Kobanê Davası: Burada siyasi bir anlayış yargılanıyor
- 12:42 27 Ekim 2021
- Hukuk
ANKARA - Kobanê Siyasi Soykırım Davası’nda konuşan avukat Zeynep Sedef Özdoğan, “Burada bir siyasi anlayış yargılanıyor, somut veriler değil” dedi.
DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırıları üzerine 6-8 Ekim 2014’te yaşanan protestolar gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) geçmiş dönem Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ile Selahattin Demirtaş, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, HDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 21’i tutuklu 108 isim hakkında açılan Kobanê Siyasi Soykırım Davası’nın 5’inci duruşmasında 7’nci oturum Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görülmeye başladı.
Çok sayıda kişi katıldı
Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tarafından görülen duruşmaya, avukatların yanı sıra HDP Milletvekilleri Tülay Hatimoğulları, Ayşe Sürücü, Sezai Temelli, Murat Sarısaç, HDP Ankara il ve ilçe örgütü üye ve yöneticileri ile Eskişehir ve Kırşehir’den çok sayıda kişi katıldı.
Sincan Cezaevinde tutulan siyasetçiler duruşma salonunda hazır bulunurken, diğer siyasetçiler ise tutuklu bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Önceki duruşmalarda tahliye edilen HDP Urfa eski Milletvekili İbrahim Binici de duruşma salonunda hazır bulundu.
‘Yargı bağımsızlığı iktidardan bağımsızdır’
Kimlik tespitiyle başlayan oturumda, HDP önceki dönem MYK üyesi Pervin Oduncu tahliyeye ilişkin savunma yaptı. Pervin, AİHM’in Selahattin Demirtaş ve iş insanı Osman Kavala hakkında verdiği kararın uygulanmadığını hatırlatırken, yargı bağımsızlığının iktidardan bağımsız olmak anlamına geldiğinin altını çizdi. Pervin, “Yargı gerçekten böyle mi işliyor? Yargıya, hukuka güvenin olmadığı yerde demokratik işleyiş sağlanmıyor, demokrasinin işlemediği yerde güven oluşmuyor ve bu durumda ciddi krizler yaşanıyor. Verilerde Türkiye’nin hukukun üstünlüğü konusunda alt sıralara gerilediğini görüyoruz” dedi.
‘Barış için çalıştım’
Türkiye'nin kara para aklama konusunda gri listeye alındığına değinen Pervin, “Adaletin, hukukun önemli olduğunu düşünüyorum ve adalete güvenmek istiyorum. Uzun zamandır tutukluyuz ve ben ne suç işlediğimi bilmiyorum. Kimin malına zarar verdim, kimi öldürdüm? Türkiye'de adaletin, barışın, özgürlüğün gelmesi için çalıştım. Demokratik siyaseti esas aldım ve bundan da vazgeçmedim” şeklinde konuştu.
‘Davanın sonucu siyaset kürsülerinde ilan edildi’
Ardından HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş tutukluluk durumuna dair söz aldı. Selahattin, “Mahkemeniz herhangi bir hukuki karar verme yetkisine, gücüne sahip değil. Geçen hafta boyunca bu duruşmanın sonucunun ne olacağı ülkeyi yöneten siyasetçiler tarafından siyaset kürsülerinde ilan edildi. Ülkenin Cumhurbaşkanı hem mütalaayı, hem ara kararı, hem de hükmü açıkladı. Onun küçük ortağı daha da ileri gitti ‘Anayasa Mahkemesi kapatılsın’ diyerek hukuka açık bir müdahale gerçekleştirdi” ifadelerini kullandı.
‘Derdiniz HDP’yi terörize ederek muhalefete saldırmak’
Cumhurbaşkanı’nın Hakim ve Savcılar Kurulu (HSK) üyelerini atadığını dile getiren Selahattin, “Buraya sizi atayan Cumhurbaşkanıdır. Tüm devlet mekanizmasında güç sahibi olmuş siyasi kişi, aynı zamanda bir partinin genel başkanı, neden durup durup bu davaya bu kadar müdahale eder? Türkiye'de başka dava mı yok? Kendisine sormak istiyorum, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde yargılaması yapılan bir tek bu dosyalar mı var? Derdin bu davayı, bizim tutukluluğumuz üzerinden HDP’yi terörize ederek muhalefete saldırmanın bir aracı olarak kullanmak. Toplumu korkutma aracı olarak kullanıyor. Milliyetçiliği kışkırtma operasyonları davası olarak görüyor. Bir diğeri öç alma davası olarak kullanıyor. Hukuki tartışması mahkemelerde tartışılır ama burası bir mahkeme değil. Yargı üzerindeki siyasi baskı kalktığı zaman burası mahkemeye dönüşecek. Bir gün mutlaka bu olacak o gün sanık sandalyesinde oturanlar Kobanê’nin gerçek katilleri olacak” diye konuştu.
‘Dosyayı düşürün’
Ardından konuşan avukat Cahit Kırkazak, ilerleyen süreçlerde Efkan Ala’nın dinlenmesini talep edeceklerini dile getirdi. Cahit, “Ülkenin hukuku ve kendi kişisel durumunuz için kimseye hesap vermek zorunda olmadığınız yasada yazılı. Mesleğinize birazcık saygınız varsa bu dosyayı düşürün” ifadelerini kullandı.
‘Türkiye’yi IŞİD ve Taliban zihniyetine sürüklemeyin’
Pervin Oduncu’nun avukatı Zeynep Sedef Özdoğan söz alarak, “Türkiye’de IŞİD hakimiyeti, Taliban zihniyeti sağlanmaya çalışıyor. Ülkede gittiğim hiçbir yerde kadın göremiyorum, Bursa’da, Ölüdeniz’de, Batman’da orada burada her yerde sadece erkekler var. Burada yargılanan kadınlar bu zihniyete karşı çıktıkları için yargılanıyorlar. Burada bir siyasi anlayış yargılanıyor, somut veriler değil. Ulaş denilen gizli tanığın beyanları dışında müvekkilim Pervin hakkında iddianamede hiçbir şey yok. Nedir Ulaş’ın beyanları, ‘Adının Pervin Oduncu olduğunu ve ara ara yurt dışına çıktığını biliyorum’ demiş. Türkiye’yi IŞİD ve Taliban zihniyetine sürüklemeyin. Müvekkilleri tahliye edin” şeklinde konuştu.
Duruşmaya, avukatların savunmalarının ardından bir saatlik ara verildi.