İZMİR – Uzundere köyünde JES kuyusu açmak isteyen şirkete karşı 'yürütmeyi durdurma' kararı olmasına rağmen Adem Petrol isimli şirket bürokratik hilelerle köyde çalışma başlattı. Zeytinliklerin ve köyün doğasına zarar vereceğini belirten köylüler yeniden dava açmaya hazırlanıyor. 

 

İzmir'in Karabağlar ilçesine bağlı Uzundere köyünde Jeotermal Santrol (JES) kuyusu açılmaması için köylüler hukuki mücadelesini sürdürüyor. 

 

Termal kaynak arama ruhsatı olan Adem Petrol adlı şirket ise Karayollarına ait 740 No’lu parselde yeniden sondaj çalışması başlattı. Termal su arama ruhsat tarihi 6 Temmuz'da bitecek olan firma, seçimlerin hemen arkasından çalışmaya başladı. 

 

Etrafı bostan tarla ve zeytinliklerle çevrili olan alan Karayolları Genel Müdürlüğü’ne ait arazi üzerinde gerçekleştirilen proje dosyası 2017’nin son aylarında İzmir Valiliği tarafından onaylanmış ve 'Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu olmasına gerek yoktur' kararı verilmişti. Köylüler ise bu karara itiraz ederek dava açmış, İzmir İdare Mahkemesinde görülen davada Zeytincilik Yasasına aykırı ve uygulanması halinde telafisi güç zararlara maruz kalınacağı belirtilerek yürütmeyi durdurma kararı alınmıştı. Duruşmada 'ÇED raporu gerekli değildir' şeklindeki karar da yasalara aykırı bulunmuştu. 

 

‘Danıştay, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Adem Petrol için seferber’

 

Harmanyeri Kentsel Koruma Derneği avukatı Naciye Gür, köylülerin katılımıyla şirkete yeniden dava açacak. Zeytinciliğin Islah Yasasının ilgili maddesince 3 kilometre yakınında sondaj yapılamayacağını ancak yasaya rağmen Valiliğin karara güvenmeyerek temyiz hakkını kullandığını belirten Naciye, "Danıştaya gönderilme tarihi Haziran ayının 3. haftası. Bu süreç böylece devam ederken ve şirket hiçbir şekilde faaliyette bulunamazken, yeniden bir proje dosyası hazırlayıp kurula sunmuşlar. Biz bunu 29 Haziran'da Çevre ve Şehircilik Bakanlığının internet sitesinde bir ilan ile öğrendik. Bu ilan yayınlanana kadar başvuru yapılmış ve yine bakanlık gereken değerlendirmeyi yapmış ve yine 'ÇED gerekli değildir' kararı vermiş. Buradaki başvurunun yeni bir başvuru olmasının tek nedeni 2 kuyunun açılacağı parseller değil. Bu parseller farklı ve parseller için sıfırdan sanki hiç o dava görülmemiş gibi yeni bir başvuru yapmışlar” dedi.  

 

‘Yasanın etrafından dolandılar’

 

Yürütmeyi durdurma kararı alınan 740 nolu parsel üzerinden de jeotermal su arama ruhsatı başvurusunda bulunulabilindiğini belirten Naciye, "Fiziken aynı yerde sondaj açılmasına rağmen ruhsatta yazılı olan parseller farklı olmasına rağmen hukuki süreç Adem Petrol’ün lehine işletilerek ikinci bir dava açılana kadar şirketin burada sondaj kuyusu açması için zaman kazanılmış oldu. Çünkü 740 No’lu parsel aynı ruhsat sahası içinde fakat daha dava açılan parsellerle aynı parsel değil. Yasanın etrafından dolanıyorlar ve bürokrasiyi kendi lehlerine kullanıyorlar" diye vurguladı. 

 

‘Seçimleri olumsuz etkilememesi için sondaj seçim sonrasına ertelendi’

 

Mayıs ayının sonlarında yapılan başvuruyla 10 gün içinde alelacele 'ÇED gerekli değildir' raporu alındığını söyleyen Naciye, sahadaki çalışmaların ise Karabağlar Kaymakamı tarafından seçim sonuna kadar bekletildiğini dile getirdi. Naciye, “Kaymakam burada yaşananları biliyor. Orada da bir kasıt var. Pazar günü seçim yapılıyor Cuma günü yapılan ilanla birlikte onay alıyor. Birkaç saat içinde o davayı yetiştirmeleri mümkün değil. Cuma sabahı yayınlandı Cuma akşamı geldiler” dedi.  

 

‘Çalışmaların durması için bütün köylü seferber’

 

Sondaj çalışmalarının da aceleyle ve usulüne aykırı şekilde gerçekleştirildiğini söyleyen Naciye, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğüne, bakanlığın birçok çağrı hattına ihbarda bulunduklarını aktardı. Naciye “Dışarıdan gördüğümüz kadarıyla çalışma saatleri uzun, mesai bittikten sonra çalıştılar. Olabildiğince fazla köylünün davaya müdahil olmasını sağlayarak davayı açmayı ve önceki mahkemeden 'yürütmeyi durdurma' kararını kullanarak daha hızlı karar almalarını sağlamayı amaçlıyoruz" diye ekledi.