Melike Aydın 

 

İZMİR - Farklı cins köpeklerin "eşyalaştırılarak" satın alındıktan sonra sokakta kaderine terk edildiğini belirten hayvan hakları aktivisti Keriman Sarıtürk, doğaya verilen zararın devlet politikasıyla ilgili olduğunu vurguladı. 

 

Çevre Eğitim Sağlık ve Sosyal Yardımlaşma Vakfı (ÇESAV) üyesi kadınlar, Çeşme'deki sokak köpekleri sorununa dikkat çekiyor. ÇESAV üyesi Keriman Sarıtürk, sürekli genişleyen şehirlerin hayvanların yaşam alanlarını gasp ederken, bir de insanların geçici hevesleri için eşyalaştırıldığına dikkat çekti. 

 

'Dünyada sadece insanların yaşama hakkı yok'

 

Çeşme'ye geçici süreyle gelen tatilcilerin geçici sürelerle satın aldıkları ve ardından sokağa bıraktığı cins köpeklere dikkat çeken Keriman, bu köpeklerin sokakta yiyecek bulamadığını ve diğer köpekler tarafından şiddete maruz kaldıklarını söyledi. Farklı cins köpeklerin üremesi sonucu anne köpeklerin yavrularına bakamadığını belirten Keriman, "Sokak sokak mama dağıtıyoruz ama yeterli değil. Çeşme Belediyesi'nin barınağı var gereği gibi bakılamıyor. Biz insanları bilinçlendirmeyi de hedefliyoruz. Dünyada bizim yaşamaya hakkımız olduğu kadar onların da hakkı var" dedi.

 

'Hayvanların da yeşil alana ihtiyacı var'

 

İnsanların doğasına en çok müdahale ederek zarar verdiği hayvanlardan olan köpeklerin de çocuklar gibi yeşil alana ihtiyacı olduğunu belirten Keriman, "Şehirleşme onları da etkiledi. İnsanlık acımasızca bir betonlaşmaya gidiyor" diye vurguladı. 

 

'Bencillik, para ve bina hırsı devlet politikasıyla ilgili'

 

Bencillik ve para hırsının devlet politikasıyla ilgili olduğunu ifade eden Keriman, "En tepeden insanların genlerine kadar bu işleniyor. Doğaya, hayvanlara önem veren bir yönetimimiz olsa bunlar olmazdı. Çevre Bakanı çevreyi katlediyor, Tarım ve Hayvancılık Bakanı tarımı ve hayvanları yok ediyor. Denizcilik Bakanı denizleri katlediyor. Nükleer kuruluyor zararlarını herkes biliyor ama belli çevreci kurumların dışında tepki gösteren yok. Onları da kimse ciddiye almıyor, toplum bilinçsiz. Toplum uyanıncaya kadar bu acıları daha çok çekeceğiz."