İSTANBUL- Kayyım rektör Naci İnci’nin 6284 sayılı yasa ile tedbir kararı aldırmasını protesto ettikleri için yargılanan Boğaziçili öğrencilerin adli kontrol tedbirleri kaldırıldı. Öğrenciler, “6284’ü de Nacilere bırakmıyoruz” dedi. 

 

Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan kayyım Naci İnci’nin kendisini protesto eden öğrencilere 6284 sayılı kanunu kullanarak tedbir kararı alması üzerine arkadaşları için bir kez daha rektörlük binası önünde bir araya gelerek kadın katliamlarına dikkat çekmek için eylem yapan öğrenciler hakkında açılan davanın duruşması görüldü. Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi 60’ıncı Asliye Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmaya yargılanan 8 öğrenci ve avukatları katılırken, Boğaziçili öğrenciler de arkadaşlarını yalnız bırakmadı.

 

‘6284 kadınlar için uygulanmazken Naci için uygulandı’

 

Dava öncesi adliye önünde bir araya gelen Boğaziçili öğrenciler açıklama gerçekleştirdi. Açıklamada “Katledilen kadınlar isyanımızdır, 6284’ü Naci için değil kadınlar için uygulatacağız” yazılı pankart taşındı. Öğrenciler adına açıklamayı okuyan Beliz İnce,  “Kendi anayasasını rafa kaldıran Saray bizlere açlık, ölüm ve sefaletten başka bir şey sunmamaktadır, buna karşı direnişe geçenleri ise kendi mahkemelerinde gerçekleştirdiği akıl almaz süreçlerle yargılamak istemektedir. Bugün burada 6284, tam adıyla Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Yönelik Kanun, kadınlar için uygulanmazken kayyum Naci için uygulanmasına karşı eyleme geçen bizler, yani direnişimiz yargılanmaya çalışılmaktadır” dedi.

 

‘Hak arayışına tahammül yok’

 

Ocak 2021’de Boğaziçi’ne atanan kayyıma karşı başlayan direnişlerinin kampüslerinin dışına taşarak direnenlerle birleştiğine işaret eden Beliz, mücadeleyi hep birlikte büyüttüklerinin altını çizdi. “Biz kampüslerden alanlara ‘Kayyum rektör istemiyoruz!’ diyerek kayyum Melih’i gönderenler, direnen işçilerle dayanışma eylemlerine ‘Öğrencinin yeri işçi sınıfının yanı’ sloganlarıyla çıkanlar, İstanbul Sözleşmesi için hayatı durduranlarız!” diyen Beliz, Saray’ın en ufak hak arayışına bile polisinden medyasına bütün gücüyle saldırdığını vurguladı. Beliz, direnişleri boyunca toplamda 13 arkadaşlarının tutuklandığını, binlercesinin de gözaltına alındığını hatırlatarak, polisin kadın katliamlarında ise üç maymunu oynadığının altını çizdi.

 

‘Naci’yi göndereceğiz’

 

Kadınların katledilmemek için aylarca beklediği tedbirlerin, kayyım Naci İnci için günler içinde çıkarıldığını ifade eden Beliz, “6284’ün Saray’ın kuklası kayyum Naci için günler içinde çıkarılmasına karşı eyleme geçerek ‘Katledilen kadınların kanı elinizde’ dedik. Bu gün bizi bu yüzden yargılamak isteyenlere isyanımız! İsyanımız her gün katledilmemizden, emeğimizin çalınmasından, kimliğimizin elimizden alınmasındandır. 8 Mart’a bu öfkeyle giderken tekrar söylüyoruz: Kampüslerden de, meydanlardan da, özgürlüğümüzden de İstanbul Sözleşmesinden de vazgeçmiyoruz, 6284’ü de Nacilere bırakmıyoruz! Naci’yi de gönderecek, üniversiteleri özgürleştireceğiz” şeklinde konuştu.

 

Öğrenciler ardından duruşmanın görüleceği salona geçti.

 

Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada, 6284 sayılı Yasa'nın kadınları korumak üzere uygulanması gereken bir kanun olduğunu hatırlatan 8 kişi “gösteri kanununa muhalefet”ten, 4’ü aynı zamanda “kamu malına zarar”dan yargılanıyor.

 

'Kadın katliamlarını protesto ettik’

 

Duruşmada söz alan öğrenciler o gün yaptıkları eylemde yaşanan kadın katliamlarına tepki göstermek istediklerini ve bunun suç oluşturmadığını belirterek beraatlerini talep etti.

 

‘Anayasal hakkımız’

 

Söz alan Ayşe Beliz İnce ise aleyhine hususları kabul etmediğini dile getirdi. Ayşe, “Eylem bizim Anayasal hakkımızdır. Suçsuzum beraatimi talep ediyorum” dedi.

 

Beraat talebi

 

Ardından söz alan Ayşe Beliz İnce’nin avukatı Mehmet Eroldu ise, Ayşe’nin olay sırasında taciz edildiğinden dolayı şikayetinin bulunduğunu hatırlattı. Mehmet, “Rektörlükte görevli Reyhan Keten yalan beyanlarda bulunduğuna dair tutanaklarımız var. Rektörlük binasına boyaları Reyhan Keten’in attığını düşünmekteyiz. Hukuka aykırı bir gösteri olmadığı için müvekkillerimin beraatlerini talep ediyorum” dedi.

 

‘Adli kontrol kararı kaldırılsın’

 

Daha sonra söz alan avukat Seher Eriş ise, kararın Anayasa ve kanunlara aykırı olduğunu belirterek mala zarar verme suçunun oluşmadığını dile getirdi. Seher, “Reyhan Keten’in beyanlarını kabul etmiyoruz. Müvekillerim Anayasal haklarını kullanmışlardır. Soruşturma aşamasında verilen adli kontrol kararının kaldırılmasını ve derhal beraat etmelerini talep ediyorum” diye belirtti.

 

Reyhan Keten’in dinlenmesi istendi

 

Ardından söz alan iddia makamı, tanık Reyhan Keten’in dinlenmesini, eksik hususlarını giderilmesini ve adli kontrol kararının kaldırılmasını talep etti.

 

 Duruşma ertelendi

 

Son olarak söz alan mahkeme heyeti, adli kontrol tedbirlerin kaldırılmasına ve Reyhan Keten’in tanık olarak dinlenmesi için davet edilmesine karar vererek duruşmayı 25 Mayıs tarihine erteledi.