Tutsak gazeteciler: Gizliliğimiz olsaydı neden emniyete adresimizi verelim 2023-05-16 17:08:53     ANKARA - Savunmalarını yapan MA muhabirlerinden Berivan Altan, iddianamede kendisine Jin TV’ye içerik ürettiğini ama herhangi somut bir delil olmadığını belirterek, “Eğer gizliliğimiz olsaydı neden Mersin Emniyeti’ne Ankara’daki adresimi vereyim” diye sorarken,  Ceylan Şahinli ise, MA’da çalışmasının sebebinin barış dilinin esas alınması olduğunu söyledi.    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 25 Ekim’de gözaltına alınan 29 Ekim’de tutuklanan muhabirlerimiz Habibe Eren, Öznur Değer ile Mezopotamya Ajansı (MA) Yazı İşleri Müdürü Diren Yurtsever, muhabirler Selman Gözelyüz, Deniz Nazlım, Berivan Altan, Emrullah Acar, Hakan Yalçın, Ceylan Şahinli ve tutuksuz yargılanan Zemo Ağgöz, ile Mehmet Günhan ve 20 Mart ‘ta tutuklanan Yeni Yaşam gazetesi muhabiri Hamdullah Bayram’ın yargılandığı davanın ilk duruşması Ankara 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.   Tutuksuz yargılanan Zemo Ağgöz ve Mehmet Günhan ile tutuklu yargılanan gazeteciler duruşmaya katıldı. Duruşmayı Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) Özgür Öğret, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Yöneticisi Cuma Daş, Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Ankara Şubesi, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Gökhan Durmuş, DİSK Basın-İş Ankara Temsilcisi Turgut Dedeoğlu, İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi, Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP), Polen Ekoloji Kolektifi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Murat Çepni, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA)  ve tutuklu gazetecilerin aileleri ve çok sayıda avukat ve gazeteci izledi.   Deniz’in ardından MA muhabiri Berivan Altan savunmasına başladı.   ‘Jin TV’ye ürettiğim içerik dosyada yok’   Birçok kentte haber yaptığını söyleyen Berivan, MA’nın bir bütünen kriminalize edildiğini ve kendilerinin de  içinde olduğu için kriminalize edildiğini belirtti. Berivan, “Parça başı çalışıyorum ve KYK borcum olduğu için kardeşimin hesabını kullanıyorum. Kardeşimin hesabını kullanmak nasıl bir gizlilik olabilir.  Savcılık ifadesinde KYK borcum olduğunu söylesem de savcı inanmamış tabi. Jin TV’ye dair bir ibare var ve oraya içerik ürettiğime dair. Ben bir delil göremedim nasıl yapmışım. Ben MA’da çalışıyorum nasıl Jin TV’ye içerik üretebiliyorum. Bütün ajanslar haberlerini satarlar. Ben hangi programın iddia edildiğini bilmiyorum ve kabul etmiyorum” dedi.   ‘Gizliliğim olsaydı neden emniyete adresimi vereyim’   Yaptığı bir haberden dolayı hakkında soruşturma açıldığını, emniyetin kendisini aradığını kendisinin de Ankara’da olduğunu ve Ankara’daki adresini verdiğini dile getiren Berivan, “Eğer gizliliğimiz olsaydı neden Mersin Emniyeti’ne Ankara’daki adresimi vereyim. Kaçma şüphem olsa neden adresi vereyim. Telefon tape kayıtlarım var. Orada bir haber aktarımı yapmışım. Konya’da Dedeoğullarına  dönük katliamı aktarmışım ama TV’nin kendi yayının da konuşması benim suçlama  konum yapılmış ben kendi aktardığımdan sorumluyum. İmralı’da uygulanan tecride dair yaptığım haberler yayınlanmış bu nasıl suç konusu yapılıyor. Anadilde yaptığım haberler ya da Ömer Öcalan ile yaptığım haber soyadı Öcalan diye suçlama konusu yapılmış. Nagihan Akarsel’in cenazesini takip etmem suç sayılmış” diye belirtti.   ‘Ankara’nın göbeğinde gazetecilik yapıyorum’   Davada bulunan tüm avukatların herkesin kendisinin Adana doğumlu olduğunu bildiğini söyleyen Berivan, “Mersin’deki davam mükerrer bir davadır. O dosyada tanık bile ortada yok. Tanık ifadesinde giriş çıkışlarım suç sayılıyor. Ama resmi giriş çıkışlarım var. Ben o dosyada bile yine gidip ifade vermişim. Ankara’nın göbeğinde gazetecilik yapmışım. Tutuklanmadan önce Bartın’daydım, İçişleri Bakanı dahi oradaydı. Gazetecilik olarak suç olarak gösteriliyor ama ben orada gazetecilik kimliğimle vardım” diyen Berivan’a mahkeme heyeti, “Habur sınır giriş çıkışlarınız var neden” diye sordu. Berivan, daha önceki suçlamalar konusu olduğu ve suç olarak görüldüğü dosyanın bittiğini dile getirdi.   ‘Bilinçli bir iddianame’   Dedeoğullarına dönük katliam haberlerinin suçlama konusu yapıldığını ifade eden Berivan, “HDP milletvekili Semra Güzel, linç edildi. Dokunulmazlığı vardı, gözaltına alınırken başı eğilmeye çalışıldı. Bir insanın ters kelepçeli alınmasına karşı kadın sözcülerden röportaj aldım, suç sayıldı, aynı şey bana yapıldı.  Görüntü alabilmek için maskemi çıkardılar, ters kelepçe yaptılar ve işkence ile başım eğildi. Üzerimden bir algı yarattılar, onun haberini yaparken bana da aynısını yaptılar. Bu bilinçli bir yargılama değil mi? Bu savcı bilinçli bir iddianame değil mi? Ben 10 Ekim Gar davasını takip ettim, ekoloji haberlerini takip ettim. Adliyelerde MA kimliği ile haber yaptım. Ama bugün kriminalize ediliyor. Çünkü Kürtlere, İmralı’ya ve anadile ilişkin haber yapmışım. Biz açık aleni bir şekilde dışarıdayız ama kaçma şüphesi var diye 7 aydır tutukluyum.  2019 soruşturmasında polisler beni tehdit ettiler ama gitmem dedim. Ben hakikat gazeteciliği yapıyorum. 5 yıldır gazetecilik yapıyorum Ankara’ya gidip geliyorum, Meclis’e gidip geliyorum. Meclis’e girdiğinde kimliğini veriyorsun. Gazeteci istese de kendini gizleyemez” sözlerini kullandı.    Ceylan Şahinli: MA’da barış dili esas   Berivan’ın savunmasının ardından MA muhabiri Ceylan Şahinli’nin savunmasına geçildi.    Yargılanma sebebinin Kürt ve kadın kimliği olduğunu ifade eden Ceylan, “Demokrasinin denetçisi olan biz gazetecilerin bu süreçte cezaevinde oluşu tesadüf değildir. Her meslek grubu gibi gazetecilikte de sorumluluk vardır. Gazetecilik yaptığım süre boyunca barış dilini esas aldım.  MA’da çalışma nedenlerim kimlik ayrımı yapılmaması, ötekileştirmenin olmamasıdır. Sanal medya hesaplarım kendi adıma. Lice emniyeti tarafından arandım ve Urfa’da olduğumu söyledim. Bu nasıl kaçma şüphesi yaratıyor. Gazetecilere neden haber yapıyorsunuz diye hesap soruluyor.  Yani bize neden bizim gibi düşünmüyorsunuz diyorlar. Gazetecilik alanı daraltmak isteniliyor” dedi.    Duruşma gazetecilerin savunmalarıyla devam ediyor.