Pınar Gültekin davası: Fail yerine kadının özel hayatı yargılanıyor 2021-07-12 17:39:15   MUĞLA - Pınar Gültekin’i katleden Cemal Metin Avcı ve ona yardım eden kardeşi Mertcan Avcı’nın yargılandığı davada Pınar’ın ailesi salondan çıkarıldı. Davaya dair iddianamenin genişleyeceği belirtildi. Avukat Rezan Epözdemir ise "Bu yargılamada, maktulün özel hayatı yargılanmaya çalışılıyor" dedi.   Muğla'nın Ula ilçesinde 16 Temmuz 2020 tarihinde kaybolan ve 21 Temmuz’da katledilmiş halde bulunan üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’i katlettiği ortaya çıkan Cemal Metin Avcı ve ona yardım eden kardeşi Mertcan Avcı’nın yargılandığı davanın 5’inci duruşması Muğla 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada, Pınar’ın annesi, babası ve kardeşleri, taraf avukatları hazır bulunurken fail Cemal Metin Avcı tutuklu bulunduğu Afyonkarahisar 2 Nolu T Tipi Cezaevi’nden, fail Mertcan Avcı ise İzmir Bayraklı Adliyesi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmayı, birçok kadın örgütü takip ederken, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Murat Çepni ile partinin İzmir ve Muğla il örgütleri de duruşmayı izledi.   ‘Fail İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasını savundu’   Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada, sanık Cemal Metin Avcı, dijital medyada kendisine katil denilerek linç edildiğini söyledi. Sanık,  "Ben katil değilim, kadın düşmanı değilim. Adil yargılanmıyorum" sözleriyle kendini savundu.    Hakim aileyi salondan çıkardı   Mahkeme heyeti, ailenin ve avukatının reddi hakim talebini reddederken, Pınar’a ait Apple marka cep telefonunun 2 yıl geriye dönük kayıtların incelenmesine karar verdi. Karara tepki gösteren Pınar’ın babası Sıddık Gültekin ve aile üyeleri mahkeme heyeti tarafından salondan dışarı çıkarıldı. Karara salonda bulunan HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, "Acılı aileye bunu yaparak cezalandırıyorsunuz" diyerek tepki gösterdi.   Sanık Mertcan Avcı yine tutuksuz yargılanacak   Mahkeme heyeti, ayrıca Cemal Metin Avcı'nın tutukluluk halinin devamına ve faile yardım eden kardeşi Mertcan Avcı'nın ise tutuksuz yargılanmasına karar verdi.    Bir sonraki duruşma 6 Eylül'e ertelendi.   Reddi hakim kararı reddedildiği için salon terk edildi   Duruşmanın ardından adliye önünde açıklama yapan ailenin avukatı Rezzan Epözdemir, Yargıtay’ın failin anne baba ve babalarının ortağı olan Şükrü Bakan için Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın Muğla 2’nci Sulh Ceza Hakimliği tarafından reddedildiğini hatırlattı. Rezzan, tarafsız ve bağımsız yargılama hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle her seferinde verilen reddi hakim talebinin reddedilmesi nedeniyle salonu terk ettiklerini belirterek TCK 309. Maddesi’ni kullanarak kanun yararına bozma kararının Adalet Bakanlığı tarafından kabul edildiğini söyledi. Rezzan, Yargıtay 8. Dairesi’nin tebliğ ettiği karara göre Muğla 2’nci Sulh Ceza Hakimliği kovuşturmaya gerek olmadığına yönelik kararını kaldırdığını hatırlattı.   Failin babası ve ortağından çelişkili ifadeler verilmişti   Yargıtay’ın mobese kayıtlarına göre, katliam saatinde şüphelilere ait araçların görüntülerinin olduğunu ifade eden Rezzan, failin gözaltına alınıp, suçu işlediğini kabul ettiği tarihte failin babasının ve ortağının atıl bir bağ evine 22.35’te tamirat tespiti amacıyla gittiğini dile getirdi. Faillerin ancak şikayetler sonucunda savcılık tarafından çağrıldığını kaydeden Rezzan, “Savcılık çağırıyor, ‘neden gittiniz’ diye. Baba ‘acaba maktul yakınları orada mı’ diye gittik diyor. Ortak Şükrü Bakan da ‘evin tadilat ihtiyacı var mı2 diye cinayet mahalline giden bir bakış açısı. Buna inanılması nasıl bekleniyor? Savcılık buna inanarak takipsizlik kararı verdi. İtirazımız reddedildi ama Yargıtay bu gerekçeyi bozdu henüz Cemal Metin Avcı suçunu itiraf etmemişken, 22.35’te eve gitmenin yegane amacı vardır, suç delilleri gizlemek yok etmek” diye konuştu.    ‘Failin annesi ve eşi de de yargılanacak’   Sulh Ceza Hakimliği’nin takipsizlik kararını kaldıracağını, başsavcılığın da yeniden iddianame tanzim edeceğini belirten Rezzan, “Bu üç kişinin de yargılanmasının hukuki fiilinin önü açılmış olacka. Hatta eşi Emine Avcı’nın da yargılanması. Çünkü o da cinayet mahalline gitti. Ondan da bizim şikayetimiz var. Yargılamanın seyri değişiyor. Kapsam çok daha genişliyor. Belki biz maddi gerçeğin ortaya çıkması ve adaletin tecelli etmesi, sonuna kadar hukuki mücadelemizi vermesek olağanüstü kanun yollarına başvurmasak bu dosya bir şekilde adalet tecelli etmeden kapanacaktı” dedi.