DİYARBAKIR- Erkek işi demeden yaptığı saat tamirciliği ile algıları yıkan Hidayet Kılınçcı, mesleğe başladığında erkeklerin tamir için kendisine güvenmediğini, şimdi bu algının kırıldığını belirtiyor.

 

Toplumda birçok iş erkek işi olarak bilinirken kadınlar bu algıları günden güne yıkıyor. “Elinin hamuru ile erkek işine karışma” sözüne inat her işe el atarak toplumsal cinsiyet rollerine başkaldırıyor. Diyarbakır’ın Yenişehir ilçesine bağlı fuarda saat tamirciliği yapan Hidayet Kılınçcı (32) da başkaldıran kadınlardan sadece biri… Hidayet 2 yıldır saat satışı ve tamiri yaptığını belirterek, işin erkeği kadını olmadığını çevresinde cinsiyet algılarını yıktığını kaydetti. Ayrıca Hidayet tüm kadınların iş ayırmaksızın her yerde çalışabileceğini de belirtiyor.

 

‘Saat tamirine merak sardım’

 

2 yıldır saat satışı yapan Hidayet, ardından saat tamirine merak sardığını söyledi. Hidayet ilk olarak eşinin saat satışı yaptığını, kendisinin eşinden işi devraldığını belirterek, “Eşim burayı açtı ama kısa bir süre çalıştı sonrasında bıraktı. Ardından ben bakmaya karar verdim. Bana getirilen saatleri tamir ettirmek için gittiğim yerde beklerken birden merak etmeye başladım. Bende öğrenmek istedim saat tamiri yapan adamda bana yapabileceğimi söyledi. Bende o saatleri tamir ederken yanında oturup öğrendim” diye belirtti.

 

‘Kadın tamirci görünce saatler geri alınıyordu’

 

Saat tamirini yapmayı öğrendikten sonra işinin daha da zorlaştığına dikkat çeken Hidayet, özellikle erkeklerin kendisine saat tamiri yaptırmadığını, “Erkekler saatlerini tamir etmem için yanıma getiriyordular. Fakat saati bir erkeğin değil de bir kadının tamir ettiğini gördüklerinde, ‘senin yapmanı istemiyoruz, sen yapamazsın’ diyerek saatleri geri alıyorlardı. İşi yaptıktan bir süre sonra hem kadınlar yaptığım işi görünce mutlu olmaya başladı hem de erkekler işi daha iyi yaptığımı gördü. Neredeyse her kesimden saat tamiri yapan insanlar geliyor” sözleriyle yaşadıklarını anlattı.

 

‘Ev ve iş zor olsa da mutluyum’

 

Hidayet tamir işini öğrenirken birçok kez elinin yaraladığını, işi öğrenmenin kendisi için kolay olmadığını ifade etti. Hidayet ayrıca işinin zorlu olduğu kadar evde de zorluklar yaşadığına değindi. Hidayet, “İş yerimde yoruluyorum akşam eve gidip dinlenmeden ev işlerine akşam yemeğine girişiyorum. Evet işte evde zor olabiliyor ama benim için en güzel şey bir kadının ayakları üzerinde durabildiğini göstermektir. Bir kadın isterse her iş yapabilir, buradan tüm kadınlara çalışmaları gerektiği konusunda sesleniyorum. Kendi ayakları üzerinde durup evinin, çocuklarının ve kendilerinin ihtiyaçlarını karşıladıklarında ne kadar mutlu olduklarını görecek” diyerek kadınlara iş konusunda cesaretli olmaları önerisinde bulundu.