ANKARA - HDK bileşenleri, “Barış İçin 1 milyon imza” kampanyasına yaptıkları açıklama ile Ankaraya taşıdı. Açıklamada, bütün halkların ortak mücadele ağını büyütme çağrısı yapılarak, barış için birlik ve beraberlik vurgusu yapıldı.

 

Halkların Demokratik Kongresi’nin (HDK) başlattığı “Barış için 1 milyon imza” kampanyası tanıtımı için bir araya gelen HDK Ankara Meclisi, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Çankaya İlçe Örgütü’nde açıklama gerçekleştirdi. HDK bileşenlerinin de katıldığı açıklamada salona “Barış için bir milyon imza” yazılı pankart asıldı.

HDK Ankara Gençlik Meclisi üyesi Neval Çaşurluk okudu.

 

‘Onurlu bir barış için ortak mücadele şart’

 

Açıklama öncesi konuşan HDK Genel Meclisi üyesi Belgin Koç, “İç barışını tesis edemeyen bir ülke olarak, bunun sonucunda gerçekleşen yoksulluk ve adaletsizlik, toplumsal çürüme ile toplumun bütün kesimlerinin topyekun bir saldırı olduğu bir süreçteyiz. Devlet Bahçeli’nin ekimde DEM Parti sıralarına yönelerek eşbaşkanların ellerini sıkarak toplumda yeni bir umut ve sorular başlattı. Bizler bu süreci barış için aralanmış bir kapı olarak görüyoruz ve barış için doğacak her türlü olanağın peşinden giden bir gelenekten geliyoruz. Bizler her halükarda onurlu bir barışa şans vermeyi doğru kabul ediyoruz” dedi.

 

‘Herkesi sorumluluk almaya davet ediyoruz’

 

Ardından, HDK Gençlik Meclisi üyesi Neval Çaşurluk, imza kampanyasının duyuru metnini okudu Neval Caşurluk şunları söyledi: “Uzun yıllardır yaşadık ve yaşıyoruz ki, Kürt sorunun çözümü adına dayatılan güvenlikçi politikaların yarattığı çatışma hali, yüz binlerce insanın ölümü, gözyaşı ve büyük acılarla dolu bir toplumsal tablo ortaya çıkardı, çıkarıyor. Barışçıl çözümü dışlayan bu ısrarın kaçınılmaz olarak ağır ekonomik maliyetleri de var. Güvenlikçi politikaların öncelenmesi nedeniyle Türkiye’de son 40 yılda en az 3 trilyon dolar harcanmıştır. Bu durum, yaşanılan toplumsal yoksunluğun ve yoksulluğun dayanılmaz boyutlara ulaşmasının da en temel nedenidir. Kürt sorunu, demokratik, barışçıl ve toplumsal çözümünü beklemektedir. Barışı kazanmaktan ve ortak yaşam geleceğimizi savunmaktan vazgeçemeyiz. Ortadoğu’da ve Suriye’de katliam ve soykırım boyutuna varan saldırılar da göstermiştir ki barış, Bölge’de yaşayan halklar ve inançlar açısından da hayatidir. Bu sebeplerle, başta TBMM olmak üzere, tüm siyasi ve toplumsal çevreleri, özgür ve adil bir yaşam özlemi duyan yurttaşları, barışın inşası için sorumluluk almaya davet ediyoruz.”

 

‘Barış demeye devam etmeliyiz’

 

Sosyal Demokrasi Partisi (SODEP) adına söz alan Doğa Karakuş, barış için mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayarak şunları kaydetti: “Barış için mücadele etmek gerektiğine inanıyoruz. Barışın sesini daha fazla yükseltmek ve halkları özgürlük taleplerini büyütmek sorumluluğunu taşıyoruz. Bu kampanya halklarımızın savaşa karşı barış sesinin bir göstergesidir. Ve bu sese hep birlikte güç vermeliyiz. Barış sadece silahların susmasıyla değil, emeğin sömürülmediği, kadınların katledilmediği ve özgür olduğu, halkların kardeşçe ve eşit bir şekilde yaşadığı bir düzenin inşasıdır. Bu kampanyayı hep birlikte büyütelim.”

 

‘Hep birlikte ses yükseltmeliyiz’

 

Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) adına konuşan Parti Meclisi (PM) üyesi Çağla Özgençtürk ise “Yeteri kadar acılarımız var ve bunları gelecek nesle aktarmamak için barış demekten vazgeçmemeliyiz. Talebimizde haklıyız ve aslında hep birlikte bu sesi yükseltmemiz gerekiyor” diye konuştu.

 

Açıklama, kampanya föylerinin imzalanmasıyla sona erdi.