. Sulh Ceza Hakimliği, takipsizlik kararını kaldırarak, soruşturmanın genişletilerek yürütülmesini istedi. Mahkeme, şüpheli Sakine P. hakkında verilen takipsizlik kararının usule uygun olduğu gerekçesiyle itirazı reddederken, Sezay’ın evli olduğu Ali Özahi, yakınları Didem Özahi ve Emrah Özahi hakkındaki takipsizlik kararını bozdu. 
 
‘Adaletin ayak seslerini duyduk’
 
Verilen karara ilişkin konuşan Sezay’ın ablası Neveser Özyalçın, kararın kendileri açısından umut verici olduğunu söyledi. Neveser, bu karar için büyük bir mücadele verdiklerini belirterek, “Çok fazla direndik. Bu karardan sonra herkesin artık kardeşimin intihar etmediğine inanmasını istiyoruz. Aslında karardan sonra adaletin ayak seslerinin geldiğini anlayabiliyoruz” dedi.
 
‘Gizli olan bir dosyadan nasıl DNA raporuna ulaşıyor?’
 
İki yıldır devam eden soruşturmaya rağmen failin tutuklanmamasına tepki gösteren Neveser, “Tutukluluk kararının verilmemesinin anlamını hala anlamış değiliz. Hukukta masumiyet karinesi varmış onu da bu süreçte sanıktan kaynaklı öğrenmiş olduk. Sanık tutuklanmadı ama hakkında yapılması gereken işlemler dahi yapılmadı. Gözaltında tutulmadı. Sezay’ın telefonları incelenmedi ve telefon sanıkta olmasına rağmen kendilerinde olmadığını söyledi. Sezay’ın ölümünden kısa bir süre sonra telefon şifresini bildikleri için sohbet gruplarından tek tek çıkıp hattı kullanmaya devam ettiler. Yine gizlilik kararı olan bir dosyadan sanık nasıl DNA raporunu alıp paylaşabiliyor? DNA raporunun dosyaya geldiğini nasıl biliyor ve nasıl ele geçirip paylaşıyor?” diye sordu.  
 
‘Emsal niteliğinde bir karar olacak’
 
Neveser, ayrıca “balkondan düşmelerin” son zamanlarda arttığına dikkat çekerek, bunun erkekler için yeni bir savunma yöntemi olduğunu ifade etti. Geçmişte kadınların “namus” meselesi ya da “intihar” adı altında katledildiğine değinen Neveser, “Eğer bu dosya aydınlatılırsa emsal niteliğinde bir karar olacak. Çünkü buna benzer yaşanan vakalarda artık çok rahat şekilde davranılmayacak” sözlerine yer verdi.
 
‘Sürecin adil yürütülmesini istedik’
 
Neveser, son olarak hukuki mücadelelerine devam ettiklerini belirterek şu ifadelere yer verdi: “Hukuki mücadelenin yanı sıra yaşadığımız zorlukları sözle dile getiremiyorum. Bir insanın canı olarak gördüğü kişinin yaşamaması korkunç bir acıdır. Fakat mücadele vermekten acımızı yaşayamadık. Sürekli bir mücadele ile pençeleşiyoruz. Adaleti bulmak için cebelleşiyoruz. En başından beri beklentimiz bu sürecin adil yürütülmesiydi. Bundan sonra da umuyoruz ki süreç daha iyi ve daha adaletli olur.”