Melike Aydın

 

MUĞLA - Akbelen Ormanları’ndaki ağaç kıyımını gözlemlemek için alana girişlerinin jandarma şiddeti ile engellenmesinin düşman hukukunun yansıması olduğunu ifade eden Yeşil Sol parti Milletvekili Perihan Koca halkla birlikte direnişe devam edeceklerini belirtti.

 

Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköyde bulunan Akbelen Ormanları’nın Limak Holdinge ait Yeniköy Kemerköy Termik Santrallerine kömür sağlamak için katledilmesine karşı direniş devam ediyor.   Direnişe katılan yurttaşlara dün yakın mesafeden biber gazı sıkıldı, plastik mermi kullanıldı. Akbelen Ormanları’nda gerçekleştirilen ağaç kıyımını görmek için alana CHP’li milletvekilleri alınırken Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Eşsözcüsü İbrahim Akın, Yeşil Sol Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca’nın da içinde olduğu heyet ise alana alınmayarak biber gazı ve tazyikli su ile saldırıya maruz kaldı. 

 

Akbelen ormanlarını korumak için halkla birlikte olmaya giden ve saldırıya uğrayan Yeşil Sol Parti Milletvekili Perihan Koca değerlendirme yaptı.  

 

Faşizmin kurumsallaşma adımlarından biri

 

2 yılı  aşkın süredir devam eden Akbelen direnişinin Türkiye’nin her yerinde önemli bir direniş noktasına dönüştüğünü belirten Perihan, doğa katliamına karşı olan yaşam savunucularının Akbelen’de faşizmin karşısında direndiğini dile getirdi. Seçimlerden sonra iktidarın faşizmin kurumlaşmasını hızlandırdığını ifade eden Perihan, “Bir taraftan zam yağmurlarıyla bu süreci halk için bir zulme dönüştürürken bir taraftan da katliam kıyım, kırım politikalarıyla bu süreçte el yükseltmeye çalışıyorlar. Akbelen’de yaşanan münferit bir vaka değil. Akbelen’de yaşanan faşizmin kurumsallaşma adımlarından önemli bir tanesi” dedi.

 

Üç gündür yaşananlar iki yıldır yapılanların özeti

 

Doğa ve yaşam hakkı savunucuları olarak Akbelen’de 2 yıldır devam eden direnişin bir parçası olduklarını ifade eden Perihan “Ankara’da olağanüstü zam gündemiyle Meclis toplanmışken Yeşil Sol Parti ile buradaki direnişe güç vermek adına Ege’den çeşitli emek ve demokrasi güçlerinin, ekolojistlerin yan yana gelmesiyle buraya geldik. Geldiğimiz andan itibaren düşmanlık hukuku ile karşı karşıyayız. 3 gündür yapılanlar aslında 2 yıldır Akbelen direnişine yapılanların özeti. Faşizm rengini koyulaştırırken de Akbelen direnişçileri burası bizim can damarımız diyenlere karşı barikatlar kuruluyor, işkenceyle gözaltına alınıyor, darp ediliyor, TOMA’larla yaşam alanlarından, Akbelen yuvamızdır diyenler sürülmek isteniyor” şeklinde konuştu. 

 

‘CHP’li milletvekilleri alınırken Yeşil Sol Parti milletvekilleri alınmadı’

 

Halkın vekilleri olarak kendilerine de aynı şiddetin sergilendiğini ifade eden Perihan, “Anayasanın askıya alındığı bu siyasal iklimde, kendi anayasalarını tanımadıkları bir biçimde gazlarla, barikatlarla buradan püskürtülmeye çalışıldık. Milletvekilleri olarak bizim ve bütün yurttaşların anayasal olarak hem protesto hem yerinde bu dönüşümü görme hakkı vardır. Ama eşit yurttaşlık bir yana kendi anayasalarını dahi çiğnedikleri bir durum var. Milletvekilleri olarak içeriye alınmadık ve püskürtülmeye çalıştık. İki defa bu işkenceye dur demek istedik. Sözümüzü köylülerle söyledik, onlarla birlikte direndik ama içeriye CHP’li vekillerle girdiler orada yerinde bu katliamın izlelerini görmek istediler. Ama bizler Yeşil Sol Parti olarak içeriye alınmadık. Oturma eylemi başlattık” ifadelerini kullandı. 

 

‘Direnişe devam edeceğiz’

 

Perihan son olarak “Halkın vekilleri olarak içeride katliamı görmek raporlamak sözümüzü bunun üzerine söylemek istiyoruz, halkla beraber direnişe devam edeceğiz” dedi.