Akbelen'de rant Cûdî'de özel savaş politikaları

  • 09:02 29 Temmuz 2023
  • Ekoloji
Nazlıcan Yıldız
 
İZMİR – Akbelen’de ve Cûdî’de devam eden doğa talanıyla ilgili konuşan kadınlar, Akbelen’deki direnişe destek olunurken Cûdî Dağı’nda yaşananlara yeteri kadar tepki gösterilmediğini vurguladı. “Doğa bir bütündür” diyen kadınlar, Akbelen gibi Cûdî’ye de sahip çıkılması üzerinde durdu. 
 
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy Akbelen Ormanı’nda Yeniköy-Kemerköy Enerji tarafından açılmak istenen kömür madenine karşı bölge halkının direnişi 2’inci yılına girerken, geçtiğimiz günlerde ağaç kesimi için çok sayıda jandarma eşliğinde gelen işçiler, Akbelen’de çok sayıda ağacı kesti. Bölge halkının buradaki direnişine destek veren yaşam savunucuları da,  ağaç kesiminin durdurulması için eyleme geçti. Akbelen’de doğa talanına karşı direniş devam ederken, diğer yandan 8 Ekim 2020 tarihinde Şirnex’in Cûdî ve Besta bölgelerinde “güvenlik” iddiasıyla gerçekleştirilen ağaç kesimi, son günlerde yeniden gündeme geldi. Cûdî’de de 26 Temmuz günü başlayan yangına müdahale edilmezken, köylülerin girişimleri de engellendi. Çıkan yangının ise bölgedeki askerlerin bulunduğu alanda çıktığı belirtildi. 
 
Akbelen’de rant amacıyla şirketin korunduğunu ve Cûdî’de yaşanan ağaç kesimi ve yangınların da bölgeyi insansızlaştırmak amacıyla yapıldığını söyleyen kadınlar, Akbelen’e çıkarılan sesin Cûdî için de çıkarılmasının önemini vurguladı. Kadınlar, Cûdî’de yaşanan ağaç katliamı için mücadele çağrısında bulundu.
 
HDP İzmir Kadın Meclisi üyesi Mehtap Alişan: Doğa bir bütündür
 
Akbelen’de de, Cûdî’de doğa talanında AKP iktidarına işaret eden Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Kadın Meclisi’nden Mehtap Alişan, “Devlet kendi eliyle ormanı yok ediyor, ağacı yok ediyor. Bunu bir bölge olarak görüyor, doğanın bütünlüğünü korumak üzerine görmüyor. Doğa bir bütündür, bunun dili, dini, ırkı olmaz. Bunun farkına varmadan Cûdî’de neden devlet tarafından bir kıyım var ve oraya buradaki hassasiyet gösterilmiyor sorusunu biz de soruyoruz. Hiçbir farkı yok, bugün Akbelen’de ne oluyorsa Cûdî’de de oluyor. Fark sadece iktidarın özel politikaları ile orayı yok etme çabasıdır. Bunun farkındayız, bilincindeyiz. Cûdî için halkın güçlü, örgütlü bir biçimde karşısında durmasına bir çağrı da yapmış olalım. Bu çağrıyla birlikte oraya da güç olmanın çok kıymetli olduğunu düşünüyorum” diye belirtti.
 
HDP PM üyesi Besriye Tekgür: Cûdî’yi de savunmalıyız
 
Cûdî Dağı’nda da yaklaşık iki yıldır devam eden bir ağaç katliamı olduğunu hatırlatan HDP Parti Meclisi üyesi Besriye Tekgür ise Akbelen’i savunurken aynı zamanda Cûdî’yi de savunmanın gerekli olduğunun altını çizdi. Besriye, “Bir bütün olarak doğamızı, yaşam alanlarımızı savunmamız gerekir, bu bizim görevimizdir. Aslında bu devletin de görevidir ama devlet bunu yapmadığı için halka kalmış bir sorumluluktur. Akbelen’de bir rant meselesi olduğu için devlet şirketi koruyor, halka saldırıyor. Ama Cûdî’de öyle değil, Cûdî’de Kürt halkının yaşamış olduğu alanı insansızlaştırmak istediklerinden dolayı, insanları göçe zorlamak istediklerinden dolayı orada o katliamlar devlet eliyle yapılıyor. Yangınlar çıkıyor ve söndürülmüyor” sözlerini kullandı. 
 
Cûdî’de yaşananların sebebi: Özel savaş politikaları
 
Cûdi’deki doğa talanının Kürt halkının yaşam hakkına, oturduğu alan müdahale anlamına da geldiğini vurgulayan Besriye, asıl amacın bölgeyi insansızlaştırmak olduğunu kaydetti. Besriye, “Bu da, başka bir zulümdür, devletin Kürt halkı üzerinde yürütmüş olduğu özel savaş politikalarıdır. Bunu böyle görmek lazım. Bugün Akbelen’e nasıl ses çıkartıyorsak, oraya yığılıyorsak Cûdi’ye de aynı şekilde sesimizi yükseltmemiz gerekir. Maalesef sorunun Kürt bölgelerinde olduğu durumlarda batıda çok ses çıkmıyor. Bunu da bilmek lazım. Daha önce Kürt bölgelerinde yapılan bu zulme sesimizi çıkarsaydık bugün Akbelen’de, Karadeniz’de yapılan kıyımlara da karşı çıkmış olacaktık” dedi. 
 
İHD Yönetim Kurulu üyesi: Vetha Aydın: Doğa talan ediliyor 
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) yönetim kurulu üyesi Vetha Aydın, Kurdistan’da yıllardır ormanların yakıldığını ve ağaçların kesildiğini ifade ederek, “Doğa talan ediliyor. Akbelen’deki direniş muhteşem, direnişin artırılması gerekiyor ama Cûdî’de başlayan ve yıllardır devam eden orman yangınına Türkiye’deki bütün halkların, bütün sosyalistlerin, demokratların hepsinin ses çıkarması gerekiyor. Yine aynı şekilde hem kamuoyunda yer alması hem de oradaki yangının bir an önce söndürülmesi ve oradaki orman kıyımına son verilmesi için herkesi mücadeleye çağırıyoruz. Cûdî’deki ağaç kıyımıyla ve orman yangınıyla Akbelen’deki orman kıyımı arasında hiçbir şekilde fark olmaması gerekiyor. Ayrım yapmadan, Akbelen’e göstermiş olduğumuz duyarlılığı Cûdî’ye de göstermeliyiz, orman katliamına ses çıkartmamız gerekiyor” diye konuştu.