Zelal Tunç 

 

WAN - Güney Kurdistan’a yönelik kimyasal silah kullanımının, insanların yanı sıra doğada yarattığı tahribata dikkat çeken Çev-Der Eşbaşkanı Arzu Dinçer, bu tahribatın etkisinin yüzyıllarca sürdüğüne işaret etti. Arzu, kimyasal kullanımının aynı zamanda bir ekolojik yıkım savaşı olduğunu söyledi. 

 

Türk askerlerinin Metina, Zap ve Avaşın’de kimyasal silah kullanmasının ekolojik yıkım olduğunu vurgulayan Çev-Der Eşbaşkanı Arzu Dinçer, “Kimyasal silahların ekolojik tahribat ve büyük savaşların uzun yıllar boyunca bulunduğu ülkeler ve yerlerde savaşların kimyasal silah kullanıldığında hem insanlar üzerinde büyük bir etkisi bulunmaktadır” dedi. 

 

Türkiye’nin Güney Kurdistan ile Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları devam ediyor. Güney Kurdistan’a yönelik saldırılarda kimyasal silah kullanımına yönelik tepkilerin yanı sıra uluslararası bağımsız heyetlere da çağrılar yapılarak bölgede araştırma yapılması isteniyor. 

 

Kimyasal kullanımının araştırılmasını söyleyen Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı da önce hedef gösterilmiş ardından tutuklanmıştı. Hem Şebnem’in tutuklanmasına hem de kimyasal kullanımına karşı farklı kesimlerden birçok kişi ya da kurum, tepkisini dile getirmişti. 

 

Kimyasal silah kullanımı sadece insanı değil, doğadaki canlıları da katlederken, etkisinin ise uzun yıllar sürdüğü belirtiliyor. 

 

Kimyasal silah kullanımını doğaya olan etkisine dair Van Çevre Tarihi Eserleri Koruma Araştırma ve Geliştirme Derneği (Çev-Der) Eşbaşkanı Arzu Dinçer değerlendirmelerde bulundu. 

 

‘Bölgemizde farklı uygulamalarla karşı karşıyayız’

 

Kimyasal silah kullanımının yarattığı tahribatın uzun yıllar devam ettiğini söyleyen Arzu, “Hem insanlar üzerinde hem de doğa üzerinde büyük etkisi görünmektedir. Ekolojik tahribatı, biz ekolojistler olarak kesinlikle kabul etmiyoruz. Dünyada en büyük yıkımlar, çevreyle ilgili savaşlardır. Bu çevreyle ilgili yıkımlar, uzun yıllar boyunca doğada etkisini göstermektedir. Özellikle ülkemizde ve bölgemizde yaşanan ekolojik yıkımlar, yanlış uygulamalar ve yanlış politikalar sonucu oluşmaktadır. Maalesef bölgemizde de farklı uygulamalarla karşı karşıyayız” dedi. 

 

‘Ekokırım var’ 

 

Kurdistan doğasına yönelik saldırıların sadece kimyasal ile sınırlı olmadığını kaydeden Arzu, ağaçların kesilmesi ve yaşanan orman yangınlarına da dikkat çekti. Arzu, “Bu ekolojik yıkımlar, bölgemizde orman yangınları ve Cudi’de yaşanan ekokırım var. Yüzlerce ağacın kesilmesi de büyük bir tahribata sebep oluyor” diye ekledi. 

 

‘Kimyasal silah kullanımı insanlık suçudur’

 

Küresel ısınma nedeniyle doğanın zaten tehlikede olduğuna işaret eden Arzu, diğer yandan uzun yıllar devam eden savaşların yaşandığı bölgelerde yine kimyasal kullanımıyla beraber, hem insanlar hem de doğa üzerindeki etkinin yüzyıllarca sürdüğünü vurguladı. Arzu, “Kimyasal silah kullanımının insanlık suçu olduğunu ve bunu kabul etmediğimizi söylüyoruz” diye konuştu.