Şehriban Aslan

 

DİYARBAKIR - Sur'un Yıkımına Hayır Platformu, Sur ve Hasankeyf'e yönelik yıkıma karşı Kürdistan başta olmak üzere 20 ayrı ülkede eylem ve etkinlik gerçekleştirecek. Platform Sözcüsü Büşra Cizrelioğulları, duyarlı olan her kesimi 28 Nisan'da desteğe çağırdı. 

 

Kürdistan'da yıkım, talan ve belleği yok etme politikaları sürerken, tarihi ve doğasıyla bir dünya mirası olan Hasankeyf dinamitlerle patlatıldı. Dünyanın en uzun sokağa çıkma yasağının uygulandığı Sur'da ise yıkım devam ettiriliyor. Sur'un Yıkımına Hayır Platformu, yıkımlara karşı 28 Nisan'da Batman ve Diyarbakır merkezli olmak üzere 20 ayrı ülkede eylem ve etkinlik gerçekleştirecek.

 

'Mahalleler talan edildi'

 

Platform, Sur'un Alipaşa ve Lalebey mahallelerindeki “kentsel dönüşüm”e karşı mücadele başlatırken, yaklaşık bir yıldır süren bu mücadelenin kapsamını da genişletti. Platform Sözcüsü Büşra Cizrelioğulları, "Öncesinde zaten Sur'un sokağa çıkma yasağı olan 6 mahallesi yerle bir edilmişti. Akabinde bu yıkıma 2 mahalle daha eklendi. Önce çatışmalı süreç ardından ise kentsel dönüşüm bahanesiyle yıkım gerçekleştirildi. Alipaşa'nın neredeyse tamamı Lalebey'in ise yüzde 5'lik kısmı yerle bir edildi. Şu an bu alanlar üzerinde yeni projeler başlamış durumda. Yani yıkım tamamlandıktan sonra başka bir talan ve rant biçimi, yurttaşların mülklerine el koyma, gasp etme süreci söz konusu" dedi. 

 

'Sur'dan kopamadılar'

 

Sur'da bulunan yurttaşların sorunlarının çözülmediğini ve mücadele seyrinin dönem içerisinde değişmek zorunda kaldığını ifade eden Büşra, şunları kaydetti: "Bir dönem mahallede aktif bir yıkım vardı ve bizler o dönem için mahallede olmak zorundaydık. Çünkü yurttaşlarla omuz omuza yıkıma karşı direndik. Sonrasında sürecin değişmesiyle birlikte yurttaşlar evlerinden çıkmak zorunda bırakıldılar ancak çok uzağa da gitmediler. Sur'dan kopamadıkları için Sur'un diğer mahallelerine geçtiler, bu anlamda ailelerle iletişimimiz devam ediyor. Bir yandan diplomasi çalışmalarını yürüttük, bir yandan hukuk mücadelesini sürdürdük. Hala da aktif bir şekilde sürdürmeye devam ediyoruz." 

 

'Talebimiz çok meşru'

 

"Talebimiz çok meşrudur" diyen Büşra, "Çünkü bir mülkiyete el koyma biçimi ile bir tarihi, bir kenti yok etme durumu söz konusu. Çok ciddi insan hakları ihlalleri yaşandı, bu sürece gazetecilerle birlikte tanıklık ettik. Biz Sur halkıyla birlikte bir sürecin tanığı, mağduru, direneni ve başkaldıranı olduk. Dolayısıyla bu mücadeleyi kazanana kadar devam edeceğiz" dedi. 

 

'Sözde aydınlık çağındayız…'

 

Hasankeyf'in binlerce yıllık tarihine rağmen UNESCO'nun kültür mirası listesine dahi alınmadığını vurgulayan Büşra,  "Listeye girip girmemesi bizim için bir kriter değil orası zaten dünyaya mal olmuş bir yer. 21'inci yüzyılda iktidarın yıkım politikalarının hedefi oldu. Sözde bu dönemde 'aydınlanmayı' yaşıyoruz fakat Hasankeyf dinamitlerle patlatıldı, türbeler taşındı. Ilısu projesi ile coğrafyanın bir bütününü sular altında bırakılacak" dedi. 

 

'Birçok merkezde eylemler yapılacak'

 

28 Nisan'a ilişkin planlamalarını anlatan Büşra, Avrupa, Amerika, Türkiye, Kürdistan olmak üzere 20 ülkede eylem etkinlik planladığını söyledi. Platform olarak Sur'u ve Hasankeyf'i yaşatacak misyonu üstlendiklerini belirten Büşra, "Bölgede Amed, Van, Mersin, Dersim, Hakkâri ve Batman'da yapılacak etkinlikleri örgütlüyoruz.  Temel iki noktamız ise Batman'da Hasankeyf, Amed'de Sur'lardır. Amed'de saat 12.00 de Ulucamii'nin önünde basın açıklaması olacak ardından tüm günü mahallede geçireceğiz. Akşam belgesel gösterimi yapılacak. Bütün dünyanın kadın hareketlerine, ekolojistlerine, insan hakları mücadelesi yürütenlere, özellikle aydın, sanatçı ve yazarlara çağrımızdır. Bugünü sahiplenmeleri gerekir" mesajı verdi.