Kobanê Davası’nda mahkemenin Kürtçeye olan tahammülsüzlüğü 2022-11-03 13:42:08     ANKARA - Kobanê Davası’nda söz alan avukat Cahit Kırkazak, mahkeme heyetine, “Siz Aynur Aşanı dinlemiyorsunuz ki kodlamışsınız kafanızda” diyerek tepki gösterdi. Siyasetçiler mahkeme heyetinin sürekli söz kesime dair, “Kürtçeye olan tahammülsüzlük” diyerek mahkemenin tutumuna bir kez daha tepki gösterdi.    DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırıları üzerine 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de bulunduğu 20’si tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Siyasi Soykırım Davası’nın 18’inci duruşma periyodu, 7’nci oturumuyla Sincan Cezaevi Kampüsü Duruşma Salonu’nda görüldü.   Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tarafından görülen davanın duruşmasına Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar ve çok sayıda izleyici katıldı.   Sincan Cezaevi’nde tutulan siyasetçilerin bir kısmı duruşmaya gelirken, farklı cezaevlerinde tutulanlar ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı.    Duruşma dosyaya giren evrakların okunmasıyla başlandı.    Ardından tutsak siyasetçiler, evraklara dair söz haklarının daha sonra kullanacaklarını belirtti.     ‘Azmettirmeye dair tek bir bulgu yok’   Yerine kayyım atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi (DBB)  Eşbaşkanı Gültan Kışanak söz aldı. Bin 400’e yakın dosyaya evrak konduğunu ifade eden Gültan, evraklara dair söz hakkını daha sonra kullanacağını belirtti. Gültan, “İlliyet bağı, hangi olay, kim kimi azmettirmiş bunları ayırmak için tek tek dosyalara bakmamız ve sözümüzü kurmamız gerekiyor. Bizim azmettirmemize dair bir beyanları olsaydı bizi o davalara dahil edeceklerdi, kimse bizi dahil etmedi. Bu belgelerin ne kadar süre inceleneceğine dair bilirkişiye gönderin. Bu konudaki haklarımızın saklı kalmasını istiyorum” dedi.    Selahattin Demirtaş: Azmettirmemizle ilgili tek bir beyan yok    Ardından HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş söz aldı. Selahattin’de on binlerce evrakın dijital olarak kendilerine tebliğ ettiğini kaydetti. Selahattin, “Bir yargılama olsaydı bu bütün bu belgeleri incelemek duymaksızın heyetinize güvenip savunma bile yapmazdık. Gelen evraklar dan anlaşılacağı üzere tek bir dosyada azmettirici olarak geçseydik dosyaya dahil olurduk. Benim azmettirdiğime dair tek bir kişinin suçlaması yok. Soruşturma davasında yok, evraklarda yok. Bir araba camı kırma olaylarında bile yok. Ama biz azmettirici olarak yargılanıyoruz. Heyetiniz, adil bağımsız bir yargılama yapsaydı ve bizde buna güveniyor olsaydık savunma bile yapmazdık” diye belirtti.     Her yargılamayı, polis araştırmasından başlayarak incelemeleri gerektiğini ifade eden Selahattin, bu aşamada beyanda bulunacak fiziki imkanların olmadığı imkansızlıklar içerisinde olduğunu kaydetti    ‘Mütalaaya dair söz kurmayacağım’   6-8 Ekim sürecinde yaşananlara dair evrakların tamamının eksik olduğunu dile getiren TJA aktivisti Ayla Akat Ata, “Bu dosyalar hakkında söz kurmayacağım, bu dosyalara dahil etme sürecimiz bir kumpas ile dahil edildik. O yüzden söz kurmayacağım” sözlerini kullandı.    Siyasetçilerin ardından Avukat Kenan Maçoğlu, tanık Merdan Rüştüovalıoğlu’na dair hazırladığı sunumu izlettirdi.     8 yıl sonra ortaya çıkan tanık Merdan Rüştüovalıoğlu    Tanık Merdan Rüştüovalıoğlu’nun daha önceden gizli tanık olduğunu ifade eden Kenan, heyetin en sevdiği tanık olduğunu belirtti. Kenan, “Merdan konuştuğunda sizler soru sorduğunuzda, Merdan cevap verdiğinde ayrı bir haz alıyordunuz. Merdan gizli tanık iken de çocuğunuz gibi sahiplendiniz. Merdan 8 sene sonra ortaya çıktı. Allah’ın hikmeti herhalde, 8 yıl boyunca kimsenin bilgisi yokken, sonra kendisi mahkemenize ulaştı. Merdan, 130 sayfaya kadar ifade verdi. Olmadık ayrıntılar verdi, herkesi bir şekilde bir yere gördü, örgütün üst kademesi ile dahil olduğu toplantılara katıldığına dair ilginç bilgiler verdi” sözlerini kullandı.    Mahkeme heyetine: Tanıklar arasında bir farkınız yok    Merdan Rüştüovalıoğlu’nun 10 saat boyunca yalan söyleyip gittiğine dikkat çeken Kenan, Merdan Rüştüovalıoğlu’nun beyanlarında sürekli “Şahin” isimli birinden sürekli söz ettiğini kaydetti. Kenan şöyle devam etti: “Şahin isimli dediği kişi yaşamını yitirdiğini söylüyor ama ölen birini kendine şahit olarak gösteriyor. Şahin’i bir yerde koymuş kafasına. Bütün kurgusunu Şahin’e göre yapmış ve emniyete verdiği ifadenin unutulacağını düşünüyordu ki zaten  Merdan buraya geldikten sonra bize emniyet ifadesini verdiniz yoksa vermeyecektiniz. Bu söylediklerimiz sizin için bir şey ifade ediyor mu sanmıyorum. Bunları belki siz utanırsınız diye anlattım. Ama onu da düşünüyorum. Gizli ve açık tanıkların yaptıkları ile sizin yaptıklarınız aranızda bir fark göremiyorum.”    ‘Çelişkili beyanlara rağmen tutuklama devam kararı verecek misiniz?’    Kenan’ın ardından Avukat Cemile Turhallı Balsak söz aldı. Gelen giden evraklarda fili bir imkansızlıklar olduğunu vurgulayan Cemile, gün içerisinde dosyaya onlarca belgenin girdiği belirtti. Etkin bir denetim yapılabilmesi için önceden kendilerine ve müvekkillerine evrakların gönderilmesi gerektiğinin önemine dikkat çeken Cemile, “Merdan Rüştüovalıoğlu’nun bu kadar çelişkili beyanlarına rağmen mahkemeniz tutuklama devam kararı verecek mi? Tarafsız bir mahkemenin birinci derece sorumluluğu, bütün bilgi ve belgelerin bize gönderilmesi ve bununla ilgili makul bir süre verilmesi gerekliliğidir. Aleyhe olan hususları kabul etmiyoruz. Savunma kısıtlılığına dönüştü durum” sözlerini kullandı.    Mahkeme heyetinden avukatların savunmasına müdahale    Kürt siyasetçi Aynur Aşan adına söz almak istediğini belirten Cemile’ye mahkeme heyeti, vekaletnamesini sunması gerektiğini kaydetti. Mahkeme heyetine CMK’yı hatırlatan Cemile’nin sözlerini mahkeme heyeti tarafından kesildi.    Mahkeme heyeti ardından Aynur’u  kürsüye çağırarak, Aynur’a “Ne zamandan beri atadınız” diye sordu.     Ardından Cemile, Aynur’a  ilişkin söz aldı. Mahkeme heyetinin Aynur’un savunma yaptığı sırada savunma hakkının engellendiğini söyleyen Cemile, mahkeme heyetinin Aynur’un savunmasını itibarsızlaştıracak sorular sorduğunu kaydetti.    Cemile’nin savunma yaptığı sırada mahkeme heyeti bir kez daha Cemile’nin sözlerini keserek, “Burada bir panelde değiliz, siz şimdi gider Einstein’in savunmasını üstlenirsiniz gerek yok bunlara” demesi dikkat çekti.    Mahkeme heyetinin Cemile’nin sürekli sözlerini bölmesine dair tutuklu siyasetçiler de tepki gösterdi.     Ardından Avukat Cahit Kırkazak, mahkeme heyetine, “Siz Aynur Aşanı dinlemiyorsunuz ki kodlamışsınız kafanızda” diyerek tepki gösterdi. Siyasetçiler mahkeme heyetinin sürekli söz kesime dair, “Kürtçeye olan tahammülsüzlük” diyerek mahkemenin tutumuna bir kez daha tepki gösterdi.    Aynur’un bugün özgür olsaydı yine siyaset yapacağını ama mahkemenin siyaset yapma hakkının elinden alındığını ifade eden Cemile,  Aynur’un tutukluluğunun haksız ve temelsiz olduğunu kaydederek, Aynur hakkında tahliye kararı verilmesini talep etti.     Duruşmaya bir buçuk saat ara verildi.