DBP’li Çiçek Arıç: Demokrasi için koşullar oluşturulmalı 2025-01-26 09:09:31   Elfazi Toral   İSTANBUL  - PKK Lideri Abdullah Öcalan ile DEM Parti Heyeti’nin görüşmesinin ardından başlayan tartışmalara ilişkin konuşan DBP’li Çiçek Arıç, iktidarın baskı ile sonuç alamayacağını belirterek halkın çözüm ve demokrasiden yana olduğunu bunun için de koşulların oluşturulması gerektiğinin altını çizdi.    Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti’nin 28 Aralık 2024 tarihinde PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmenin ardından 7 maddelik mesaj kamuoyuyla paylaşıldı. Hem devlet, hem de siyasi partiler hem de tüm toplumda büyük bir yankıyla karşılık buldu. İmralı ile yapılan görüşmeler ve açığa çıkan mesajlar doğrultusunda Türkiye’nin gündemini belirlemeye devam ediyor. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Parti Meclis Üyesi Çiçek Arıç, DEM Parti Heyeti’nin Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşme ve açığa çıkan mesaja dair konuştu.   İmralı ile yapılan görüşmelerin hem Kürtleri hem de tüm Türkiye halklarını ilgilendiren önemli bir adım  olduğunu ifade eden Çiçek Arıç, “Kürtler yıllardır barış sürecinin başlaması gerektiğini vurguluyor. Barış tüm topluma umut veriyor. Bu sürecin başlaması da herkese bir umut yaydı. Türkiye siyaseti artık çok tıkandığı bir noktada. Türkiye’de ekonomik sorun ya da mevcut sorunların en büyük nedenlerinden biri çözülmeyen Kürt sorunudur. Ve aynı zaman da Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecrittir. Bu tecrit tüm topluma yayıldı. Başlatılan bu sürece dair halktan da ciddi bir beklenti ve bir umut var. Halk artık bu sürecin böyle gitmeyeceğinin farkında. Halkın da ciddi bir beklenti içesinde olduğunu görüyoruz. Çünkü halk ciddi sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Bu anlamıyla halk bir çözüm bir barış istiyor” dedi.   ‘Türkiye’de demokrasi sorunu var’   Türkiye de demokrasi, hukuk ve adalet sorunu olduğunu belirten Çiçek Arıç, “Toplumda sıkça açığa çıkan soru şu oluyor; bir barış süreci başlatacaksınız ama bir yandan kayyım atamaları bir yandan gazetecilerin tutuklanması, bir yandan da barış söylemleri var. Baskı ile ilerleyen bir süreçte çözümden bahsedemeyiz. Bu süreci yalnız bırakmamak gerekiyor. Tüm toplumun barış ve Kürt sorunun çözümü için katkı sağlaması gerekiyor. Hem siyasi partiler hem de sol sosyalistler ve kadınlar bir bütün bu sürece kenetlenerek, örgütlenerek ve bu sürecin yanında durarak başarıya ulaştırabiliriz. Bu süreci birilerinin kaderine bırakırsak olmaz. Toplum ne istiyor? Toplumun istediği ve talep ettiği temelde yaklaşmak gerekiyor” şeklinde konuştu.   ‘Herkese sorumluluk düşüyor’   PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın göndermiş olduğu “Sürecin başarısı için Türkiye’deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir. Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır” mesajına dikkat çeken Çiçek Arıç, “Sayın Öcalan bütün bu sorunları çözebileceğini vurgulamıştı. Ve bu sorunun ise adresi olarak da Meclis’i gösterdi. Bizler de bu süreci barış sürecine dönüştürebilmek için başta kadınlar olmak üzere herkes katkı sağlamalı. Gönderilen mesajın ne kadar hayati bir öneme sahip olduğunun farkında olmak gerekiyor. 50 yıldır devam eden bir süreç var. Ve bu geçen süreçte de Kürtler çok büyük bedeller ödedi. Onun için her Kürt annesi bir an önce bu ülkede barışın sağlanması gerektiğinin vurgusunu yapıyor. Bu anlamıyla sadece Kürt annelere değil tüm annelere sorumluluk düşüyor. Her annenin bu sürece katkı sağlayarak güçlendirmesi gerekiyor” sözlerine yer verdi.   ‘İktidarın bu topluma ses vermesi gerekiyor’   Çiçek Arıç son olarak ise şunlara vurgu yaptı: “45 aydan sonra İmralı ile bir temas kuruldu ve bu temas çok kıymetli. Görüşmelerin ardından başlatılan bu süreci ertelemeyeyiz. Türkiye’de gelinen nokta da toplumsal sorunların ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu halk artık savaş istemiyor. Bu halk artık barış istiyor, toplumsal çözüm istiyor. Bu halk siyasal, sosyal, hukuksal sorunlara bir çözüm istiyor. 20 yıldır iktidarda olan AKP’nin halkın taleplerini karşılaması gerekiyor. Kürt sorununun çözümü demek Türkiye’deki toplumsal sorunların çözümü demektir. Bu ülkede ciddi kadın sorunu var, ekonomik sorun var, bunları birbirinden kopuk ele alamayız. Türkiye’nin de toplumunda, halkın da böylesi bir sürece ihtiyacı var. O yüzden biz kadınlar olarak iktidara çağrımız var. İktidarın artık bu süreci baskı ile götüremeyeceğini ve çözülemeyeceğinin farkına varması gerekiyor. Bu halka ve bu topluma ses vermesi gerekiyor. Bu halk çözümden ve demokrasiden yanadır. Bu halk savaştan yana değildir. Bu sürecin ülkeye demokrasi getirmesi için de bütün koşulların oluşturulması lazım.”