Ege TUHAYDER’li Selma Altan’ın duruşması yarın

  • 09:25 1 Aralık 2020
  • Hukuk
Melike Aydın
 
İZMİR - Ege TUHAYDER yöneticisi Selma Altan’ın yargılandığı davanın duruşması yarın. Duruşması öncesi konuşan Selma, “dayanışmayı engellemenin bir devlet politikası haline geldiğini” ifade ederken, buna karşı STK’leri sahiplenme çağrısı yaptı.
 
İzmir’de Ege Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği  (Ege TUHAYDER) kurucu üyesi ve hak savunucusu Selma Altan, tutuklu yakınlarıyla yaptığı görüşmeler gerekçe gösterilerek 11 Kasım 2019’da “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla tutuklanmıştı. İddianamesi “görevsizlik ve uyuşmazlık” gerekçeleriyle İzmir ve İstanbul’daki yerel mahkemeler tarafından kabul edilmeyince Yargıtay 5’inci Ceza Dairesi’ne gönderilen Selma, 8 ayın ardından İstanbul Çağlayan 26’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasına karar verilmiş ve ilk duruşmasında ise tahliye edilmişti. 71 yaşındaki Selma’nın yarın görülecek duruşmasında KOAH, hipertansiyon ve diz kapaklarına takılan protez nedeniyle vareste tutulma talebinde bulunulacak. Selma, hakkında suçlama konusu yapılan dernek çalışmalarına, sivil toplum kuruluşlarının (STK) hedef alınmasına ve cezaevlerinin durumuna dair konuştu. 
 
‘Dayanışmayı engellemek devlet politikası’
 
Devletin STK’lerin çalışmasını ve halkın dayanışmasını, özellikle cezaevleri gibi hak ihlallerinin yaşandığı alanlarda tutsak yakınlarının dayanışmasını istemediğini ifade eden Selma, “bunun bir devlet politikası olduğunun” altını çizdi. Hem kendisinin hem de diğer arkadaşlarının hukuksuzca tutuklandığını kaydeden Selma, “Hukukun çok farklı uygulandığını gördük. Gözaltı ve tutuklandıktan sonra 7 ay Şakran Cezaevi’nde kaldım. Bu süre içinde daha iyi gözledim. Tutukluları, özellikle hasta tutukluları ölüme terk etmek... Pandemi de bahane edilerek tecrit artırıldı. Haberleşme zorlaştı, görüş günleri azaltıldı, ayda bir kere ancak bir kişi gelebiliyor. Spor alanları atölyeler her şey kapandı. Ortak çıkılan ana alanlar yok. Cezaevi içinde daha da hapissin. Gardiyanlar düşmanca davranıyor” dedi.
 
Reform açıklamasının ertesinde STK’lere saldırı
 
Cumhurbaşkanı’nın “yargıda reform” ifadelerinin ertesi günü STK’lere saldırı yapıldığına ve birçok kişinin gözaltına alındığına işaret eden Selma, şunları söyledi: “Biz sadece dayanışma derneğiyiz. Hakkari’de tutuklanan biri İzmir’de ya da Aydın’da ailelerinden kilometrelerce uzaktaki cezaevlerine gönderiliyor ve aileler de yoksul. Çocuklarının görüşüne bile senede bir kez zor gelebiliyor. Bu ailelerle kopukluğu gidermek için yine devletin verdiği yetki ile görüşçüleri var ve biz de görüşe gidiyoruz. Bunların hepsi tüzükte yazıyor. Tutukluların çeşitli ihtiyaçlarını karşılamak, aileleri uzakta olduğu için görüşlerine gitmek aileleri adına onların gönderdiği paraları onlar adına yatırmak üzere kurulmuş bir dernek ve biz tüzük dışında herhangi bir şey yapmadık. Emniyet ‘sözde dernek’ diyor da o zaman dernekler masası nedir? Devletin bir kurumu değil midir? Bir sürü yapmadığımız şeyle suçlanıyoruz.”
 
‘STK’lere sahip çıkılmalı’
 
STK’lerin toplumun önemli parçaları olduğunu, dayanışma geleneğinin yok edilmek istendiğini kaydeden Selma, STK’lere sahip çıkılması gerektiğini belirtti. Cezaevlerinde yaşatılan birçok şeyin yansıtılmadığını dile getiren Selma, “Hasta tutsaklar kaderlerine bırakılmış durumdalar. İlaca ulaşamıyorlar” ifadelerini kullandı. 
 
Duruşmaya hastalıkları nedeniyle katılmayacak
 
Tutuklanmadan önce yaşadığı sağlık problemleri cezaevinde ve tahliye olduktan sonra da süren Selma, “Cezaevinden çıkınca iki dizime protez ameliyatı yapıldı. Zor yürüyorum. Kalp problemim var, KOAH hastasıyım. Duruşma İstanbul’da olduğu için vareste tutulmamı talep edecek avukatlarım ve gitmeyeceğim. Bu pandemi döneminde sağlığımdan dolayı da ayrıca problem yaşıyorum. Ancak haberleri takip edebiliyorum” dedi.