Barış Forumu'na davet: Farklı görüşler bir araya geliyor 

2025-03-13 09:07:13


	 

	Melike Aydın 

	 

	İZMİR - İzmir’de sivil toplum örgütleri, barışı konuşmak ve toplumsal barış talebini güçlendirmek için Barış Forumu’nda bir araya geliyor. Avukat Beydağ Tıraş Öneri, barışı tartıştırmaya devam edeceklerini belirterek, tüm yurttaşları 15 Mart’ta Mustafa Necati Kültür Merkezi’ndeki foruma davet etti. 

	 

	Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) heyetinin, İmralı Cezaevi'nde tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile başlattığı görüşmeler, farklı kesimler tarafından olumlu karşılanıyor. Bu süreç, ülkede demokrasi ve barış ortamının sağlanmasını talep eden yurttaşlar ile hak savunucularının oluşturduğu Barış Forumu tarafından da dikkatle takip ediliyor. Forum, barışın geniş kesimlerce tartışılması amacıyla 15 Mart Cumartesi günü Mustafa Necati Kültür Merkezi'nde bir araya gelecek. Forumun oluşum sürecinde yer alan Avukat Beydağ Tıraş Öneri, barışı toplumun her kesiminde konuşulabilir hale getirmeyi amaçladıklarını belirterek, tarafların sürecin sona erdiğini ifade etmesine rağmen barış üzerine konuşmaya devam edeceklerini vurguladı. Öneri, farklı görüşlerden tüm yurttaşları Barış Forumu’na katılmaya davet etti. 

	 

	‘Sivil toplum barışı konuşsun diye’

	 

	Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi iklimde bir barış ihtiyacı olduğunu ve aslında herkesin bunun bilincinde olduğunu ifade eden Beydağ Tıraş Öneri, sürecin adının konmadığını ve tarafların bazı görüşmeler gerçekleştirmeye devam etse de sivil toplumun bunun dışında kaldığını belirtti. Bu nedenle, süreçten bağımsız olarak kendi barış taleplerini dile getirmek ve bunun üzerine konuşmak amacıyla böyle bir çalışmayı başlatmayı düşündüklerini kaydeden Beydağ Tıraş Öneri, “Bir grup arkadaşımızın çağrısıyla bir araya geldik ve birkaç toplantı yaptık. Zamanla sayımız arttı. En son yüz civarındaydık ve bu rakam giderek artıyor” şeklinde konuştu.

	 

	‘Kurumlardan bağımsız sivil bireyler oluşumu’

	 

	Kurumsal bir kimliklerinin olmadığını ve süreci kurumlar üzerinden yürütmeme kararı aldıklarını dile getiren Beydağ Tıraş Öneri, “Meslek odaları, partiler, sendikalar veya diğer hak örgütleri kurumsal olarak bir araya geldiğinde uyulması gereken çeşitli aşamalar oluyor. Biz ise bu kurullardan bağımsız, yalnızca bireysel katılıma dayalı bir süreç olmasını istedik. Dolayısıyla şu anda 5 kişiden oluşan geçici bir çalışma sekreteryası oluşturuldu. Şu anda mümkün olduğunca tüm partiler, sendikalar, hak örgütleri ve ulaşabildiğimiz herkesle görüşerek katılımcı bir şekilde bu forumu gerçekleştirmeyi planlıyoruz. İlk olarak İzmir Barosu önünde yaptığımız basın açıklamasıyla süreci duyurduk” ifadelerini kullandı.  

	 

	‘Çalışmanın sürekliliği akışta netleşecek’

	 

	Forumların devamı konusunda farklı fikirler olduğunu, ancak yaşayan bir organizma gibi olması istendiği için bir kalıbının bulunmadığını söyleyen Beydağ Tıraş Öneri, “Hatta bu bir meclis mi olsun, kalıcı bir yapı mı olsun diye konuşuldu ama akışta karar verilmesi kararlaştırıldı. Oraya gelecek kişilerin fikirleri ve önerileriyle bu sürecin şekillenmesi daha sağlıklı bulundu” diye belirtti.

	 

	‘Farklı görüşler de katılmalı'

	 

	Farklı fikirlerin bulunmasını kıymetli gördüğünü kaydeden Beydağ Tıraş Öneri, “Önemli olan, bizim bireyler olarak barıştan ne anladığımızı birbirimize söylememiz. Çünkü sonuç itibarıyla çatışan tarafların silah bırakması barış değildir, silah bırakmaktır, ateşkestir ve iyi bir şeydir. Ama barışın gerçekten kalıcı bir biçimde hayatımızda olması için hem hukuksal hem de toplumsal hayatta birtakım değişikliklere ihtiyaç vardır. Gerçekten barıştan ne anlıyoruz, ne olursa kendimizi barış içinde hissedeceğiz, bunu konuşmak önemli. Bu yüzden mümkün olduğunca farklı kesimlere ulaşmaya çalışıyoruz. Aksi takdirde yalnızca kendi mahallemize konuşmuş ve kendimize anlatmış oluruz. Oysa farklı görüşlerden insanlar da orada olursa fikirlerin zenginleşeceğine inanıyorum. Yeter ki fikirlerini, barış ortamı içinde, hak ve özgürlüklere saygılı bir biçimde dile getirsinler. Elbette farklı görüşlere açığız, yeter ki tartışmalar doğru zeminde yürütülsün” diye konuştu. 

	 

	‘Taraflar süreci bitirse de biz barışı tartıştıracağız’

	 

	Barışı konuşmanın sürece yayılması gerektiğini, belli bir kapasitesi olan bir salonda herkese ulaşmanın mümkün olmadığını belirten Beydağ Tıraş Öneri, ancak oradaki fikirlerin, sokaktaki insanın da konuşacağı bir mesele haline getirilmek istendiğini sözlerine ekledi. Beydağ Tıraş Öneri, “Daha önce de benzer süreçler yaşandı. İç veya dış siyasi gelişmelere bağlı olarak süreç birçok kez kesintiye uğrayabiliyor veya sekteye uğrayabiliyor. Dolayısıyla, sivil bireyler olarak—çünkü bu süreçte sivil yanımız ön planda sürecin mümkün olduğunca dışında kalarak devam etmek ve taraflar ‘süreç bitmiştir’ dese bile konuşmaya devam etmek gerektiğini düşünüyoruz. Kafamızdaki düşünce bu. Çünkü çok fazla taraf var ve taraflar doğrudan bize sormuyor. Bizim görüşümüz ne kadar dikkate alınıyor, tartışılıyor mu bilemem. Ama süreçten bağımsız olarak kendi barış düşüncemizi olgunlaştırabilirsek, toplum gerçekten barışı sahiplenecektir. Barışı sahiplenen bir toplum, siyasi iktidar ve muhalefet partileri üzerinde mutlaka etkili olacaktır. Ancak bu, elbette uzun vadeli bir süreç olacaktır” dedi. 

	 

	Beydağ Tıraş Öneri, “Burnumuzun dibinde bombalar patlamamış olması, bizi bu durumdan azade kılmıyor. Bunu pek çoğumuz yaşadık. Ankara’nın göbeğinde, barış için yürüyen insanlar katledildi. Kalıcı bir barış süreci olmadığı sürece bu tür katliamların devam etme ihtimali vardır. Mümkün olduğunca katılım sağlayalım, çünkü kendi görüşümüzü ifade etmemiz önemli” diyerek herkesi Barış Forumu’na davet etti.