AYM’den Meral Danış kararı: İfade özgürlüğü ihlal edilmedi

  • 09:45 1 Şubat 2022
  • Hukuk
 
ANKARA - Katıldığı bir etkinlik gerekçesiyle açılan davayı AYM’ye taşıyan Meral Danış Beştaş hakkında AYM kararını verdi. AYM Meral’in “ifade özgürlüğünün ihlal edilmediği” gerekçesiyle başvuruyu reddetti.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş’ın 2009 yılında Lice Belediyesi tarafından düzenlenen festival kapsamında gerçekleştirilen ağaç dikme törenine katılması nedeniyle hakkında “örgüt adına suç işleme”, “örgüt propagandası yapma” suçlarından kamu davası açılmıştı.  Meral hakkında hazırlanan iddianamede, söz konusu etkinliğin PKK’nin kuruluş tarihinin ve kurulduğu mekanın “örgüt tabanı” ve “sempatizanları” tarafından benimsenmesi, tanınması amacıyla “örgüt çağrısı” doğrultusunda gerçekleştiği öne sürülmüştü.
 
Yargılamayı yapan Ağır Ceza Mahkemesi, Meral hakkında “örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme” suçlamasıyla ceza verilmesine yer olmadığına, “örgüt propagandası” suçlamasından ise kovuşturmayı erteleyerek 3 yıl süre ile denetim altına alınmasına karar vermişti. Meral bu karara itiraz etmiş ve itiraz reddedilmişti.  Meral, hakkında kovuşturmanın ertelenmesi kararı verilmesi nedeniyle “ifade özgürlüğünü ihlal”den Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurmuştu.
 
Başvuruya ret kararı
 
Meral’in bireysel başvurusunu kabul eden AYM, “ifade özgürlüğünün ihlal edilmediğini” belirterek başvuruyu reddetti. “Örgütünün kurulduğu köyde ve kuruluş tarihinde gelenekselleştirilmeye çalışılan etkinlikler kapsamında başvurucunun eylemin tarihsel ve mekansal simgeler üzerinden terörizmi övme niteliğinde olduğunu iddia eden AYM, “Başvurucu; üç yılı aşkın bir süre yargılanmış, söz konusu eylemi nedeniyle herhangi bir ceza mahkûmiyeti ile karşılaşmamış ve üç yıl süresince denetim altına alınmıştır. Söz konusu davanın varlığı nedeniyle başvurucu üzerinde bir caydırıcı etki oluştuğu kabul edilebilirse de kovuşturmanın ertelenmesi kurumunun nitelikleri dikkate alındığında etkileri itibarıyla infazı mümkün hapis cezası ya da para cezasına kıyasla daha hafif bir önlem olduğu söylenebilecektir. Tüm bu değerlendirmeler kapsamında başvurucunun ifade özgürlüğüne yapılan müdahalenin zorunlu bir ihtiyacı karşıladığı ve toplumun terör eylemlerine karşı kendisini koruma hakkı karşısında müdahalenin orantılı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle ifade özgürlüğünün ihlal edilmediğine karar vermiştir” denildi.