Kobanê Davası: İtirafçı beraat ile ödüllendirildi

  • 17:45 1 Nisan 2022
  • Hukuk
ANKARA - Kobanê  Siyasi Soykırım Davası’nda konuşan avukat Kenan Maçoğlu, itirafçı Kerem Gökalp’in 2 ay önce tahliye  edildiğini ve hakkında beraat kararı verildiğini belirterek, "Ortada bir suç işleniyor. Siz de buna ortak oluyorsunuz” dedi.
 
DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 22’si tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Siyasi Soykırım Davası’nın 11’inci duruşması dördüncü gününde Sincan Cezaevi Kampüsü Duruşma Salonu’nda görüldü.
 
Verilen aranın ardından Muş Malazgirt Savcılığı’ndan duruşmaya Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanan Nusret Yalçınkaya, tanık olarak dinlendi. Tanık Nusret, iddianamede ismi geçenleri tanımadığını, yalnızca televizyondan bildiğini ifade etti. 
 
Ayağa kalkmadığı gerekçesiyle vekile tutanak
 
Polisin şikayeti üzerine mahkeme başkanı, HDP Milletvekili Zeynel Özen hakkında tanığın yemini sırasında ayağa kalkmadığı gerekçesiyle tutanak tuttu. Yemin sırasında ayağa kalkan Zeynel, “Sizin ayağa kalkma anlayışınız nedir? Hazır ol da mı durmak” diyerek, tepki gösterdi. 
 
Yolcu almaya gitti, gözaltına alındı
 
Ardından ifadesine başlayan tanık Nusret, dolmuş şoförü olduğunu ifade ederek, “O gün orada beni müşteri aradı ve ‘Ben HDP’nin oradayım gel beni al’ dedi. Ben de oraya gidince gözaltına alındım” dedi. 
 
Tanık Emniyet ifadesini kabul etmedi
 
Tanık Nusret’in emniyet ifadesini okuyan mahkeme başkanının, “İfadende bağıran kişinin elinde silah olduğunu söylemişsin” demesi üzerine tanık Nusret, “Ben silah görmedim. Akşamdı, karanlık çökmüştü” dedi. Tanık Malazgirt Emniyeti’nde alınan ifadeyi kabul etmedi.
 
Avukat Mahsuni Karaman, “Yağma, çocuk düşürme, öldürme gibi suçları işlediniz mi? Bu suçu işlemenizi söyleyen oldu mu?” sorusuna tanık Nusret “Hayır” yanıtını verdi. 
Davanın tüm aşamalarının sunumu yapıldı
 
Ardından avukat Kenan Maçoğlu söz alarak, dinlenmesine karar verilen tanıkların dinlenmemesi yönünde ara karar oluşmasını talep etti. Kenan, Kobanê soruşturmasının ilk açıldığı dönemden dava sürecine kadar olan sürece dair hazırladığı çalışmayı mahkeme salonunda SEGBİS bağlantılarının yapıldığı ekranda belgelerin yansıtılmasıyla sunumlu savunma yaptı. 
 
Olmayan veriler savcının kulağına fısıldanmış
 
Bingöl’de çıkan bir çatışmanın ardından ele geçirilen verilerin Kobanê Soruşturmasında kullanılabileceğinin savcının kulağına fısıldandığını belirten Kenan, “Birileri Diyarbakır’da, Bingöl’de operasyon sırasında dijital veriler elde edildiğini savcının kulağına fısıldamış. Savcı da Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı’ndan belge istemiş. Diyarbakır ve Bingöl’den savcılık dosyasına giren bilgi, belge yokken birileri işine yarayabilecek bilgilerin olduğunu savcının kulağına fısıldamış. 2014’te başlatılan soruşturmada 2 Ocak 2019’da gizlilik kararı alınıyor. Fatih Yılmaz Sulh Ceza Hakimi hem kısıtlılık kararı hem de 2020 yılında tutuklama kararı veren hakimdir” diye belirtti. 
 
‘Döküman gelmedi savcı hüsrana uğradı’
 
Ahmet Altun’un, savcılıklara müzekkere yazdığında heyecanlandığını kaydeden Kenan, “Bingöl’e yazı yazmış, Ankara TEM Şubeye yine müzekkere yazmış. Bingöl’den sonunda cevap geliyor ve 2014 Ekim olayları ve Kobanê olaylarına dair dökümana rastlanmamış. Savcı Altun hüsrana uğramış maalesef” dedi. 
Kumpasın temel delili olan belge istendi
Dosyada unutulan Ankara TEM Şube imzalı belgenin Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın Kobanê soruşturması kapsamında ifadelerinin alındığı 19 Eylül 2019 tarihinden hemen önceki belge olduğunu söyleyen Kenan, “Bahtiyar Bey müzekkerenin aslını istemişti. Ama henüz ulaşan bir belge yok. Tarih yok ama sayı var. Belge dosyadan çıkarılmış olabilir. Ama emniyette duruyor. Kumpasın en temel delillerinden biridir. Bu belgenin celbini istiyoruz” diye belirtti. 
 
2 hafta sonra ifade alacağını söyledi 2 saat sonra tutukladı
 
Selahattin ve Figen’in dosya kapsamında tutuklandığı güne dair de Kenan, “Siyasetçiler savcılıkta ifade vermek istedi. Savcı kabul etti. Bize sözlü olarak bir sonraki hafta ifade alacağını söyledi ancak iki saat sonra tutuklama talebiyle mahkemeye sevk etti” diye anlattı. 
 
‘Tanık Emniyetin hazırladığı tutanağa imza attı’
 
Kenan, soruşturma sırasındaki hukuksuzlukları şöyle sıraladı: “4 Aralık 2019 tarihinde gizli tanık MAHİR’in ifadesi alınmış.  2014 tarihli Demirtaş’ın açıklamasını tanık, tırnak içinde anlatacak şekilde hatırlıyor. Bu ifade gizli tanığın ifadesi değil. TEM Şube Müdürlüğü’nün hazırladığı, gizli tanığın imza attığı bir tutanak.
 
Biri kulaklarına fısıldıyor
 
28 Şubat 2020 Antalya Cumhuriyet Savcılığı’na müzekkere yazıyor, soruşturma kapsamında tanık Sami Baran’ın ifadeleri üzerine açılan soruşturmaya dair yetkisizlik verilmesini ve kendi soruşturmasına eklenmesini istedi. Yine soruşturmaya gelen belgelere bakarak, talep etmiyor. Biri kulaklarına fısıldıyor. Dosyayı görmeden doğrudan istemiş. 
 
 Tanık açıklamayı yıllarca aklında tutmuş 
 
İtirafçı Kerem Gökalp’in ifadesi de MAHİR ile hemen hemen aynı. Gökalp de Demirtaş’ın Mürşitpınar Sınır kapısında yaptığı açıklamadaki ifadeyi ezberinde tutabilmiş ve Savcı Ahmet Altun’a anlatabilmiş. Nasıl ‘Bu kumpas değildir’ diyebilirsiniz. Kopyala yapıştır yapmışlar. Ama siz Kerem Gökalp ve MAHİR’i tutukluluk gerekçesi yaptınız. Birilerinin bu izahati yapması lazım.
 
16 sayfalık ifadede Kobanê’ye dair bir şey yok
 
Kerem Gökalp, dağ kadrosunda kalmış. İtirafçı olduğu için 16 sayfa beyan vermiş. İlk tutuklandığında bu dosyaya dair tanıklığı yok. 26 Kasım 2019’da emniyet ifadesini tekrar ediyor. Bu davaya dair herhangi bir beyanı yok. İtirafçı olmasına rağmen Şırnak Sulh Ceza Hakimliği tutuklanmasına karar veriyor. 13 Ocak 2020 tarihinde Sincan Cezaevi İnfaz Kurumu’ndan teslim alınmış. Kerem, ifade vermek için Ankara’daki soruşturmaya dair nasıl bir bilgi almış, verdiği dilekçe dosyada yok. 15 gün gözetim altında tutulmuş. Sonrasında kopyala-yapıştır ifade alınmış. Devletin bütün kurumları MİT, Emniyet, İstihbarat seferber edilmiş. O dönemde teslim olan kim varsa gidip, görüşüldü. Kerem’i de ikna edip, bu ifadeyi aldılar. 
 
Tanık cezasızlıkla ödüllendirildi
 
Kerem Gökalp ifadeyi verdiğinde tutukluydu. Bunun karşılığında bir ödül verilmesi gerekiyordu. Tutuklu olduğu Şırnak 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dosyada 18 Mart 2020 tarihinde  tahliye ve beraat kararı veriliyor. Çok ciddi ve büyük bir ödülle onurlandırmışlar. Ortada bir suç işleniyor. Siz de buna ortak oluyorsunuz.” 
 
Avukat Mahsuni Karaman, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan Kamuran Yüksek ve Selahattin Demirtaş hakkında görev aldıkları partiler ve görevlerine dair bilgi istenmesini talep etti
Avukat Çiğdem Kozan da, müşteki ve tanık dinlenmesine ilişkin mahkeme kararını hatırlatarak, “12 Mart tarihli son celse zaptında bir sonraki duruşma periyodunda dinlenmesi yönünde isimlerini saydığınız tanıklar arasında, haftaya dinlenmesine karar verdiğiniz Sami Baran ve Kerem Gökalp bulunmuyor. Biz hangi tanığın hangi gün dinleneceğinin önceki periyotta bize bildirilmesini talep etmiştik. Bunu yeniden gözden geçirmenizi talep ediyoruz” dedi. 
 
Mahkeme başkanı Selahattin Demirtaş hakkında hazırlanan iddianamenin Ankara 17’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından birleştirilme talebiyle müzekkere yazıldığını belirtti.
Söz alan avukat Mahsuni Karaman, Selahattin’in davasının birleştiğini ve bu davanın da birleştirilmesini talep ettiklerini belirtti. Mahsuni, soruşturmanın savcı Ahmet Altun tarafından 2013 yılında atılan bir tweeti esas alarak, açtığını belirtti.
 
Hastalık izni istendi
 
Bülent Parmaksız’ın babasının rahatsızlığı dolayısıyla hastalık izni talepli dilekçesi okundu. Talebe dair mütalaa sunan iddia makamı bununla ilgili kararın İnfaz Hakimliği tarafından yapıldığını, Selahattin Demirtaş’a dair Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından gönderilen davanın, görülen dava dosyası ile alakası olmadığını belirterek, reddedilmesini istedi.
 
İtirafçılar dinlenecek
 
Taleplere dair ara kararını açıklayan mahkeme başkanı, itirafçı Sami Baran ve Kerem Gökalp’in dinlenmemesi taleplerinin reddine, hastalık izni isteyen Bülent Parmaksız’ın İnfaz Hakimliği’ne talepte bulunmasına buna dair mahkemenin karar vermesine yer olmadığına karar vererek diğer taleplerinin daha sonra değerlendirilmesine karar verdi.  
 
 
Duruşmaya 4 Nisan’a kadar ara verildi.